altındaki kurumlar olmalıdır. Uluslarara sı kimliklerle pazarlanan Doğu, Uzak Doğu malları, kullanıcıları için en büyük problem olmaktadır. Kullanıcıların ithal mallarla ilgili en büyük şikayetleri yetersiz servis ve bakım hizmetleriyle, pahalı ve bulunamayan yedek parçalarla, ve niha yet performans ve etiket değerlerindeki farklılıklarla ilgilidir. Yalnız, burada, ithal mallar arasında da büyük kalite farkları olduğunu söylersek ciddi imalatçıların hakkını teslim etmiş oluruz. Bizim karşı olmamız gereken de diğerleridir zaten. Kalite ve servisi kim sağlıyorsa, o diğerlerinden bir adım önde olmalıdır, buna kimsenin itirazı olamaz. Ama, ne yazık ki vasıfsız, niteliksiz malların toplam ithalat içindeki oranı üçte ikiyi bulmaktadır. "Niteliksiz malların toplam ithalat içindeki oranı üçte ikiyi bulmaktadır." Tesisat Dergisi: Derneğinizin, ülkemizde üretim yatırımları yapmak düşüncesinde olan yabancı imalatçılara yaklaşımı nasıl olacaktır? Bunlar da sizin potansiyel üyelerinizdir diyebilir miyiz? Kutlu Karavelioğlu: İthalatçı tabiri geniş, ve farklı anlamlara yorulabiliyor. Yurtdı şından hammadde getiren, komponent getiren, hatta pompa getiren kastedil diğinde hepimiz iyi kötü ithalatçıyız. Yabancı yatırımcı tarafından Türkiye'de kurulmuş ticaretveya pazarlama firmaları kastedildiğinde ise, bunların bir kısmı zaten Türkiye'de üretim yapıyorlar, veya yaptırıyorlar. Sadece komponentlerini de değil, satışa hazır, nihai ürün olarak pompalar fason olarak üretilip, yabancı marka larla yurtiçinde veya dışında pazarlanmaktadır. Bu iki olgu, iç içe geçmiştir ve doğaldır da: bizler ithalatçıyız, onlar imalatçı. Dışarıdan mal alıp da burada satanları kastediyorsak, yani sadece ticaretiyle ilgili olanları, onları geçici görüyorum çünkü rekabet çok çetindir ve aracı marjları süratle azalmaktadır. Demek ki irdelenmesi gereken husus Türkiye'de yabancı sermaye ile pompa konusunda yatırım yapılır mı, yapılmaz mı? Keşke yapılsa! Çünkü bu yatırım iç pazardan ziyade dış pazar için olacaktır. Şu anda bizim olan problemler, müşterek hale gelecek, burada üretilip dışarıya giden mallar Türk malı imajının güçlenmesine katkıda bulunacaktır. Bu bir ateş ten gömlektir, giymeye meraklısı varsa bunu en kolay yerli imalatçılarla işbirliği halinde yapabilir. Başarılı da olsa başarısız da, neticede, hem sektörümüze hem ülkemize faydası olur, iş ve para getirir. Önemli soru: uluslararası rekabette avantaj sağlamak için yatırım yapılacak en doğru yer Türkiye midir? Buna da keşke, derim. Bu memlekette elini taşın altına sokan, yatırım riski alan her pompa imalat çısı bizim doğal üyemizdir. Tesisat Dergisi: Sektörün son yıllardaki satış hacmi ne oldu? 2001 yılı beklentilerinizi, son gelişmelerle birlikte değerlendirir misiniz? Kutlu Karavelioğlu: 1999, malum, çok özel koşullara sahip bir dönemdi. Seçimdi, hükümetti derken, hızlı başladı, ama bitemedi. Bizim bilgilerimiz üyelerimizin 100 milyon USD'a yakın bir üretimden satış hasılatıyla yılı kapattıkları doğrul tusunda. Satış organizasyonlarımızın, bayilerimizin, aracılarımızın, servis ve bakım hizmeti verenlerin ticaret hacimlerini de bu değere ilave etmek gerekir elbette. 