Tesisat Dergisi 68. Sayı (Ağustos 2001)

5. Uygun Şekilde Kuyu Açımı ve Pompa Kullanımı: Kuyu hazırlığı, açılması ve pompanın yerleştirilip devreye alınmasının gereken aşamaları aşağıdaki gibi özetlenebilir: 5.1. Derin kuyu su sondaj istenen bölgede zemin etüdü yapılması ve formasyonun detaylarının tesbiti, su vermeye müsait olup olmamanın belirlenmesi gerekir. 5.2. Formasyonun yapısına ve suyun bulunabileceği katman veya katmanların derinliğine göre taahhüdü yapabilecek ölçekteki firmaların belirlenmesi önemlidir (işveren açısından ciddi önem arz etmektedir): 5.2.a. Zemin sert (kaya) ise, sondaj firmasının havalı (darbeli) sondaj yapabilmek için yeterli kapasitede kompresör ve ilave donanıma sahip olup olmadığı, 5.2.b. Zemin yumuşak ise, delme işlemi sonrasında kuyu teçhiz borularında kullanılan filitrelerin mutlaka köprü tipi olmasının gerekliliği (formasyondan kum, silt, vb. gelmesini önlemek için), firmanın bu tip filtre kullanıp kullanmadığı gibi esasların aydınlatılması lazımdır. 5.3. Kuyu delindikten sonra vakit geçirmeden borulaması yapılmalıdır. Zira, yumuşak formasyonlarda, kısa zamanda cidar çökmeleri oluşarak kuyu tıkanabilir ve tekrar delme yapılması gerekebilir. Borulamanın kolay şekil değiştiren polietilen veya pvc boruyla yapılmaması, tercihan galvaniz ya da çelik boru kullanılması gereklidir. Bundan maksat, inkişaf ve kullanım sırasında kuyunun rijitliğiin korunması, kıvrım, bombeve yerel daral[Tlaların önlenmesidir. 5.4. Kuyu borulaması yapıldıktan sonra, filtrasyon için kullanılan çakıllama işleminin hemen yapılması gerekir, zira cidar çökmeleri hala mümkündür. Bu çakıl bilinen taş ocağı mıcırı olmayıp, özel nitelikte bir çakıl olmalıdır (Bu malzemenin dere yataklarından çıkarılan çakıl olması gereklidir, örnek vermek gerekirse, İstanbul-Silivri yakınında bulunan Sinekli bölgesinin çakıl yapısı bu amaca oldukça uygundur). Çakıl dökülürken belli bazı dar kesitlerde, boru ve formasyon arasında köprü yaparak, homojen şekilde su filtrasyonunu engelleme riski vardır. Bu sebepten çakıl dökülürken kompresörle inkişaf yapılması gereklidir. Bu sayede tesis borusu ve formasyon (çeper) arasında sürekli malzeme hareketi sağlanır, boşluk kalmaz. 5.5. Kuyu tesis edildikten sonra bir test pompası ile kuyunun statik ve dinamik seviyelerinin tesbiti ve kuyu debisinin ölçümü yapılmalıdır. Seçilecek pompa mutlaka kuyu dinamik seviyesine göre seçilmelidir. Bu işlemin, sondajı açan ve kuyuyu boş olarak teslime hazırlayan firmadan ziyade, kuyuya pompa ve teçhizatını döşeyecek olan ve derin-kuyu pompaları servisi konusunda profesyonel ekibe sahip taahhüt firmalarına yaptırılması gereklidir. Ayrıca, pompanın dinamik seviye altında monte edileceği derinlik; sondajcı firmanın, kuyu bittikten sonra hazırlaması gereken kuyu projesine (kuyu logu) göre belirlenmelidir. Bu projede, tesis borusu üzerindeki filtrelerin metrajları bulunmalıdır ve pompa emiş ağzı bu filtrelerle karşılaşmamalıdır. Ortaya çıkan net değerler sonucunda seçilecek ve yerleştirilecek pompa çok daha sağlıklı olarak çalışabilir. Aksi takdirde en iyi kalite pompanın dahi ömrü kısa olacaktır. 5.6. Seçilen derin-kuyu pompasının motor gücüne ve kumanda panosuna olan uzaklığa göre uygun ebatta kablo kesiti seçilmelidir. Pompa montajında kullanılan tesisatın (çıkış borusu) galvaniz boru veya çelik borudan olması tercih edilmelidir. Polietilen (PE) boruyla yapılan montajlarda, daha sonra formasyondaki küçük yer değiştirmeler sonucunda (hiçbir kuyu ideal olarak düz değildir, zamanla eğilmeler meydana gelir) pompanın tekrar çıkartılamaması sebebiyle kuyunun iptal olmasına kadar giden problemler görülmüştür. 5.7. Derin kuyu dalgıç pompa motorlarının, faz dengesizliğine ve diğer elektriksel problemlere karşı uygun özellikte elektrik panoları ile kontrol edilmeleri gereklidir. Ayrıca panoların mutlaka elektrot seviye kontrollü ya da akım kontrollü olmaları gerekir. Faz dengesizliklerine karşı faz koruma mutlaka bulunmalıdır. TESİSAT DERGİSİ 11111 SAY! 68 AĞUSTOS 2001 İlaveten voltmetre ve ampermetrenin bulunması, işletme kararsızlıklarının erken tesbitinde önemlidir. Bunlardan başka, çeşitli üreticiler ilave diğer kontrol opsiyonları da sunmaktadırlar. Dikkat edilmesi gereken nokta, kontrol panolarının, ülkemizde çok rastlanan voltaj ve faz dengesizliklerine karşı hassas olmaması ve yeterli korumaya sahip olmasının gerekliliğidir. 6. Dalgıç Pompa Motorları: Piyasada temel olarak iki değişik tipte motor kullanılmaktadır: 6.1. Sarılabilen (normal elektrik motoru tipinde, sargılarına müdahale edilebilen) [eski teknoloji] 6.2. Sarılamayan (statoru kapsül içinde, hermetik tip) motorlar [yeni teknoloji]. Bunlardan ilki en klasik tiptir ve en çok kullanım alanı bulan motorlardır. ,. .�,,..,� 1 Sarılabilmeleri sebebiyle özellikle bobinaj servisi yapanlar tarafından servis geliri getirmeleri nedeniyle tercih ve tavsiye edilirler. Genelde voltaj dengesizliklerine karşı mukavemetleri düşüktür. Çeşitli markalar altında piyasadan uygun fiyatlara temin edilebilirler. Ancak; tekrar sarıldıklarında, anma güçlerinde düşüş gözlenir (her yeni sarımda, sarım işlemini yapanların becerisine bağlı olarak %3 ila %5 mertebesinde), fazla sarım geçirmeleri tavsiye edilmez. Sarılamayan motorlar daha yeni bir teknolojiye sahip olup, statorlarının kapsül içinde hermetik olması sebebiyle servisi kolaydır, sarım yerine stator değişimi sayesinde kısa sürede servis edilirler, sarımı beklemeye gerek kalmaz, kuyunun başında dahi yenilemeye müsaittir. Statorun olduğu gibi değişimi sayesinde güç düşmesine uğramaz. Yalnız, sarılamama sebebiyle piyasamızda pek tercih edilmemektedir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=