Hayvanların büyüklüğüne ve türüne bakılmaksızın, kendi sualtı ortamlarında oluşması gereken biyolojik solunum, biyolojik filtreleme gibi işlemlerin tasarımına da önem verilmesi gerekir. Mevcut sorunların kökeninde, mekanik bir kum filtresindeki makroskopik ve mikroskobik düzeyde olup bitenler ile bir deniz akvaryumundaki tüm alt tabaka üzerinde oluşanlar yatmaktadır. Bu işlemin biyokimyası ve bilimsel ayrıntıları aşırı derecede karmaşıktır, ama iyi akvaryum suyu kalitesi için esas olan iki mikrobiyolojikaktivite bulunmaktadır: iyi bakıldığında uygun toprağın işlenmesi de dikte edilmiş olur ve heterotrof (çevresiyle beslenen) ve ototrof (sentezle beslenen) bakteri yaşamları da düzenlenir. Ototrof organizmalar, akvaryum ortamında oluşan zararlı amonyak ve nitritin biyolojik oksitlenmesi açısından önem taşırlar. Çünkü sualtı ortamında yaşayan hayvanların bu tür maddeleri üretme süreçleri kabul edilebilir derecede sabittir, oysa bu maddeler mekanik kum filtreleri ve biyolojik filtreler içinde yer alan sabit ototrof bakteri oluşumları tarafından da kolaylıkla oluşturulmaktadır. Heterotrof bakteri, DOC, hayvan artığı ve yemi yüzünden su içinde asılı durumda bekleyen organik karbonun (Suspended Organic Carbon - SOC) önemli bir kısmının Şekil ı. Sualtı Yaşam-Destek Sistemi Ozon giderme Çatı bırimi Ozon enjektbr oluşumundan sorumludur. Eğer bir yaşamdestek tasarımı etkin değilse, zararlı seviyelere ulaşabilecek karbon birikimi oluşacaktır. Bu yüzden, karbonun dikkatle kontrol edilmesi biyolojik anlamda oksijen talebinin yönetilmesi için kritik önem taşımaktadır. Organik Karbonun Mekanik Yönetimi DOC ve SOC'nin idaresi salt etkin bir tasarım yoluyla gerçekleştirilemez. Sistemin düzgün işlemesi de önemli rol oynamaktadır. Örneğin, mekanik kum filtreleri, filtreleme döngüsündeki yeniden dolaşım işleminde biriken organik maddeleri su temizliğinin sağlanabilmesi için yakaladıklarından karbon kontrolünde öncelikli işleve sahiptirler. Ama organik karbonu doğru bir şekilde idare edebilmek yaşamdestek sistemi işleminde yakalanmış maddelerin temizlenmesi için bu filtrelerin düzenli olarak yıkanmasını gerektirir. Bununla birlikte, akvaryum temizlikleri birkaç gün aralıkla gerçekleşebilir. Bu süre içinde kum filtresi yatağının derinliklerinde yakalanan ve tutulan organik maddeler hidrolizleşir ve filtredeki her kum tanesini kaplayan biyofilmleri oluşturan heterotrof bakteriler tarafından çabucak kullanıma girer. Söz konusu işlem, filtre içinde fazladan biyofilm üretimine yol açar, böylece tüm doğal ortamın biyolojik oksijen talebini artırır. Sırasıyla bu durum oksijen konsanYüksek yoğunluklu biyooluşumu Karışım bölgesi Ozon jeneratörü Biyofiltre Protein Ana akvaryum tankı ,. ,, F p RP ompası(ları) p FRP ompası(ları) temizleyici(leri�CV Biyolojik, kimyasal ve mekanik fillreleriıı entegrasyonu sistemde asıl sorunun yaşandığı noktadıı: Yukarıda yer alan şematik çizim balık, memeli ya da kuşların yaşayacağı /ıer/ıangi bir sııa/tı yaşam orıammııı düzenlenmesi için gerekli yaşam-destek sistemi ıasarımmda kııllaııılabilecek ana filtreleme bileşenlerini gösıermektediı: TESİSAT DERGİSİ .. SAYI 82 EKİM 2002 trasyonunu dlişürür ve karbondioksit seviyesini artırır. Bu işlem akvaryumdaki hayvanların normal biyolojik solunumları yoluyla da zaten gerçekleştirilmektedir. Birincil unsur olarak basınçlı çözlinmüş oksijen konsantrasyonları ve düşük pH seviyeleri mekanik kum filtreleri kullanan akvaryumlardaki su kalitesi sorununa işaret eden durumlardır. Günümüz tasarımlarında mekanik filtrelemenin önemi anlaşıldığından, organik karbonun idare edilebilmesi ve iyi su kalitesinin sağlanabilmesi için biyolojik ve kimyasal filtreleme konusuna daha fazla önem verilmektedir. Kimyasal Flltıelemede Ozon Kullanımı Ozon gazı, dünya çapında şehir şebeke suyunda ve atık su tesislerinde sıklıkla kullanılmaktadır ve modern yaşam-destek tasarımının gelişmesinde zorunlu hale gelmiştir. Ozon gazı üretilip etkin bi r şekilde uygulandığında, yaşam destek sistemi ve nihayetinde biyolojik filtrenin etkinliği açısından kimyasal filtreleme performansını zorunlu kılan temel bir madde olarak önemli bir rol oynar. Ozonun hayati önem taşıdığı yerlerde yaşam destek tasarımı için iki ayrılmaz işlem vardır. İlk olarak ozon gazı çok güçlü bir oksidizördür ve her atık su mühendisinin bildiği gibi içme suyu ve atık suyun işlenmesinde yıllardır kullanıl-maktadır. Ama ozon etkili bir oksidizör madde olması nedeniyle, özel tasarımlı ozonla temas eden kaplarda akvaryum suyunun dezenfekte edilmesinde de kullanılabilir. Bu kaplar bir destek- akıntı işlemi aracılığıyla ana filtreleme döngüsünde suyun gazla temasını izole eder (Şekil 2). Ozon gazı, oranı 0.3 ile 1.5 nıg/litre arasında değişebilen dozlarda suya enjekte edilerek uygulanır. 3 ila 5 dakika arasında değişen temas süreleri suyu bakterilerden temizler ve hatta balıklar ile sualtında yaşayan memelilere zararlı olabilecek parazit organizmaları da etkisiz hale getirir. Yüksek dozlu ozon uygulanan su, eriyikte arta kalan ozonun ve temasın gerçekleştiği alandaki dezenfektan yan ürünlerinin temizleneceği bir işleme tabi tutulur. Ancak bu aşamadan sonra temizlenen su, ana filtreleme döngüsüne geri gönderilebilecektir. Ayrıca temasın gerçekleştiği bu kaplar organik maddeleri okside ederek ve bakterilerle daha kolay ayrışabilecek daha düşlik moleküler ağırlığa sahip maddelere bölecektir. Aynı zamanda da, bu güçlü oksidasyon etkisi ile
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=