Tesisat Dergisi 78. Sayı (Haziran 2002)

Ömer Kaııtaroğlıı görüş belirtirken ÖMER KANTAROĞLU Santem Batı bilgi örgütlü bir toplum. Türkiye'nin de bilgi örgütlü bir toplum olabilmesi için önünde kat edeceği mesafeler var. Aslında standartlar gelişmenin bir ölçüsü. Standartlar ne kadar çok artarsa gelişme de o kadar çok olur. Ben satıcılar yönünden bakarak konuyu iki şekilde inceleyeceğim. Birincisi; işin ticari yönü, diğeri ise teknik Ömer Kantaroğlu: "D iiııyada iter eııdiistriııiıı bir brüt ıııaıjı vardıı� Bi;im emliistriııiıı briit marjı lıeııiiz belli değildir. Bıı ticari eksikliği tamaııılaıııamız lazım. " yönü. Türkiye'de ticari gelenek çok geridir. Dünyada her endüstrinin bir brüt marjı vardır. Bizim endüstrinin brüt marjı henüz belli değildir. Bu ticari eksikliği tamamlamamız lazım. Bunu nasıl tamamlarız? Hep bir araya gelerek bu konuları tartışır, bu konularla ilgili öneriler sunar ve birbirimizle bilgi alışverişinde bulunduğumuz zaman bu eksikliğimizi tamamlarız. Bunun da eğitim yoluyla halledilebileceğini düşünüyorum. İkinci yön; teknik yön. Bizler, satıcılar; pazar kuruluşları ve müşterilerle temas ediyoruz. Peki tasarım kuruluşlarının ve müşterilerin üretici ve pazarlama şirketlerinden bekledikleri nelerdir? Tasarım kuruluşları, üretim ve pazarlama kuruluşlarından ürünlerin seçimini yapabilmesi için doğru bilgi bekler. Bu bilgiler, mühendislik hesaplarına ve teknolojik verilere dayanmalıdır. Hatta laboratuvar çalışmaları ile desteklenmelidir. Mesela pompanın, vantilatörün kapasitesi; kazanın, soğutma grubunun kapasitesi sağlanmalıdır. lsıtma, havalandırma, klima santralinin hava debisi, manometrik yüksekliği, ısıtıcı, soğutucu verimleri güvenli olarak gerçekleşmelidir. ısıtma, havalandırma, klima santrali; nemlendirici ve susturucu gibi elemanlarının dirençleri, vantilatör debi seviyeleri, yani tasarım ekibinin istediği tüm bilgiler güvenli ve doğru olarak aktarılmalıdır. Bu da bilgiyle, standartlarla oluyor. Hem müşteri, hem tasarımcılar zaten bu bilgileri istiyorlar. Peki bunun için ne yapılmalı? Öncelikle tesisat sektörünün tanınırlığının sağlanması lazım. Eğer tesisat sektörü tanınırsa, müşteriler daha bilinçli hale gelecektir, rekabet daha düzeyli hale gelecek ve sektör, insanların kendine güvenir olmasını sağlayacaktır. Ben, bilgi ve eğitimin çok önemli olduğuna inanıyorum. Sivil toplum kuruluşlarının örgütlenmesi ve birbirlerine bilgi aktarmaları ile sektörün pek çok probleminin de zaman içinde çözüleceğine inanıyorum. ERDOĞAN ATABEK Elektrik Tesisat Mühendisleri Derneği Dernek olarak sorunların ortadan kaldırılması ile ilgili kendi içimizde bir takım faaliyetlerimiz olmuş olsa da, tam manasıyla iletişim konusunda bir beraberliğin sağlanamadığı kanısındayım. Bu amaçla müşterek sorunların başında gelen iki ana unsuru; tasarım sorunları ve uygulama sorunları olarak iki ayrı kategoride ele almakta yarar var. Tasarım sorunlarında; proje standardı ve proje yönetmeliği konusunda derneğimiz, titizlikle çalışmış ve belli bir taslak hazırlayıp, yerel kullanıma yönelik olarak arkadaşlarımıza sunmuştuk. Ancak tarafınıza böyle bir proje yönetmeliğini veremediği TESİSATDERGİSİ l?IEI SAYI 78 HAZİRAN 2002 konusunda hemfikiriz. Bu konuyu da size ayrı bir taslak olarak sunup, değerli görüşlerinizi almak isteriz. Tabi bunun burada kalmaması gerekir diye de düşünüyorum. Çünkü proje standardı, bir yapının veya oluşumun yapılması için en önemli standarttır. Herkes proje yapıyor. Fakat nasıl proje yapıldığı, neleri içerdiği konusu hep açık ve eksik kalmaktadır. Dolayısıyla uygulamadaki sorunların büyük bir kısmı da projeden kaynaklanmaktadır. Netice itibarıyla; bu yönetmeliğin tarafınızdan da değerlendirilip müşterek bir görüş altında ilgili mercilere ulaştırılmasında yarar görmekteyiz. İkinci konu; uygulama sorunları ile ilgili olarak yine aynı sorun; müteahhit firmaların veya ihaleye katılacak olan firmaların hangi standartta firmalar oldukları veya hangi işi yapacakları konusunda sürekli olarak çelişkiler yaşıyor olmamızdır. Bunun için de ön yeterlilik olarak, ihale aşamasına gelmeden önce, belli bir çalışma yapılıp, ön yeterliliği olan firmaları kategorize edip, buna uygun olan bina yapılarına göre teklif alınmasının daha mantıklı olacağı düşüncesindeyim. Bunun uluslararası kalite ve saygınlığı kazandıracağı gibi, haksız rekabeti de ortadan kaldıracağını düşünüyorum. Bizim bu konuda d a bir çalışmamız oldu. Bununla ilgili olan dokümanları da en kısa zamanda size ulaştırmayı düşünüyoruz. Bu konunun tarafınızdan değerlendirip, müşterek bir takım standartlar oluşturulmasında çalışmamızı öneriyorum. Erdoğan Atabek: "Tasanııı sormılarıııdll: proje staııdardı ve proje yöııetıııeliği koıııısııııda ılerııeğimiz, titizlikle çalışmış ı•e belli bir taslak lıazırlayıp, yerel kııllaııııııa yönelik olarak arkadaşlarımıza ,<;/1/llll llŞtllk. ,,

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=