Tesisat Dergisi 59. Sayı (Kasım 2000)

G-ü-n-ee,ı----------------------�-genda Bu trendler hakkında birkaç noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum: 1) Çevreve Enerji Politikası Hidrolik, ısıtma sistemleri pazarı, Avrupa'da yaklaşık olarak 6,4 milyon tesisi kapsamaktadır. Son dönemde yanma tekniğinin gittikçe daha fazla önem kazanmasıyla birlikte, duvara asılı gaz cihazları pazara hükmetmeye başlamıştır. Avrupa için karakteristik olan özellik, titiz bir çevre ve enerji politikası trendidir. Batı Avrupa ülkelerinin burada bir öncülük rolü oynaması durumunda da, Doğu Avrupa ve Güney Avrupa gibi bölgelerde yavaş yavaş bu ülkeleri takip etmeye başlayacaktır. Bu konuyla ilgili amaçları şu şekilde sıralayabiliriz: Tam anlamıyla kaynakların korunması ve CO2 emisyonlarının indirgenmesi ile enerji tüketiminin azaltılması. Özellikle yerleşimin yoğun olduğu Avrupa ülkelerinde hüküm süren yakıt; ısınma enerjisindeki gittikçe artan pazar payı ile doğal gazdır. Diğer taraftan, Orta ve Doğu Avrupa'da, özellikle Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Macaristan'da modern ı s ı nma teknolojisine yönelik dinamik bir gelişme kaydedilmektedir. Polonya'da kömürden çok dinamik bir şekilde gaza dönüşülmektedir. Rusya'da da politik kararları uygulayanlar, çok hızlı bir şekilde kömürden gaz ve yağ elde etmek arzusundalar. Ayrıcı Çin'de de benzer bir gelişmenin söz konusu olduğu tespit edilmiştir. Bu ülkede gaz kaynaklarının bulunmasından sonra, özellikle toplama bölgelerinde, kömürün gaza dönüştürülmesi için hızla harekete geçilmiştir. Bu bağlamda, Frankfurt Fuarı'nın EHi ile sıkı bir işbirliği yaparak 1996 yılından bu yana Çin'de - bu ülkede türünün en önemli fuarı olarak - ISH fuarını düzenlemesi dikkate değer bir olaydır. Sıhhi tesisat, ısıtma ve havalandırma konuları ile ilgili en büyük pazar, eskiden olduğu gibi bugün de Almanya'dır. ısıtma alanındaki işlem hacmi 8 milyar Euro, sıhhi tesisat ürünleri piyasasındaki işlem hacmi ise 9 milyar Euro'dur. Fakat şu sıralar piyasada bir durgunlaşma söz konusudur. Bunun nedenleri, sürüncemede olan inşaat konjonktürü ve ısıtma tesisatı işletmecilerinin yeni teknolojilere çok fazla hazır olmamalarıdır. Almanya'daki ısıtma kazanı pazarı yıllık yaklaşık 90.000 birim seviyesindedir. Halen en büyük pay Polonya ve Fransa'ya aittir. Fransa'da (700.000 ila 750.000 birim seviyesindeki pazar hacmi ile) çok şaşırtıcı bir gelişme söz konusu olmuştur. Fransa'da yeni binaların o/o 45'i elektrikle ısınma sistemi ile teçhiz edilirken, elektrikle ısınma alanında gaz ve motorin ile ısınmanın lehine olmak üzere geçerliliğini kaybetmektedir. Aynı şekilde İngiltere, bizim alanımızda, eskiden olduğu gibi, dinamik gelişmeler göstermektedir. Fakat nihayetinde yüksek döviz kurlarına bağlı bir gecikme endişesi söz konusu deği ldir. 2) Enerji Tasarrufu Öncelikli Politikadır Enerji tasarrufuna ve enerji kullanımına yönelik çalışmalar, politik gündemde gittikçe artan bir öncelik kazanmaktadır. Avrupa Birliği Komisyonları da bu konuyu şiddetle benimsemiştir. Sera gazı emisyonlarını Kyoto-Yükümlülüklerinin azaltılması olayının gerçekleştirilmesine yönelik olarak, özellikle binalarda modern teknolojiyi kullanır hale getirebilmek amacıyla, taslaklar geliştirilmektedir. Yeni inşaat alanında, şiddetle binaların enerji açısından sadece - hem bina cephesinin hem de modern tesisat tekni ğinin gözönünde bulundurulduğu entegre bir bağlantı sayesinde optimum hale getirilebileceği anlayışı yayılmaktadır. !sıtma endüstrisi ve üreticiler, pazar şansını sürekli kılabilmek için bu trendi hesaba katmak zorundadırlar. Konutlarda enerji tasarrufunun sağlanmasına yönelik çerçeve şartları gelecekte kesinlikle değişecektir. Almanya'da öngörülen enerji tasarrufu _____ _____ __ _____ _ _ TESİSATDERGİSİ SAYI 59 l� KASIM 2000 düzenlemeleri hakkında yeni taslaklar hazırlanacaktır. Şimdiye kadar birbirinden ayrı olarak dikkate alınan sıcaklığın korunması ve yapı tekniği alanları artık, bütünsel bir bağlantı kurularak bir arada yürütülecektir. Amaç, yeni binalardaki enerji tüketiminin üçte bir oranında azaltılmasıdır. Böylece, 40 - 70 kW/Saat/m2 değerinde bir yıllık ısınma derecesine sahip "Düşük Enerji Evleri" standart hale gelecektir. Şu an hazırlanmakta olan bütüncül bağlantı, ısınma ekonomisi açısından çok özel bir önem taşımaktadır. Bunun somut anlamını şu şekilde açıklayabiliriz: Amaçlanan enerji tasarrufunun ya yapısal tedbirlerle ya da yüksek değerli tesisat tekniğiyle gerçekleştirilmesi konusunda bir seçim imkanı sağlanmış olacaktır. 3) Düşük Enerji Evleri Enerji Tasarrufu Hakkında Düzenleme ile, Düşük Enerji Evleri'ndeki ısıtma sistemlerinin planlanması konusundaki beklentiler değişecektir. 5 Düşük Enerji Evleri, şimdiye kadar kullanılan ısınma sıcaklığının temini, sıcak su tedariki, ayarlama, havalandırma ile ilgili taslakların iyice kontrol edilmesini gerekli kılacak değişik bir termik etkiye işaret edecektir. 5 Oda sıcaklığına yönelik olarak enerji tüketiminin gittikçe azalmasıyla birlikte, sıcak su tedarikine yönelik enerji ihtiyacının önemi artacaktır. 5 Fosil enerji verici maddeler olan doğalgaz ve motorin, gelecekte çok yoğun bir şekilde rejenere enerji verici maddeler olarak kullanılacaktır; güneş enerjisi ile sıcak su tedarik etme işleminin gittikçe fazla kabul görmesi, iyice belirginlik kazanmıştır. 5 Düşük Enerji Evleri; hijyen, bina yapısı ve aynı zamanda evdeki konforun iyileştirilmesi açısından bir havalandırma sisteminin kullanılmasını gerektirmektedir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=