

56
Tesisat •
Ağustos 2017
ği bir trend yakalamak son derece önemli.
Kalıcı büyüme her şeyin ilacı. Şu anda aslın-
da dünya siyasetinde yaşadığımız çalkantı-
ların arkasında da ülkelerin kalıcı büyüme
ile ilgili duydukları endişeleri var.”
Doğalgazın altın çağına doğru
enerji stratejileri
Konuşmasında Katar krizine de deği-
nen Prof. Dr. Kerem Alkin, “Söz konusu ab-
lukayı yapanlar, doğalgaz üreticisi olmak-
tan çok petrol üreticisi olan ülkeler. Ulusla-
rarası Enerji Ajansı’nın raporu, 2030’a doğ-
ru doğalgazın altın çağı olacağına yönelik
farklı temalara işaret ediyor. Rusya, İran ve
Katar’ın dünyada doğalgaz rezervi ve ihra-
catçısı olarak, en önemli üç ülke olacağı ön-
görülüyor. Katar ablukasının bir noktasında
bu doğalgaz kapışması ile ilgili konunun
varlığını göz ardı etmemek lazım. Katar
ablukasında, İran’a da inisiyatif sağlayan
tartışma noktası, iki ülke arasındaki saha-
da, 51 trilyon metreküp doğalgaz rezervinin
olması. Önümüzdeki dönemde dünya daha
çok doğalgaz kullanacaksa, Rusya, İran ve
Katar gibi ülkeler sıvılaştırılmış doğalgaz
ihracatıyla çok önemli işler yapabilir. Katar
ve İran bu doğalgaz konusunda mutabakat
yaptıklarından dolayı, İran’ın daha da güç-
lenmesiyle ilgili bir tablo söz konusu. Bu
arada ABD’nin yaklaşık 40 yıldır izlediği
strateji, kendi topraklarındaki rezervi ko-
rumak amacıyla ihracat yasağı uygulama-
sıydı. Artık enerji ihracatçısı olmak isteyen
ABD, enerji ihracatı yasağını kaldırdı. İlk
petrol ihracatını İtalya’ya gerçekleştirdi.
Şimdi enteresan olan gelişme ise Katar
ablukasının patlak verdiği geçen hafta,
ABD’nin ilk sıvılaştırılmış doğal gaz ihraca-
tını Polonya’ya gerçekleştirmesi oldu.
İnşaat sektörü faaliyetlerini
kendi halinde, belli bir tempoda
sürdürüyor
Genel ekonominin yüzde 5’lik bir bü-
yüme gösterdiği Türkiye’de inşaat sektörü-
nün 2017 yılı ilk çeyrek döneminde yüzde
3,7, gayrimenkul sektörünün ise yüzde 1,8
büyüdüğünü belirten Türkiye İMSAD Eko-
nomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel, “De-
ğişik koşullara rağmen inşaat sektöründe,
önceki dönemlere göre birbirine yakın ve-
riler çıkıyor. Bundan da inşaat sektörünün,
faaliyetlerini, kendi halinde belli bir tempo
ile sürdürdüğünü söyleyebiliriz” dedi.
Can Gürlesel, şöyle devam etti: “2017
yılı ilk çeyrek döneminde konut satışları
2016 yılı aynı dönemine göre yüzde 7,4 ar-
tarak 325 bin 780 adet oldu. Birinci el (yeni
konut) satışlar yüzde 4,3 arttı ve 145 bin
826 olarak gerçekleşti. Konut kredileri 2017
yılı ilk çeyreğinde yıllık olarak yüzde 17,1
büyüdü ve 171,4 milyar TL’ye ulaştı. Konut
kredisi aylık ortalama faiz oranı ise mart ayı
sonu itibarıyla yüzde 0,95’te kalarak değiş-
medi. Toplam inşaat harcamalarının 110,1
milyar TL olarak gerçekleştiği ilk çeyrekte,
alınan toplam yapı ruhsatlarının alan ba-
zında gerileme olduğu, ancak bu dönemde
alınan toplam yapı izinlerinde ise önemli
bir artış olduğu görülüyor. İnşaat malze-
meleri sanayi üretimi 2016 yılı ilk çeyrek
döneminde yüzde 0,4 artmışken, 2017 yılı
ilk çeyrek döneminde yüzde 3,1’e geriledi.
Birçok önemli malzemenin üretimi düştü.
İnşaat malzemeleri iç pazarı ise 2017 yılı ilk
çeyreğinde 71,6 milyar TL büyüklüğe ulaştı.
Geçen sene ilk çeyrekte 57,8 milyar TL iç
pazar büyüklüğüne göre inşaat malzeme-
leri iç pazarı yüzde 23,8 büyüdü.“
Konut fiyatlarında artış
enflasyonun altına düştü
Türkiye İMSAD’ın konuk konuşmacısı
REIDIN Türkiye Ülke Müdürü Kerim Alain
Bertrand ise şunları söyledi; “İnşaat sektö-
rü geliştiği zaman ekonomiye pozitif etkisi
oluyor ama ekonomik daralmalardan da di-
rekt etkileniyor. İnşaat ve gayrimenkul sek-
törü, çok büyük bir ekosistemle, 200’den
fazla alt sektöre etki yapıyor. Türkiye’deki
konut fiyatlarının artışı uzun bir süre enf-
lasyon oranının üzerinde gerçekleşti. Artık
bu artışın yavaşladığını ve reel anlamda
enflasyonun altına düştüğünü görüyoruz.
Yıldan yıla baktığımızda ise fiyat artışları-
nın yüksek olmadığını hatta enflasyonun
altında kaldığına tanık oluyoruz.
Türkiye’de kiralar olması
gerektiğinden daha düşük
Faiz oranlarının, vadelerin uzatılmasının
konut satışlarına olumlu etkisinin olduğu-
nu ifade eden Kerim Alain Bertrand, “Zor
dönemlerden geçiyoruz ve gayrimenkul
sektörünün getiri oranları aşağı düşüyor.
Türkiye’de, konutta balon olmadığını da söy-
leyebiliriz. Türkiye’de kira getirisi çok düşük.
Etiler ve Ulus civarında konut yatırımının kira
ile karşılama oranının 39 yılı bulmasından
bahsediyoruz. Oysa yabancı yatırımcılar Du-
bai’den aldığı konutun değerini 14 yılda kira
geliriyle karşılayabiliyor. Türkiye’de kiralar ol-
ması gerektiğinden daha düşük” dedi.
n
GÜNCEL