E-Dergi Oku 
COPA
FRİGOBLOCK
E.C.A.
WAVIN
YAPILOJİ

TÜSİAD'da 'Enerji, Sanayi ve Ticaret Üçgeninde Dünya ve Türkiye' Toplantısı

TÜSİAD'da 'Enerji, Sanayi ve Ticaret Üçgeninde Dünya ve Türkiye' Toplantısı

5 Kasım 2024 | HABERLER291 kez okundu

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) 1 Kasım Cuma günü TÜSİAD Genel Merkezi konferans salonunda "Enerji, Sanayi ve Ticaret Üçgeninde Dünya ve Türkiye için Değerlendirmeler" etkinliği düzenledi.
Hoş Geldiniz konuşmasını TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Enerji, Çevre ve İklim Değişikliği Yuvarlak Masası Başkanı Cevdet Alemdar, açılış konuşmasını TÜSİAD Başkanı Orhan Turan yaptı. Davetli konuşmacı Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol küresel enerji piyasaları hakkında değerli bilgiler paylaştı.


TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan
Açılış konuşmasında “ Sözlerime Cumhuriyetimizin 101. yaşını kutlayarak başlamak istiyorum. Cumhuriyet değerlerine ve kazanımlarına sıkı sıkıya bağlı kalacağımızı yineleyerek TÜSİAD Yönetim Kurulu adına sizleri saygıyla selamlıyorum. Uluslararası Enerji Ajansı İcra Direktörü Dr. Fatih Birol ile bir araya geldiğimiz etkinliğimize hoş geldiniz. Ajansın küresel ve ulusal enerji politikalarının dönüştürülmesindeki yönlendirici rolü son derece önemli. Sayın Birol’un bu süreçlerdeki liderliğini ve vizyonunu takdirle takip ediyorum. Bugün bizlerle olduğu için kendisine teşekkür ediyorum.
Kıymetli Konuklar,
Her birinize aşikar olduğunu düşündüğüm bir cümleyle başlamak istiyorum: Bildiğimiz dünya geride kalıyor. Krizleri tekil olarak ele aldığımızda birbirini anımsatsa da, geliştirdiğimiz yöntem ve kavram setleri, içinden geçtiğimiz süreci basitçe anlamlandırmaya yetmiyor. Bu dönemin özelliği herhangi bir sorunun diğerinden ayrıştırılarak ele alınamaması; çok sayıda krizin eş zamanlı ve birbirinin yoğunluğunu artıran şekilde yaşanıyor olması.
Covid-19 pandemisi, Rusya-Ukrayna Savaşı, Gazze’de başlayan savaşın bölgeye yansıması ve yayılması… Ekosistem üzerinde etkileri geri dönüştürülemez boyutlara doğru ulaşmakta olan iklim krizi... Bunlarla beraber artan arz güvenliği riskleri, sekteye uğrayan değer zincirleri, daralan ekonomiler ve artan korumacılık eğilimi… Bu durum karşısında, içinde bulunduğumuz dönemin bir diğer özelliği ise yeni anlayış biçimlerine duyulan ihtiyaç...
Bu noktada bakış açımızı değiştirmemiz gereken en önemli konulardan biri rekabetçilik olgusu. Günümüzde rekabet yüksek teknoloji, dijitalleşme, karbonsuzlaşma, kritik hammaddeler ve nitelikli insan kaynağı üzerinden şekilleniyor. Ekonomik büyümeye ilişkin paradigmaların değişimi bu sürece eşlik ediyor. Toplumun her kesimi hızlı ve kökten bir dönüşüm beklentisine ve dönüşüm sürecine giriyor.” Dedi.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol
Fatih Birol, "Enerji, Sanayi ve Ticaret Üçgeninde Dünya ve Türkiye için Değerlendirmeler" adlı etkinlikte, küresel enerji piyasalarındaki değişimleri ve bunların sanayi ile ticarete yansımalarını ele aldı.
Petrol piyasası üzerine gelecek dönem tahminlerini paylaşan Birol, "Ciddi bir jeopolitik olay yaşanmadığı sürece, önümüzdeki 1-2 yıl boyunca petrol piyasalarının istikrarlı bir döneme gireceğini öngörüyoruz" dedi. Petrol arzındaki artışın talebin önüne geçtiğini belirterek, 2025 itibarıyla petrol fiyatlarının aşağı yönlü baskı altında kalacağını ve bunun Türkiye gibi petrol ithalatına bağımlı ülkeler için önemli bir gelişme olduğunu ifade etti.
Doğal gaz piyasasında da Katar ve ABD kaynaklı sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) projelerinin tamamlanmasıyla güçlü bir arz fazlası beklediklerini vurgulayan Birol, "Önümüzdeki 3 yıl içinde piyasalara yaklaşık 150 milyar metreküplük LNG girişi olacak. Satıcıların hâkim olduğu pazar artık alıcıların lehine dönecek ve doğal gaz fiyatlarında düşüş bekleniyor," şeklinde konuştu.
Birol, elektrik talebindeki artışı vurgulayarak, "Geçtiğimiz 10 yılda elektrik talebi, enerji talebinden iki kat daha fazla arttı. Önümüzdeki 10 yılda ise bu farkın altı kata kadar çıkacağını tahmin ediyoruz," dedi. Yenilenebilir enerji yatırımlarındaki artışa değinen Birol, "Dünya genelinde kurulan elektrik santrallerinin %85'i yenilenebilir, %5'i nükleer, kalan %10'u ise kömür ve doğal gaz kaynaklı" diye belirtti.
Dünyada satılan her beş araçtan birinin elektrikli olduğuna işaret eden Birol, Çin'de bu oranının %60'ı bulduğunu ve üretim maliyetlerinin içten yanmalı araçlarla neredeyse eşitlendiğini söyledi. Batarya teknolojilerinde büyük ilerlemeler kaydedildiğini ve maliyetlerin hızla düştüğünü de ekledi.
Nükleer enerjiye yönelik artan ilgiye de değinen Birol, büyük ölçekli santrallerin kurulması, mevcut santrallerin ömrünün uzatılması ve küçük modüler reaktör projelerinin giderek yaygınlaştığını belirtti. Temiz enerji yatırımlarının hızla arttığını kaydederek, 2015 yılında dünya genelinde enerji sektörünün 2 trilyon dolarlık bütçesinin yarısı fosil yakıtlara, yarısı temiz enerjiye ayrılmışken, bugün temiz enerjiye ayrılan bütçenin 2 trilyon dolara yükseldiğini ifade etti. Birol, bu artışın ana nedeninin iklim değişikliği değil, ekonomik gerekçeler olduğunu vurguladı ve temiz enerji yatırımlarının büyük bir kısmının gelişmiş ülkeler ile Çin’de toplandığını, gelişmekte olan ülkelerin bu alanda daha az pay aldığını söyledi.
Sanayi sektöründe temiz enerji teknolojilerinin etkisini değerlendiren Birol, mevcut dönüşümü internet devrimine benzeterek, bu dönüşümün ülkeler arası rekabeti artıracağını ifade etti. ABD’nin "Inflation Reduction Act" gibi yasalarla bu alanda rekabet etmeye başladığını, Hindistan’ın da teşviklerle destek verdiğini ve Avrupa Birliği'nin de benzer bir uygulama başlatmayı planladığını aktardı.
AB'nin "Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması" uygulamasıyla karbon vergisi uygulamaları getireceğini ve bu durumun Türkiye gibi ülkeleri de yakından etkileyeceğini belirten Birol, bu düzenlemenin sadece AB'ye yapılan ihracatı değil, AB şirketlerinin yurt dışına açılmasını da etkileyebileceğini ifade etti. Birol, bu tür düzenlemelerin metodolojisinin netleşmemiş olmasının Türkiye’ye müzakere fırsatı sunduğunu vurguladı.
Petrol ve doğal gaz fiyatlarındaki düşüşün Türkiye, AB ve Hindistan gibi ülkeler için olumlu bir etki yaratacağını söyleyen Birol, sanayi sektöründe eski teknolojilerde kalan ülkelerin rekabet avantajını kaybedeceği uyarısında bulundu. Ülkelerin, geleceğin sanayi ve ticaret politikalarında ciddi stratejik adımlar atmalarının gerekeceğini vurgulayan Birol, 2025 yılının dünya ticaret savaşlarının başladığı yıl olabileceği endişesini de dile getirdi.
 


