Tesisat Dergisi 86. Sayı (Şubat 2003)

<') oo N .( :/:Q:)ı , "0 '0 "' en -" ,, ' , ·.;; {! Prof. Dr. Nilüfer Eğrican DEĞİŞEN MÜHENDİSLİK Mühendisliğin yapısı, özellikle son on yılda çok değişmiş olmakla beraber bu değişim halen devanı etmektedir. Değişikliğe neden olan faktörlerin en önemlileri: Bilim ve teknolojideki ilerlemeler, bilginin hızla çoğalması ve yayılması, mühendisin çalışına ortamındaki farklılık, insan ve toplum bilincinin önenı kazanması ve rekabetin artması olarak sıralanabilir. Özellikle enformasyon ve telekomünikasyon, nıalzenıe bilimi, moleküler biyoloji, biyoteknoloji, gen mühendisliğindeki hızlı gelişmel er, nıü hend isl i k mesleği nele b ü y ü k değişikliklere yol açmıştır. Enformasyon teknolojisi mühendislik tasarımı ve imalatında önemli değişikliklere neden olurken, malzeme teknolojisindeki gelişmeler, akıllı malzemeler, konıpozit malzemeler, elektronik malzemeler, birçok mühendislik kavramının farklı algılanmasına neden olur. Bilgisayar ve ağ teknolojisindeki araştırmalar sonucu ortaya çıkan olanaklar, tasarım ortamını farklı bir boyuta taşımıştır. Dünyanın farklı bölgelerinde bulunan mühendisler, elektronik ortamda, eş zamanlı olarak birlikte ürün geliştirebilmektedir. Bugün bazı fabrikalarda bilgisayar destekli tasarını (CAD), bilgisayar destekli imalat (CAM), bilgisayar destekli mühendislik (CAE) süreçlerini ve bu süreçlerde kullanılan yazılım araçlarını, global ölçekte yürütülen ürün enformasyon yöntemiyle irtibatlandıran ve birbirini tamamlar hale getiren bir strateji uygulanmaktadır. Bu uygulama, geleceğin mühendislik ortamını karakterize eder. Artık bir nıakina mühendisinin elektroniği, mekanik kadar iyi bilmesi, hatta biyolojik 26 Changing Face of Engineering prosesleri, biyoteknolojiyi ve gen mühendisiiğini öğrenmesi beklenmektedir. Gen mühendisliği, doku mühendisliği, nanoteknolojik uygulamalar, moleküler, hatta atonısal düzeyde malzemeyle uğraşmaktadır. Bugün birçok araştırmacı moleküler bilgisayarlar üzerinde çalışmaktadır. Bu çalışmalarda, bazı sıvıların moleküllerine, nükleer manyetik rezonanstan yararlanılarak bilgisayar işlevi kazandırılabileceği açıklanmıştır. Ayrıca ONA parçaçıklarının bilgisayar işlevi gösterebileceği de ispatlanmış, yaklaşık bir santimetre küplük yer tutan bir gram kuru DNA'nın, yaklaşık bir trilyon CD'lik enformasyon depolama kapasitesine sahip olduğu gösterilmiştir. Günümüzde insan ve toplum kavramları, düne nazaran çok daha önemlidir. Kişilerin mutluluğu, yaşam kalitelerinin, toplumsal refahın artırılması, bir mühendisin hedefi olmalıdır. Dolayısıyla mühendis, toplumsal sorumluluk bilincini taşımalıdır. İnsanın yaşam tarzında, düşünce ve değer yargılarındaki değişikliklerin, mühendislik tasarımına ve üretimine yansıması gerekir. Başka bir deyişle, sürdürülebilirlik, yenilenebilirlik, ekolojik etkiler, çevre, ergonomi mühendislik önündeki kısıtlamalardır. Dolayısıyla bir mühendis, tasarlama ve üretme süreçlerinde ekonomik etkilerin yanı sıra, toplumsal ve çevresel etkileri de hesaba katma, yaratıcı ve yenilikçi olma özelliklerini taşı nıalıd ı r. Uluslararası, ulusal ve kurumsal rekabet koşulları mühendislerin önüne yeni hedefler, görevler çıkarmaktadır. Rekabet yarışında ucuz işçilik önemini yitirmiş, teknolojik inovasyon (yenilikçilik) etkin olmuş ve bu kavram, ekonomik büyümenin başlıca dayanağı haline gelmiştir. Teknolojik inovasyon ile birlikte kuşkusuz araştırma-geliştirme faaliyetleri olağanüstü önem kazanmıştır. Günümüz mühendisi üretim, planlama, pazarlama süreçlerinde çalışsa dahi, ondan araştırma-geliştirme ve inovasyon süreçlerinde de yer alınası, daha doğrusu bu süreçlerde çalışanlarla sıkı bir işbirliği içinde olması istenir. Bu işbirliğinin, üretim sürecinin farklı halkalarında çalışanlar arasında olduğu kadar, farklı disiplinlerarasında da olması gerekir. Sözün kısası gCınünıüz mühendisinin takım çalışması içinde bulunması ve takını çalışmasına uyum göstermesi beklenir. Bilgi yönetiminin üretim sürecinde önenı kazanması, üretimin uluslararası boyutta gerçekleşmesi, günümüz mühendisinin hem bireysel hem kollektif olarak öğrenebilmesini, gerektiğinde rekabet içinde anıa işbirliğine açık olabilmesini gerektirmekte ve tüm dünyada hizmet verebilecek, farklı kültürden olan kişilere ayak uydurup onları anlayabilecek niteliklere sahip olmasını zorunlu kılmaktadır. Mühendislik bilgisi, farklı mühendislik dallarına göre 3-1 O yıl arasında eskimektedir. Günümüz mühendisi, yaşam boyu öğrenmek zorundadır. Sanayimizin değişen mühendislik kavramını algılamış mühendislere sahip olması ve üni ­ versitelerimizin, sanayimizin birlikte bu kavrama uygun mühendisler yetiştirme çalışmaları içinde bulunması ümidiyle... egrican@yeditepe.edu.tr

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=