2000'de neler oldu, göreceğiz, ama daha iyi bir yıl oldu demek zordur. 2000 yılı bilgilerine göre, ki kesinleşmiş değil henüz, üyelerimizin üretimden satış tutarları 1 1 0-1 1 5 milyon USD arasında olmuştur. Bu artışta elbette üye sayısına ilavelerin de katkısı vardır. 2000'in şu faydası olmuştur: iç pazardaki daralma ve yıpratıcı rekabet işletmelerimizi dışarıya yönlendirmiş, ihracatın tadını almalarını sağlamıştır. 2001, yine iç pazarda çok büyük değişikliklerin olacağını sanmadığımız ama şu son haftalara kadar ümidimizi yitirmediğimiz bir yıldı. Yarın ne olacağını kestiremediğimiz günler yaşıyoruz. İthalata sonuna ka dar kapılarımızı açan, ihracatı da fevkalade güçleştiren kur polirtikasının sonu na gelmiş olsak da, yeni politikalara adaptasyon döneminin eskiyi aratması ihtimali çok yüksektir. Fakat üyelerimizin bu kriz dönemini kazasız belasız geçire ceklerine inanıyorum. TESİSATDERGİSİ SAYl63 MART2001 .. iN-TER: Tesisat Dergisi: Pompa sektörünün ihracat potansiyeli nedir? Hangi pazarlarda etkinsiniz, hangi ülkelere ne miktarda ihracat yapılıyor? Kutlu Karavelioğlu: İhracat rakamların dan ewelce bahsettik. Türk pompacılarının ülke sınırları içinde kalmasını beklemek, yabancı rakiplerimizin yapabileceği en büyük hata olur. Bu sebeptedir ki, Türki ye'de yatırım yapmayı etüd edenler, bunun ihtiyacını duyanlar arasında büyük pompa grupları vardır. Elbette ciddi bir ihracat potansiyelimiz var. Hatta daha da ileri gidelim mecburiyetimiz var. Sayın Silahtaroğlu'nun sözleriyle, bizlerin pastadan bir dilim daha fazla almak yerine pastayı büyütmek mecburiyetimiz vardır. Ve bir pasta da içe değil dışa doğru büyür. "2000 yılı bilgilerine göre, üyelerimizin üretimden satış tutarları, 110-115 milyon USD arasında olmuştur. " Neredeyse bütün üyelerimiz yatırım yapıyorlar. Bu yatırımlar öncelikle kaliteyi ve müteakiben üretimi artırıcı yatırımlardır. Üretim artışının neticesi, rekabet kabiliyetinin artışı ve ciddi ihracat rakamlarının sağlanması şeklinde tezahür edecektir. Benim bildiğim, sadece üyelerimizin mevcut ihracat bağlantılarının bu yıl için, şimdiden, 30-35 milyon USD'yi bulduğu dur. Bu demektir ki geniş tarifiyle pompa sektörü 50 milyon USD'yi bulacaktır. Pazarlarımız, bütün dünyanın en önemli pazarları halindeki gelişmekte olan, altyapı yatırımlarını sürdüren, konut ihtiyacı olan, tarımla geçinen ülkelerdir. Üyelerimiz içinde Uzak Doğu'ya, Orta Doğu'ya, Kuzey Afrika'ya, Orta Asya'ya ve nihayet Avrupa'ya gerek kendi markalarıyla gerek fason olarak üretim yapanlar vardır. Hep sinde etkiniz ama özellikle lrak'la son dönem münasebetlerimizin ciddi bir potan siyel oluşturduğunu söylemek gerekir. O sebepledir ki, son günlerdeki gelişmeleri yakinen ve biraz da endişeyle izliyoruz. Bu potansiyelden uzak kalan güçler, koşulları değiştirmek gayretindeler. Tesisat Dergisi: Diğer sektörlerde sıklaşan şirket evlilikleri, pompa imalatçılarının güçlükleri için de çözüm teşkil eder
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=