t Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Cumhuriyetin kuruluş yıllarında "Nafia Vekaleti" olarak kurulan " Baka nlı k", 19S0'li yıllarda ülkenin imarında büyük görevler almış ve ekonominin gelişiminde önemli rol oynamıştır. Özellikle; devletçi uygulamanın gereği olarak Bayındırlık Bakanlığı inşaat sektöründe çalışan mimar ve mühendislerimizin meslek içi eğitiminde, gelişiminde, deneyim ve başarılarında etken olmuş, bugün ülkemizin önde gelen saygın, başarılı yöneticilerini, mimar ve mühendislerimizi yetiştirmişti r. Yapı teknolojisinde o zamanın güçlü Yapı İşleri Reisliği, Mimar Adnan Kocaaslan'ın, Mimar Dr. Orhan Alsaç, Y.Müh. Vehbi Egesan, Y.Müh. Serbülent Bingöl, Y.Müh. Faik Hızıroğlu , Y.Müh. Şadi 2002 yılında sektörde bu anlamda yönlendirici, kuralları koyan kamu denetimini yüklenen bir kurumun özlemi çekilmektedir. Bu çerçevede, hızla gelişen ülkemizde deneyimli, uzman bürokratlar hızla üst yönetimde görev almakta, yerlerini genç mühendislere bırakmakta, usta-çırak ilişkisi ve meslek içi eğitim noksanlığı ve ücret sorunları sonucu kamu görevlileri yetersiz kalmakta, çoğu kez mevzuat çerçevesinde teknik sorumluluktan uzak, memurluk hizmeti yapılmaktadır. Tamer gibi değerli teknik elemanlarla bugün için halen geçerli yönetmelikleri, şartnameleri, birim fiyatları uygulama usul ve kurallarını oluşturmuş, kendilerinden sonra görev alanların yetişmesiyle sistem gelişmiş, Bayındırlık Bakanlığı, Mühendislik Sektörü için bir okul, uygulama için ise bir kaynak olmuştur. 2002 yılında sektörde bu anlamda yönlendirici, kuralları koyan kamu denetimini yüklenen bir kurumun özlemi çekilmektedir. Bu çerçevede, hızla gel işen ülkemizde deneyimli, uzman bürokratlar hızla üst yönetimde görev almakta, yerlerini genç mühendislere bırakmakta, usta-çırak ilişkisi ve meslek içi eğitim noksanlığı ve ücret sorunları sonucu kamu görevlileri yetersiz kalmakta, çoğu kez mevzuat çerçevesinde teknik sorumluluktan uzak, memurluk hizmeti yapı l maktadır. Bu sonuç; kamu nezdinde mimarlık ve mühendislik hizmetlerini diploma yetkili ara mühendislik hizmetine yönlend i rmiştir. TTMD'nin V. Uluslararası Yapıda Tesisat Teknolojisi Sempozyumu'nun açılış oturumlarına katılan Müsteşar Yardımcısı ve Tesisat Daire Başkanı'nın dışında Bayındırlık ve İskan Bakanımızın son gün gerçekleşti rilen sektöre( sorunlar açık oturumuna katılması, dört saat süre i le sorunlarımızı sabırla dinlemesi, gö rüş l erini bildirmesi, Türk Tesisat Mühendisleri ve Tesisat Sektörü için bir şans sayılmalıdır. Sayın Bakan Prof. Abdülkadir Akcan, inşaatla ilgili sektör dışında bir akademisyen ve bir politikacı olmasının yanı sıra kişiliği, saygınlığı, kültürü ve sorunlara yakl aşı mları ile bizlere güven vermiş, görüşlerimizin kamu adına değerlendirilip, uygulanabileceği umudunu doğurmuştur. Yıllardır Bakanlık yapan meslektaşlarım ızın eğilmediği tarzda açık ve tartı ş ılabil i r bir eşgüdüm içinde konuları gündeme getirebilmenin mutluluğunu duyarak sektöre! sorunları tekrar özetlemeyi ve önerilerimizi vurgulamayı yararlı görmekteyiz. 1. Üniversitelerde mesleki eğitim güçlendirilmelidir. 2. Sektörde meslek içi eğitim ve eğitimde süreklilik sağlanmalıdır. TESİSATDERGİSİ llllllll SAYI 77 MAYIS 2002 3. Profesyonel hizmetler ve mesleki sorumluluk tesis edilmelidir. 4. Sektörde bilgi transferi sağlanmalı, ileri teknoloji gelişimi aktarılmalıdır. 5. Geçerli mevzuat değiştirilmeli, uluslararası uyum sağlanmalıdır. Bu anlamda; • Standartlar • Şartnameler • Spesifikasyonlar • Zorunlu standartlar • Yapı kodları • Teknik sorumluluk belirlenmelidir. Ayrıca uyum yasaları meyanında hazırlanan; • Yeni İhale Kanunu • Yapı Denetim Kanunu • Sertifikalanma ve Yetkinlik gibi yasa ve yönetmeliklerin ayrıntıları yetersiz; temel ilkelerinde de zorunlu standart ve kodlar nedeniyle eksik vardır. Özellikle inşaat sektöründe mimarlık ve mühendislik hizmetlerinin bir ekip halinde müteselsil sorumluluk içinde yapılması kurallaştırılmalıdır. Bu anlamda sağl ıklı ve doğru üretime dayalı hizmetlerin kamusal denetimi kolay ve doğru olabilir. Bu yaklaşım sistemde profesyonel sorumluluğu sağlayabildiği gibi müfettişlik usullerini geliştirir, yandaşlık, işbirlikçilik ve irtikap sorunlarını azaltır. Sonuç olarak, mühendislik hizmetleri nedeniyle hizmet sektöründe yer alan TTMD'nin ana sorunlarının başında hizmetin sorumluluk içinde profesyonel bir yaklaşımla yapabilirlik kurallarına uygun olarak yapılması gelmektedir. Bu anlamda çok değişik alanlara yayılmış olan inşaat hizmetlerinin ekip halinde müteselsil sorumluluk içinde yapıl ması zorunludur. Dolayısıyla "subconstructor" taşeronluk hizmetleri ana yüklenici seçimlerinde ana kriter olmalıdır. Kaldı ki; tesisat hizmetlerinin yapılardaki ağırlığı dikkate alındığında sağlıklı yapılarda ihtisas taşeronlarının önemi ve kalıcıl ığı kolayca görülür. Bu takdirde yapı tesisat sistemlerinin kullanılabilirliği sağlanır. Kalite ve dayanıklılık artar. Diğer taraftan, ister kamunun ister özel sektörün ihalelerinde, tarafsızlık ve şeffafl ık ilkelerinin yanı sıra toplum yararı için zorunlu olan inşaat standartları ve imar yasaları kapsamındaki yapı kodlarının uygulanması çok yararlıd ır. Bu yaklaşım ile, arzulanan
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=