Tesisat Dergisi 82. Sayı (Ekim 2002)

Sevgi - Dostluk Bilgi Aşkı - Çalışma Azmi Spor - Kültür - Çevrecilik Girişimci Ruh ve Bir Gezgin Düzenli Aile Yaşamı Ardından bir dershanede matematik ve fizik özel dersleri vermeye başlamış. ı 966'1ı yıllarda yalnızca üniversite sınavına girip de başarılı olamayanlar için açılan üniversiteye hazırlık kurslarına alternatifolarak Küçükçalı, liseler için de bu tip bir kurs açma konusundaki fikrini, o zamanlar B İ L Dershanesi olarak bilinen, şimdilerin ünlü MEF Dershanesi'nin sahibi .İbrahim Arıkan ile görüşmüş. Epey bir uğraştan sonra işin olabilirliğine onu ikna ederek Türkiye'de ilk defa "lise son sınıf öğrencileri için üniversiteye hazırlık kursları"nı Bil Dersanesi'nde açınışlar.Dersane hafta içi ve hafta sonu kursları ile kapasitesini % 100 doldurmuş. Başarılı sonuçlanan bu girişimin ardından dershaneyi birlikte yürütme teklifi dahi alan Küçükçalı, tercihini mesleğinden yana yaparak Türbosan Pompa firmasında çalışmaya başlamış. Pompa üzerine 3- 4 ay kadar çalışan Küçükçalı burada, sektörün duayenlerinden Prof. Dr. Baha Atabek'in, kendisinin bir haftada çizdiği teknik resimleri gelip 3 saatte çizip gitmesini hala hayranlık ve saygıyla anıyor. Küçükçalı'nın bu durum gençken canını sıkmış olmalı ki, bu işten memnun kalmayarak Sungurlar'da çalışmaya başlamış. Bu.rada "merkezdekiler", "şantiyedekiler" ayrımının yakın tanığı olan Küçükçalı, projeyi çizen merkezdekilere "elit" olarak bakan ama merkezdekiler tarafından "kaba saba" bulunan şantiyedekiler arasında bir bağ kurmak için özel bir çaba harcamış. Çizdiği projeleri şantiyecilere gösterilip birlikte tartışarak çok şeyler öğrendiğini ve bu güzel insanları ve özellikle yöneticileri sevgili Özdemir Ertan'ı hiç unutamadığını saygı ile hatı rlıyor. Bu diyalogdan çok şey öğrendiğini söyleyen Küçükçalı, projesini çizdiği kondenstopu uygulamadan sonra ilk gördüğü zaman, nasıl olup da böyle bir şey çıkardığına şaşırdığı anları hatırlıyor. Ve burada çalıştığı süre içerisinde, "6 numaralı fuel oil'in yakılması", "buhar akümülatörleri" gibi bazı teknik konularda ihtisaslaşma imkanı bulmuş. Üniversiteyi bitirdikten sonra bir yıl daha burada çalışmaya devam eden Küçükçalı, 1973 yılında Tokar'da çalışmaya başladı. Burada Şantiye Şefliği (proje müdürlüğü) Rüknettin Küçükçalı görevini aldığında henüz 23 yaşındaydı ve Etap Otel'in mekanik tesisatının yapımına talip oldu. Tokar'daki patronları Sunday Bakırcı ve Salaınon Akbükrek'in üç ay sonra:"Bize hesap vermeye gelme, danışmak istersen gel" sözleri için Küçükçalı; "Bu bana olan güvenlerinin belirttisiydi. Bana destek veren ve motive eden bu deneyimli ve güzel insanlara Etap Otel mekanik tesisat işlerini kaliteli ve zamanında tamamlayarak layık olmaya çalıştım. Kendilerine saygım ve şükranlarım sonsuzdur" dedi.Bu kadar genç bir yaşta, bu denli büyük bir işi üstlenebilmek göz önüne alındığında, Küçükçalı'nın, bu işteki başarısını hırsla açıklamak çok da mümkün değil. Zekası ile çalışma azmini çok iyi bütünleştiren, sınırlarını ve kafasına koyduğu iş için kendini bütünüyle odaklamayı bilen biri olarak değerlendirebileceğimiz Rüknettin Küçükçalı'nın "başarı" anlayışı, mütevazi bir kişiliğin de resmini çiziyor. "Belirlenen hedefi, elden gelenin en iyisi ile sonuçlandırmanın ve biraz da şansın" başarıyı getireceğine inanıyor. Önemini reddetmemesine rağmen ilk hedefin para olmaması gerektiğini, "esas olan işin çok iyi yapılmasıdır, iş iyi sonuçlandığında herkes mutlu olur ve bir sonraki iş planlanır" düşüncesini taşıyor. Genç yaştaki bu hareketli hayatının bir başka yönü de, Rüknettin Bey'in erken evliliği. "Hiç evlenmeyeceğim" diyerek geldiği üniversiteden, arkadaşları arasında en erken evlenenlerden biri olarak mezun olmuş. Okulun ilk yıllarında, folklör kolunda tanıştığı eşi Saime Hanım ile, bugün 30 yıldır evli olan Rüknettin Bey, bu uzun beraberliğini hayatının büyük bölümünü geçirdiği işyerinde de sürdürüyor. lsısan'ın mali işlerini yürüten eşi ile çalışmaktan büyük memnunluk duyduğunu, bunun birbirlerini anlamak açısından kendilerine yardımı dokunduğunu düşünen Rüknettin Bey, "her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır" deyimini de doğrular gibi. Şu an Amerika'da master yapan kızının ise kendisine çocukluk yıllarından başlayarak moda, müzik ve İngilizce konusunda ustalık yaptığını söyleyen Rüknettin Bey, ayrı bir saygı beslediği, "ustam" dediği kızı ile arasındaki arkadaşlık ilişkisi ile de, ailesine olan düşkünlüğünü sergilemekten çekinmiyor.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=