le bir rekabet içinde yer alabilir misiniz? Ya da bu rekabete ne kadar dayanabilirsiniz? Bunun içindir ki, öncelikle bu gümrük vergisi engelinin bir çözüme kavuşturulması gerekmektedir. "Fırat lıer kesim müşterinin ilıtiyacma cevap verebilecek üriiııler üretmektedir. " Fırat, resmi veya özel kurum ve kuruluşların taleplerine göre her türlü üretimi yapabilecek teknik altyapıya sahiptir. "2004 'te artık, iıısaıılarm gerçekteıı ayaklarıııııı üzeriııe basabileceği yeni bir dönem başl ıyor." Pazar payımız ilk yıllarda yüzde 1 O, yüzde 15 gibi düşünebilirdi. O dönemde bu işe adını koymuş başka firmalar vardı ve piyasayı onlar ellerinde tutuyor, onlar belirliyorlardı . Şu anda yine aynı firmalar var. Fakat pazar payları farklı. Dün yüzde 15 olan pazar payımız bugün bazı ürünlerde o/o 70'leri Fırat'ın bu noktaya gelmesinin altında pek aşmak üzere. çok neden vardır, ki bunların en başında, girişimci, atak ve ileriyi görebilen bir vizyona sahip kimliği ile kurumumuzun Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Sn. Nevzat Demir gelmektedir. Kendisi risk alabilen bir yöneticidir. Başarının yüzde 50'si bence ona aittir. Geriye kalan yüzde 50'nin içinde ise; 1993'te hayata geçen fabrikamız var. Merkez İstanbul olmak üzere Bursa, Adana, Ankara ve Antalya'da satış konusunda bölge müdürlüklerimiz mevcut. 1992'den itibaren planladıklarımızı hayata geçirmesini bildik. Türkiye'de sektörümüzde ilk toptancı kimliğini biz oluşturduk. O bölge müdürlüğünde tüccar kimliğine uygun, müteşebbisliğe hevesli olan kendi elemanlarımıza bayilikler verdik. Bu kararı aldığımız günden bu yana gelmiş olduğumuz noktada savunFırat Boru olarak Türkiye genelinde irili ufaklı yaklaşık 250 bayiimiz var. Ancak bu bayilerimizin 75'i ile ciromuzun o/o 80'ini elde ederken, geri kalan bayilerimizle o/o20'si elde edilmektedir. Bu anlamda bizim belli bir bayi profilimizvar ki burada asıl görünen farklı yapı tarzımızdır. Örneğin Antalya'da, Adana'da birer tane bayiimiz var. Bunlar toptancı birer firmadır. Ama bunların pek çok tali bayileri vardır. Yani markalaşırken, malımızı satarken Fırat malzemesinin ayağa düşmesini istemiyoruz. Çünkü malımızın bir değeri varsa, bu değeriyle satılmalıdır. Şu anda maliyetlerinin fazla oluşu nedeniyle bölge müdürlüklerini özelleştirdik. Bu durum maliyeti düşürürken, satışta rekabeti öne çıkardığından tüketimi de artırmış olduk. duğumuz görüş, müşteriye her malı götürebilmektir. Hedefimiz buydu ve bunu � başardık. İnsanlara güvenerek, tüccar � ı kimliğini ön plana çıkararak, arı t r kasına da Fırat kimliğini koyarak bunu başardık. Bu insanları pazara yönlendirerek sektörde bu alanda birdeğişimisağladık. Biz müşteriye malzemeyi arattırmadık, ayağına götürdük. Her bayiimiz servis hizmeti verir. Mesela arızadan, eksik malzemeden, kırık malzemeden kaynaklanan bir şikayet için bayilerimiz de hizmet verir ve bu zorunludur. Bayilik alan kişinin yaşadığı bölgeyi, coğrafi ve iklim yapısıyla, tesisat yapısıyla iyi tanıması önemlidir. Dolayısıyla bize tüketiciden şikayet gelmez; bize bayiden gelir. Çünkü bayi sorunu kendisi çözmeye çalışır, çözemediği durumda bize bildirir; biz de hemen müdahale ederiz. -"' .. u o ... O> .. rn i i Başlangıçtan bu yana Fırat kendi öz sermayesiyle bu günlere geldi. Türk kamuoyunda güvenini öylesine tescil ettirdik ki "Fırat ise sorun yok demektir"i söyletmesini bildik. Müşteri memnuniyetiyle ilgili ayrı bir birimimiz var. Bu birimin görevi ise sadece müşteri şikayetlerine cevap vermektir. Tüketici, gün içinde telefonla aradığında mutlaka bir muhatap bulur; yani hiçbir sorunu çözümsüz bırakılmaz. 2004 yılı için, bu ülke insanının paraya, güvene ve artık gülmeye ihtiyacı var. Bugün her ne kadar iyiye giden göstergeler olsa da, henüz vatandaşa yansıyan hiçbir şey yok. Artık bunu yansıtmak zorundayız. 2004 yılının bu ülke için çok daha iyi olacağını düşünüyorum. Artık 2004 yılından itibaren işin ehilleri artacak. Ama hala bu sektörden tesisatçı ve nalbur boyutuyla, üretici boyutuyla, toptancı boyutuyla silinecekler de var. Daha az maliyetle daha çok çalışan, daha az harcayan insan grupları 2004'ten itibaren artacak. Çünkü hiç kimse 2003'ten önce hak ettiği parayı kazanmadı. Artık bundan sonra hak ettiği kadar alacak. Yani alımdan para kazanma, depodaki maldan para kazanma dönemi kapandı . Malzemeyi satarak para kazanma dönemi başladı. Ülkemiz o kadar dinamik bir ülke ki, inşaat bu ülkede en son durur. Çünkü biz çok genç bir nüfusuz. Bu insanların oturacağı eve, giyeceği kıyafete ihtiyacı var. Herkes artık eskisinden daha fazla bilgili olmak, çalışmak ve araştırmak zorunda ve eskisinden daha fazla güvendiği firmayla çalışmak zorunda ve biz iddia ediyoruz ki, biz "güven" kelimesinin tam karşılığıyız. ifil
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=