Tesisat Dergisi 85. Sayı (Ocak 2003)

M o o N ... "' u ın co "' (/) ·;;; rans a ıon r--, 25 , R'w = 43 70 70 D=80, R'w=S8 15 , R'w= 44 60 60 D = 160, R'w=53 r=::, 6 , R'w= 43 D = 80 , R'w = 50 50 50 � 8,5 , R'w=42 � D=40, R'ıv = 46 :::ı 40 Rayl/cm db :::ı 40 D=O, R'w = 34 ,,, ,,, :::ı :::ı u, '-"' mm db � 30 � 30 E d=9,S mm � .. -;;; 20 a=80mm -;;; 20 d = 9,5 mm >- D=40mm ,,, <il <il vı 10 vı 10 o ��-..._�-�� o '----'---'------'- --L----' 100 200 400 800 1600 3200 Hz 100 200 400 800 1600 3200 Hz Frekans f Frekans f Boşluklarııı yalıtımlarında akış direncinin etkileri. Boşluk yalıtımında dolıım dereceleriııiıı etkileri. çift kabuklu yapı parçalarında böyle değildir. Taş yününün daha büyük bir ağırlık sergilemesinin nedeni, cam ve taş yünü eriyiğin liflenme özelliklerinden kaynaklanır. Aşağıda yer alan açıklamadan da görüldüğü gibi, taş yününün daha ağır olması, hafif yapı bölme duvarlarında bir avantaj sağlamaz. Bugün pazarda alışagelmiş bir şekilde bulunan taş yünü üretimlerinde, sadece lifli bir şekilde değil, bunların yanı sıra da liflerin arasında eriyik boncuk şeklinde unsurlar da bulunur. Bu boncuklar, liflerin arasında bulunurlar ve ince kum gibi bir görünüme sahiptirler. Bunların sayesinde bitmiş olan ürünün ağırlığını yükseltirler ancak ününün ısı-yalıtım gücünü iyileştirmezler ve pratik uygulamalarda da ses absorbe edici değildirler. Bunun nedeni de, misket şeklinde olan boncuk tipi eriyiklere dayanır. Bunlar çok düşük bir akış direnci gösterirler. Elde edilen bu yetersiz katkı, istenilen fiziksel parametrelere ulaşmak için ilaveten ek liflerle dengelenmesi gerekir. Bu nedenle pazarda bulduğumuz taş yünü, aynı ısı yalıtımı- ve ses absorbesi - özelliklerindeki cam yününden her zaman daha ağırdır. Günümüzde uygulanan cam yünü üretimlerinde, sadece lifler oluşmaktadır. Bu nedenle cam yünü aynı ses absorbesi ve ısı yalıtımı özelliğinde taş yününden belirgin bir şekilde hafiftir. İhalelerde sıkça görünen ve tespit edilen "ses absorbe edici mineral yünü plakaları ...kg/m3 ham yoğunlukta ...." ifadesi her zaman için sorular oluşturan sonuçlara dayanır: Aynı ağırlıkta cam yünü plakaların, taş yünü plakalarına göre ses absorbe edici etkisi bazında, belirgin bir şekilde daha yüksektir. Belirli bir ham yoğunluğun istenmesi, -gerçi uzunluğa 136 dayalı akış direncinin ölçülmesi yönünde kolay kontrol edilebilen bir ölçüdür- sadece aynı zamanda söz konusu olan taş veya cam yünü için belirlenmişse mantıklıdır. Bu birbirine bağlı unsurlara dikkat edilmediğinde, özellikle örneğin ses absorbe edici duvar veya tavan konstrüksiyonlarında ciddi sonuçlar doğurabilir. Boşlukların yalıtımlarında yapılan bu tip tespitler, sadece daha büyük bir ağırlığın oluşmasına ancak daha fazla bir faydalanma olmamasına yol açar. Bunların sonucunda ilgili norm belirlemelerinde, boşlukların yalıtımlarında malzemeye yönelik ifadelerin, hiçbir suretle verilmemesi doğru ve mantıklıdır. Bu tip belirlemelerin sadece akış direncinin uzunluğuna özel tanımlanmaları doğrudur. 4. Uzunluğa Özel Akış Direnci "r" Neyi Anlatır? Mineral yünlerindeki akış direncinin ses absorbe etme özelliğiyle eş değerde olduğu çok erken safhalarda anlaşılmıştır. Pütürlü yüzeylerde sesin absorbe edilmesi, ses enerjisinin yalıtım malzemesinin içinde sürtünme sonucu ısı enerjisine dönüşmesiyle yapılır. Mineral yün içindeki belli başlı yapı değişikliği, sesin absorbe edilmesinde, yalıtım malzemesinin akışkanlık direncine göre değişmektedir. Akışkanlık direncinin ölçülmesi daha kolay olduğundan, sesin absorbe edilmesinin değerlendirilmesinde bu parametrenin kullanılması oldukça yakın bir sonuç belirleyecektir. Böyle bir tespit güvenilir bir çözümdür, zira akışkanlık direnci ve sesin absorbe edilmesi aynı oranda ince liflerle sağlanır. Bu durum da birbirinden farklı değerlerle mineral yünü üreten üreticiler arasında, farklı oranlar da bulunur. Aynı ham yoğunluk derecelerine sahip mineral yünleri, gözle görülmeyecek kadar hassas özeliikler taşıyabilir ve akış direnci ile ses absorbesinde kuvvetli etkiler gösterir. Yukarıda belirtilen eriyik boncukların dışında; bunlar daha büyük oranda olan kalın lifler de olabilir. Yani belirlenemeyen bu unsurların, uzunluğa özel akış dirençlerinde herhangi bir etkisi yoktur. 5.Boşlukların Yalıtılması, Nasıl Bir Ses Tekniği Etkisi Yaratır? 5.1 Almanya da yapı lan araştırmalar Geçmiş yüzyılın 70'li yıllarında, Almanya Federal Cumhuriyeti'nde, boşlukların yalıtılmasına etki eden, iki kabuklu yapı parçalarının akustik gücü DiN 4109 "Yüksek Bina(gökdelen) Yapıtlarında Ses Yalıtımı" konusunun yapılan revizyonda, yeniden düşünülmesi gündeme alınmıştı. İlk önce uygun şartları taşıyan yapı parçasının talep edilenleri bazında, hafif bina konstrüksiyonları olarak adlandırılan örneğin alçıpan gibi elementlerin kullanılması da kapsamalıydı. Akustik konusunda uzman olan kişiler de, iki kabuktan oluşan bölme duvarlarında ses yalıtımının daha iyi olacağı hususunda hem fikirdiler. Ancak kabukların yüzey ağırlıkları ve/veya kabuk mesafeleri artırılırsa ve iki kabuk arasındaki gövde sesi aktarımları düşürülürse, örneğin akustik şartlara uygun profil sabitleştirmelerle ya da daha da makul olan, birbirinden ayrı duran taşıyıcı sistemlerle ayrılırsa, ses yalıtımının daha iyi olacağı düşüncesinde birleşmişlerdi. I

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=