Bir başka nokta; konuşmamın başında da bahsettiğim gibi israfın sürmesi, son 1 O yılda iç borçlanma gereğini ortaya çıkarmıştır (Slayt 5). İç ve dış borç faiz ödemeleri, gayrı safi milli hasılaya oranı 1990'da o/o 3.5 iken, 2001 yılında o/o 23.2 olmuştur. Yani toplam iç, dış borç faiz ödemeleri, sadece faiz ödemelerini söylüyorum, gayrı safi milli hasılada 1990'da o/o 3.5 iken, 2001 'de o/o 23.2 olmuştur. Bir de bugünkü noktaya geldiğimizde KİT açıklarını görmekteyiz. KİT açıklarında sadece 2001 yılında 3 tane KİT'in zararını ele aldığımızda yaklaşık 3 katrilyon TL olduğunu görüyoruz. Binlerce kurumlar ve gelir vergisi ödeyen bizler, şirketler, sadece 3 tane KİT'in açığını kapatmakla uğraşmaktayız. Bu tabloda da, ödediğimiz faiz ve yatırım giderlerinin toplam bütçe giderlerindeki oranını göstermek istiyorum (Slayt 6). Faiz ödemeleri bütçe giderlerimizde 1 990'da o/o 20.4 iken, 2001 'de bütçe giderlerinin o/o 52'sini teşkil etmektedir. 1990'da yatırım harcamaları bütçe giderlerinin, o/o 14.5'i iken, 2001 'de o/o 4.8'i olmuştur. Bugüne geliş nedenlerimizden bir tanesi de, 1 998 yılında çıkarılan vergi yasasıdır. Bu vergi yasasına biraz sonra çözüm önerileri ve mutabakat zabtında geleceğim, fakat o gün hepimizin bildiği gibi nereden buldun meselesindeki kaynak çıkışı da bu krize giriş sebeplerimizdendir. Maalesef 1998 yılında çıkarılan vergi yasasında, o günkü Bakan defalarca televizyonlarda, basında geçmişle ilgili hiçbir hesap sorulmayacağını söylemesine rağmen kanunun muhtevasında böyle bir ibarenin olmaması, yerli sermayeyi ürkütmüş, bir kısmını yastık altına bir kısmının da yurt dışına çıkışını sağlamıştır. Bir başka konu, vergi kanunu haricinde 1999 yılında hep beraber yaşamış olduğumuz son 100 yılın en büyük S/ide 5. 1990-2000 dönemi iç ve dış faiz ödemelerinin GSMH'ye oranı. Slayt 6. 1990-200 dönemi faiz ve yatarım giderlerinin toplam bütçe giderlerine oranı. deprem felaketi. İlave olarak yine TOBB olarak yaptırmış olduğumuz bir çalışmada gördük ki, son 1 O yılda kamunun israf ettiği rakam yıllık 195 milyar liradır, yani 19.5 milyar dolar. Bugün IMF'den aldığımız paranın daha üstündeki bu rakamı kamuoyuna deklare ettik, kitapçık halinde bastırıp gönderdik. Yılda 19.5 milyar dolar kamu israf etmiştir. Tabi biz neyi istiyorduk, Türkiye'nin büyümesi ve yatırım yapılmasını. Türkiye'nin büyümesi ve yatırım yapılabilmesi için gelmiş olduğumuz noktayı bir tabloyla sizlere ifade etmek istiyorum (Slayt 7): 2000 yılında Türkiye'ye gelen yabancı yatırımcı sermaye 982 Slayt 7. TESİSAT DERGİSİ ıımı SAYI 74 ŞUBAT 2002 milyar dolar olurken, Angola'ya yapılan yatırım, yabancı sermaye olarak, bizden yaklaşık iki mislimiz daha fazla olmuştur. Türkiye doğrudan yatırım endeksi sıralamasında dünyada 1 36 ülke arasında 121. sıradadır. Yabancı yatırımda bizi geçen ülkelere baktığımızda, sistem olarak liberal ekonomiyi seçen Türkiye'yi, sosyalist düzeni benimseyen ve hala bu sistemle yönetilen Vietnam'ın bile iki misli geçtiğini görmekteyiz.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=