düşünce şekli ısı sektöründe de, tekstil sektöründe de var. Mesel a ihracatımız 2003'te 50 milyar dolara yaklaştı; tekstil sektörü 35 milyar dolar gibi yakın zamana kadar hayal edilemeyecek rakaml ara ulaşma çabası içerisinde. Benzer şekilde enflasyonun da "/o 20'Ierin altına düşmüş olması, bu kadar kısa zamanda çok büyük bir başarıdır. Henüz çözülmeyen büyük bir sorun ise "istihdam"dır. Türkiye'de bu sorunu çözecek olan tek bir sektör var; o da "inşaat sektörü". Çünkü inşaat yapımında yoğun bir şekilde insan emeği kullanı lmaktadır. 150 bin mimar, mühendis ve altı milyon vatandaşımıza iş ve aş imkanı sağlanmaktadır. Ekonomik bir kriz doğduğunda, bundan ilk önce inşaat sektörü etkileniyor ve krizden de en son inşaat sektörü çıkıyor. Dolayısıyla 2004 yı l ında hükümetin 100 bin toplu konut yapımı projesi ve 3000 km'lik çiftli yoll arıyla inşaat sektöründe biraz hareketlenme olacak. Ancak bu tür gelişmeler, inşaat sektörünü harekete geçirecek değil, sadece kıpırdatacak olaylardır. "İnşaat sektörü nasıl harekete geçirilir?" sorusuna gelince... Bankal ardaki aktifler, milli gelirimizin yarısı kadardır. İleri ülkelerin bankalarındaki aktif değerleri içerisinde GSMH'nin oranına baktığınızda, iki misline yakın aktifleri olduğunu görürsünüz. Onlar bu fazla nakdi satmak istiyorlar ve bunu halka kredi olarak veriyorlar. Halk da kira öder gibi düşük bir ödemeyle konut sahibi oluyor. Bizim de artık bu yöntemleri uygulayabi l iyor olmamız lazım. Tabii ilk önce bankal arın bu duruma gelmesi gerekiyor ve bu da bir hayli zor. O halde 2004 yılında 1,5 milyon konut açığı olmaSanki 20 seneden beri Türkiye 'nin üzerine kara bir örtü serilmişti. O örtü artık yavaş yavaş açılmaya başladı. İnşaat ve yapı malzemesi piyasasından bu yıl da fazla bir şey beklemiyoruz ama kötümser değiliz. Türkiye'deki istihdam sorununu çözecek olan tek bir sektör var; o da "inşaat sektörü". sına rağmen inşaat sektörünün birden bire gelişmesi mümkün değil. Ama hızlanma 2004'te başlayacak, 2005 daha iyi geçecek ve başka olumsuz gelişme olmazsa bu hızlanma gün geçtikçe artacak. Çünkü, Avrupa ülkelerine göre nüfus olarak hızla artan birtoplumuz ve son 20 yıldır, bilhassa eksik konut üretimi neticesinde 1 ,5 milyonluk konut açığı oluştu. Bunlara da her yeni yıl için asgari 300 bin civarında i lave yapmak gerekiyor. O halde inşaat sektörü Türkiye için ihmal edilebilecek bir sektör olmayıp, daha önce ifade ettiğim gibi, işsizlik sorununu çözecek yegane sektördür. Meselenin başka bir boyutu da yurtdışı müteahhitlik işleridir. Nedense son 20 yıl içerisinde bu rakamlar çok azaldı. Mesela 10-15 yıl önce 300 bine yakın Türk işçisi yurt dışında çalışırken, bugün bu rakamlar 15-20 bine kadar düştü. Burada da büyük bir gerilememiz var. Ama sevindirici bir taraf, geçmiş yı l larda komşu ülkeler ile politik olarak iyi münasebetler içinde değilken, günümüzde bizi birbirimize yakınlaştıran olumlu gelişmeler oluyor. Netice itibariyle hiç akla gelmeyen Suriye ile yakınlaşmamız, lrak'taki son durum, Irak ve İran pazarının büyüklüğü vs. gibi durumlar, Türkiye'deki inşaat sektörünün eski olumlu dönemlerine ulaşacağının sinyallerini veriyor. Bu da Türkiye için güzel bir gelişme. İleri ülkeler yakın tarihe kadar geçmişte birbirleri ile çetin savaşlar yapmışlar, düşmanlıkları yı l larca en üst seviyede sürmüş. Bu savaşlardan galip çıkan bile büyük zararlar görmüştür. Sonra akıllı bir nesil gelmiş, birbirleri ile savaşmak yerine, bilgi, beceri ve imkanlarını birleştirmişler ve sanatta, ticarette, sanayileşmede bu gün gıpta ettiğimiz sevi yelere gelmişlerdir. Komşularımızl a bizim de aynı düşünce yapısına kavuştuğumuzda, birlikte yaşayacağımız olumlu neticeler etkilerini yakın bir gelecekte muhakkak gösterecek. Ortak bir düşünce yapısı ile, her iki taraf da gelişimine büyük katkılar sağlamış olacaktır. "Türkiye'nin üzerindeki kara örtü yavaş, yavaş açılıyor ... " Sanki 20 seneden beri Türkiye'nin üzerine kara bir örtü serilmişti. O örtü artık yavaş yavaş açı lmaya başladı. İnşaat ve yapı malzemesi piyasasından bu yıl da fazla bir şey beklemiyoruz ama kötümser değiliz. Türkiye'nin özellikle teknoloji alanındaki son gelişmeleri izlemesi şart. Geçmişte bunu yapmadığımız için yaşadığımız sayısız örnekteki gibi; mesel a buhar bulunmuş, makinelerde kullanılmış, biz kullanıncaya kadar seneler geçmiş. Aynı şekilde pamuk ipliği bulunmuş ve biz pamuk ülkesi olmamıza rağmen ancak seneler sonra bundan istifade etmeye başlamışız. İnşaat sektöründe de örneğin beton çok nıühinı bir maddedir. Günümüzde beton maddesinin içine canı elyafı, karbon elyafı gibi maddeler katılıyor ve dolayısıyla inşaatların beton yapısı değişiyor. Bu değişim ile birlikte mimari tarzlar, inşaat şekilleri ve fiyatları da değişecek. Beton içerisine demir gibi maddeler konulduğu zamanl arda korozyon neticesinde demirde çürümeler, betonun yapısında zayıflamalar olmaktadır. Ancak canı elyafı ve karbon elyafının betona katılması ile inşaat sektöründe çok büyük yapısal değişmelerin olacağı aşikar. O zaman daha ince betonlarla daha yüksek binalar, daha kuvvetli yapı lar meydana gelecek. Tabii bu gelişmeleri Türkiye'nin 41 ... o o N .x .. o
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=