 

R E K L A M

İlginizi çekebilir...

ISK-SODEX 2025, İklimlendirme Sektörünün Küresel Vitrinini Olacak

22-25 Ekim 2025 tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenecek ISK-SODEX Fuarı küresel iklimlendirme pazarındaki en yeni trendlerin belirleyi...
26 Aralık 2024

Sancak Süt Ürünleri'nin Yeni Hijyenik Klima Santralleri Doğu İklimlendirme'den

Sancak Süt Ürünleri, tesislerinde hijyen standartlarını daha da yükseltmek amacıyla Doğu İklimlendirme'nin, DKS Klima Santrali'ni tercih etti....
26 Aralık 2024

Geberit SuperTube, Atık Su Drenaj Sistemi

SuperTube teknolojisiyle atık su drenaj hattına paralel bir havalandırma hattı kullanılmazken aynı zamanda iniş boru çapları küçülmüş oluyor....
26 Aralık 2024

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Boat Builder Türkiye
  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • Doğalgaz Dergisi
  • Enerji ve Çevre Dünyası
  • Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi
  • Tersane Dergisi
  • Yalıtım Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • YeşilBina Dergisi
  • İklimlendirme Sektörü Kataloğu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü Kataloğu
  • Yalıtım Sektörü Kataloğu
  • Su ve Çevre Sektörü Kataloğu

©2024 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.