S-özlü0« ----------------- -------------------------------F>ictionary Bağlayıcılar (Binders): Kartuşlu filtrelerde, bir filtredeki kısa elyafları bir arada tutan ya da "bağlayan" kilyasallar. Bakteri (Bacteria): Bölünme yoluyla ya ela sporlarla çoğalan miroskopla görülebilen tek hücreli organizmalar. Yuvarlak, çubuk biçiminde spiral ya da ipliksi bedenleriyle tanınırlar, koloniler halinde yaşarlar ya da kamçılarıyla bir yerde bir yere giderler. Toprak, su, organik maddeler ve bitki ve hayvanların bedenlerinde yaygın olarak bulunur. Kendi kendini besleyen, kendine çoğanlar yanında çürükçül (çevrede varolan ve canlı olmayan organik maddelerle beslenen)ve asalak (başka cnalı organizmalarla beslenen) türelri vardır. Çoğunlukla insanla birlikte yaşarlar, ama hastalıklara da neden olablirler. Bateri öldürücü (Bactericide): Bakterileri yok eden madde. Bar (bar): Basınç birimi. 1 bar = psi •1 4.5 Baş/Yüksek (head): Bir ya da daha çok kapısı olan bir filtre muhafazası ya da çanağının ucundaki kapak. Ayrıca "Yüksek Basınç", bir su sütunundaki basıncın, feet cinsinden sıvı derinliği x 0.433 = pound/inç2 cinsinden ifadesi. Berakkalık (Clarity): Bir sıvının, çeşitli yöntemlerle ölçülen berraklığ. Besleme/Besleme suyu (Feed/feedwater): Bir arıtma sistemine giren ve herhangi bir temizleme işlemi geçirmemiş su kaynağı da dahil eriyik. Bıçak (Doctor blade/knife): Bir filtrenin yüzeyindeki kalıbı kesen keskin, sert bıçak. Genellikle dönen vakumlu precoat ya da metal çubuk filtrelerde bulunur. Biokimyasal Oksijen Talebi: (Biochemical Oxygen Demand): Bir su örneğindeki organik maddelerin biyokimyasal bozulması için gereken oksijen miktarını gösteren bir ölçü. Bir kartuş ya da elementin Beta (b), oranı (Beta rating of a Cartridger or element): Filtrasyon oranı (b), x mm ve daha büyük partiküllerin sayısının filtrelenmiş sudaki partiküller sayısına bölünmesiyle bulunur. Bileşim (Compound): Ayrı elementlerin, katkı malzemelerinin ve parçaların birbirine bağlanması veya bileşimi. Birleştirme (Coalescing): Yağvesu gibi özgül ağırlıkları farkı! olan ve birbirine karışmayan sıvıların birbirinden ayrılması. iki ya da daha çok damlacık çarpışıp bir süre temas halinde kaldığında ve bir birleştiriciden geçerek daha da büyüğünde gerçekleşebilir. Büyüyen damlalar çözeltiden daha hızlı bir biçimde ayrılabilir. Blöf (Blodown): Kazan teknolojisinde, sistem içindeki çözülmüş ve asılı katı maddeler düzeyini maksimumun altında tutmak amacıyla yoğunlaşmış buhar suyunun küçük bir bölümünün sistemden üflenerek temizlenmesi. Boşaltmak (Unloading): Filtre malzemesi tarafından tutulan kirletici maddelerin dışarıya atılması. Bölme (Septum): Filtrelerde birbirine bağlayan duvar ya membran. Buharlaşma (Vaporize): Bir sıvının buhar haline gelmesi. Buharlaşma süreci (Evaporation): Suyun sıvı halden buhar aline geçtiği süreç. Bulanıklık (Turbidity): Küçük oldukları için kolayca dibe çökmeyen askıda kalan parçacıklar nedeniyle suyun berraklığını kaybetmesi. Bulanıklık birimleri (Turbidity units): Bir sıvının içinden ışık geçmesine izin verme ölçüsü. mıı Bulanı kl ı kölçer (Nephelometer) : Daha çok düşük bulanıklıkta suyun bulanıklığını Bulanıklık Birimi cinsinden ölçmede kullanılan aygıt. Camlaşma/Silisleşme (Glassing): Genellikle yüksek basınçlı kazan ve boylerlerde rastlanan yüksek sıcaklıkta silisyumun taşlaşmasıyla oluşan biçim. CAP: College of American Pathologists-Amerikan Patolojistleri Okulu. Laboratuvarlarda kullanılacak suyun arıtma standartlarını belirler. CAPD: Sürekli seyyar peritona! diyaliz. CFM: Dakikada feet küp. Crypto: Suda bulunan Cryptosporidium adlı bir asalağın kısaltılmışı. İçme suyu, belediye suyu ve özel kuyularda bulunabilir. Sindirim sistemine zarar verir; ishale, kramplara ve ağır durumlarda ölümlere neden olabilir. Çapraz akışlı membran filtrasyonu (Crossflow membrane filtration): Bir sıvının birleşenlerini yarıgeçirgen membranlarla ve basınç uygulamak ve mebran yüzeyine paralel akış sağlamak yoluyla ayırmak. Ters osmoz, ultrafiltrasyon, nanofiltrasyon ve mikrofiltrasyon işlemlerini de içerir. Çamur (Cake): Katı maddelerin filtre malzemesi, precoat'un yüzeyi ya da filtre bölmeleri üzerinde birikmesi. Çamur Yüzeyi (Cake space): Bir filtrede çamur oluşmasını sağlayacak alanların toplamı. Çevrim (Cycle): Bir filtrenin temizleme gerektirmeden "suda" bulunduğu süre. Temizleme süresini belirtmek amacıyla da kullanılır. Çok elyaf (Multifilament): Bir iplik oluşturmak üzere bükülmüş kesintisiz elyaf büklümleri. Filtre kumaşı dokumada kullanılır. Çok işlemli buharlaşma (Multiple-effect evaporation): Birinci aşamada üretilen buhardan (buharlaşmış sıvı) elde edilen ısının ikinci aşamada (sistem basıncını düşürerek) ilave bir sıvıyı buharlaştırmada kullanıldığı ve bu işlemin böylece on ya da daha fazla kez tekrarlandığı seri işlemlerle enerji tasarrufu sağlayan sistem. Çok geçişli test (Multi-pass test): Bir elementin Beta oranını belirlemede kullanılan test. Bir bozuculuk testidir. Çökelti (Precipitate): Eriyik ya da sıvı karışım içindeki çözülmeyen madde. Çökme (Precipitation): Bir kimyasal tepkime sonucu çözülmeyen bir madde yaratma işlemi. Genellikle çökebilir duruma gelmek için büyüklüğü artan bir kristalin birle-şimidir. Çözülmüş katı maddeler (Dissolved solids): Filtreden geçirilmiş bir kaynağın buharlaştırılarak kuru hale getirilmesinden sonra geride kalan maddeler. Çözünenler/Çözünen maddeler (Slutes): Bir eriyikteki çözülebilen ve çözülmüş durumda olan maddeler. Çözülmeyen maddeler dibe çökerek çökeltiyi oluşturur. (Bak: Çökelti). TESİSATDERGİSİ SAYI 59 --, KASIM 2000 166 �
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=