Tesisat Dergisi 80. Sayı (Ağustos 2002)

Tatlı Bir Nostalji Hal iç'in güzel l iği 20. yüzyı l başl arında son bul du. Rakım Ziyaoğlu, bu hazin öyküyü di l e getirirken, Hal iç'in son zamanlardaki görüntüsünün sebeplerini daha iyi anlamak mümkün; "1900'/ü yıllarda suları tertemizdi. Rüzgar estiğinde küçük dalgalar beyaz, gemi gittiğinde pervanelerin köpükleri beyazdı. Eyüp İskelesi'nden kalkan şirket vapurları Kağıthane İske/esi'ne yanaşırdı. Yaz mevsiminde Kağıthane Köprüsü'nden sefere başlayan vapurların son iskeleleriydi. Ayrıca çatana denilen küçük tekneler de işlerdi. Fakat halk, sefalı olsun diye tenteli sandalları, kayıkları, çifteleri, açık pazar kayıklarını yeğlerdi. Eyüp İskelesi terminal görünümünde idi. İki yanında Defterdar, Akarçeşme, Tabakhane, öteki yanında Bahariye, Cümüşsuyu, karşıda Sütlüce, Karaağaç sırtları da yemyeşildi. o kadar temizdi ki, yağlı direk yarışları r, tekııenin yağlı en denize düşeni c.an arat ahşap, tabanları tahta döşemeli çayhanelerde kuzeyden püfür püfür esen rüzgara karşı kahve içilirdi. Vapurla köprüden gelen ve vapura binerek Eyüp'ten köprüye gidecek yolcular seyredilirdi. Vapurdan, kıyıların hangi noktasından bakılsa balıkları yüzerken görürdünüz. Sular o kadar temizdi ki, yüzme ve yağlı direk yarışları yapılır, teknenin yağlı direğinden denize düşenler heyecan yaratırdı. 1 920'/i yıllarda Reşadiye İlkokulu rıhtımından (şimdi Eyüp Lisesi) Haliç 1 955'/erde Bahariye ve Bostan iskelesi sularına balıklama daldığımız gözümün kıyılarında da kıyı piyasası yapılırdı. Eyüp- önündedir. Hele 1927 yılı Temmuzunun Tersane-Defterdar arasında cadde piyasası ilk günlerinde bir akşam üstüne ait mutlu yapılırken eski kışlanın bulunduğu İplikhane bir hatıram vardır ki, ömrümce hala içim meydanında gezilir, koşulur, kız çocukları sızlayarak hatırlar dururum, gözlerim ip atlardı. Eyüp ve Bostan İskelesi saçakları yaşarır. it· �" • "-lltf.,·• -.�•,'r-t�� • � • • • • �. •. • .ı, -, ıJ!< 4 • � 1 .. -�· oı; 1, -� , . , ;- -\ ,,�- ........ �-.. •.·• . "'-'-"-' �• ı �•'•t���--:_:,.-W�-,., _� . -�N.-b..�-, \��-� :ı?'l:"t'.,..,,. . 'i:7111' •, •• ::-,.; ::,.,.. - ...� -�� � �- ., -<lı 1 :___ _ ... � . ��,��-·..... ""_-- TESİSATDERGİSİ .. SAYI 80 AĞUSTOS 2002 Çünkü Haliç kıyılarına hem halk, hem belediyece titizlikle bakılırdı. Denizde biri Kasımpaşa-Cibali, öteki Hasköy-Balat ve daha ilerisinde duran, sık sık alan değiştiren döner kavalı "tarak gemileri" vardı. Bunlar aralıksız Haliç'i tararlar, toplanan çamurları yanlardaki mavnalara doldururlar ve Marmara açıklarına boşaltırlardı. Bazı meraklılar çamur içinde öte beri, antik eşya bulunduğunu söylerlerdi. 1 940'/ardan sonra giderek artan gemileri görünmez oldu. Kıyılar, aralıklar kayboldu. 1 950'/erde sanayi ruhsatları, atölyeleri, fabrikaları, kalafat/arı, tezgahları üst üste, boylu boyunca çevreyi doldurdu. Tuğla harmanları, taş ocakları Bahariye ile Kağıthane'ye kadar uzandı. Rami'den Oluklu Bayır'dan, Kırkağaçtan, yamaçlardan çeşitli artıklar Haliç sularına aktı, aktı ve suların altı gibi üstü de görünmez oldu." Yılların Problemi 1980' l i yı l ların başına kadar Hal iç ve çevresinde, 696'sı büyük ve küçük sana yi kurul uşu ol mak üzere, toplam 2020 işyeri bulunuyordu. 696 sanayi kurul u şunda çal ışanların sayısı 32 .600 kişiydi .

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=