Tesisat Dergisi 56. Sayı (Ağustos 2000)

ünce/ L..------�------------------------,4. ge-nda tanımladığımız yapı kodları; yapı üretimi için zorunlu standartları ve normları belirler. Bu kurallara uymak şartıyla elde edilecek yapıların; tasarım, uygulama, imalat aşamasında gerekli mühendislik ve mimarlık hizmetlerinde, bilgi, deneyim ve başarıya dayalı uzmanlık aranır. Uzmanlıkta sorumluluk esastır. Bu anlamda Japonya'da Kobe şehrinin deprem sonrası kuralları örnek alınmalıdır. Marmara Depremi'nin beklenilenin üstünde can ve mal kaybına neden olmasının ana nedeni, ülkemizyapıların yapılması, hasar görmüş yapıların sağlıklı bir şekilde onarılması, yapılarda güvenlik önlemleri öncelik kazanmalıdır. Bu doğrultudaki çalışmalar, yaptırımlar maalesef yeterli sayılamaz. Bilim ve tekniğe uygun, bilgi ve deneyimleri yeterli, başarıları belirli mühendis ve mimarlar tarafından yapılmamış yapıların; kanun hükmünde kararnamelerle meslek odaları tarafından verilen belgelerle uzman denetim kuruluşları tarafından denetlenmek suretiyle sağlam ve güvenli yapıların elde edileceği varsaYapılar için gerekli temel kurallar olarak tanımladığımız yapı kodları; yapı üretimi için zorunlu standartları ve normları belirla Bu kurallara uymak şartıyla elde edilecek yapıların,· tasarım, uygulama, bir milad kabul ederek yapı üretiminde etkili olmak çabasındadır. Çevre mühendisleri, enerji mühendisleri, yangın mühendisleri, yapı fiziği mü- . hendisleri, peyzaj mühendisleri aynı heyecan ile sıralarını beklemekte hizmetlerinin yasal sorumluluk haline gelmesini istemekte, meslek odaları vasıtasıyla uzman mühendis ve mimar belgeleri almaktadır. Fevkalede yanlış bir uygulamaya yol açacak bu yöntemle uzmanlık bu kadar basit ve ucuz düzeye indirgenmemelidir. Kaldı ki, deprem nedeniyle depreme dayanıklı yapı amaçlı kanun hükmünde kararnameler bir çırpıda çağdaş uluslararası standartlara uygun sağlıklı yapı anlamında yasalar ile sağlanamaz. Sağlıklı yapı; güvenli, dayanıklı yapı kavramından çok farklı bir kavramdır. Sağlıklı yapı, başta mimari olmak üzere inşaat, de geçerli yetersiz ve sorumsuz mühendislik ve mimarlık hizmetleridir. Diploma yetkili deneyimsiz mühendis ve mimarlara her türlü olanak sağlayan kurulu düzen, bu tür mühendislerin projelere imza atmasını, yapım sürecinde fenni sorumluluk almasını engellememiştir. Aynı anlamda binalara ruhsat veren, projeleri onaylayan, uygun olmayan arazileri iskana açan yerel yönetimler ve onların yetkilileri, suçlular zincirinin başında yer almıştır. Bu çerçevede, ticari ve imalat aşamasında gerekli mühendislik ve mekanik tesisat, elektrik ve alt yapı ana tasarım disipiinlerinin ekip ürünü olarak elde edilen yardımcı mimarlık hizmetlerinde, bilgi, deneyim ve siyasi rant ve çıkar kargaşasına yol açan sistem içinde devletin kurum ve kuruluşları, anayasal kurumlar, sivil toplum örgütleri, kişi ve kişiler olmak üzere bütün toplum ortak suçlu sayılabilir. Dolayısıyla depremin ağır maddi-manevi acılarının ana kaynağı olarak bilgi toplumu olmamamız gösterilebilir. Bilgi toplumu olmamanın doğurduğu düzen; çağdaşlıkla bozulabilir. Bu amaçla yeniden yapılaşmanın ön koşulu, hizmet sektöründe görevli kişi lere sorumluluk yüklemek olmalıdır. Son günlerde deprem bölgelerinde yaşayan halk; "depremle yaşam" sloganı ile oyalanmak istenilmektedir. Halbuki yaşamımızda, yapı üretim teknolojisi tüketiciyi hiç ilgilendirmemektedir. Bu nedenle güvenli ve sağlam başarıya dayalı uzmanlık aranı,� Uzmanlıkta sorumluluk esastır. Bu anlamda Japonya 'da Kobe şehrinin deprem sonrası kuralları örnek alınmalıdıı� yımı inandırıcı olmaktan çok uzaktır. Ayrıca deprem mali sorumluluk sigortaları1ıın yasa genel kuralları içinde yapılamayacağı aşikardır. Doğru çözüm, sağlıklı kentlerde sağlıklı yapı amaçlı, yapı teknolojisine uygun yapıların elde edilmesi olmalıdır. Bu amaçla Zorunlu Temel Yapı Kuralları gündeme gelmiştir. Ancak ilgililerin yaklaşımları arasında büyük farklılıklar görülmekte, yaklaşımlar pastadan pay kapma çabasına dönüşmektedir. İnşaatla ilgili büyük bir çoğunluk, (özellikle inşaat mühendisleri) sağlıklı yapıları, depreme dayanıklı demir, beton ve kalıba endekslemektedir. Ayrıca yer bilimcileri, depremi bilimsel TESİSAT DERGİSİ SAY! 56 --, AĞUSTOS 2000 22 � disiplinlerin katkıları ile oluşan, zorunlu standartlara uyumlu yapıdır. Bu anlamda yapının mimari değeri, estetiği, iç mekan zenginliği, enerji, çevre, sağlık, konfor standartlarına uygun, deprem, yangın, hijyen ve benzeri afet önlemleri alınmış binalara sağlıklı yapı denilebilir. Bu tanım asgari koşullarda imar kanunlarına esas olan yapı yönetmelikleri, yapı temel kuralları, yapı kodları ile belirlenir. Dolayısıyla yapı denetimi, yapı tasarını ve uygulama kontrol sistemlerinden farklı kamusal bir denetim olmalıdır. Kamu kontrolünde yapılacak denetimde demokratik kitle örgDtlerinin, anayasal kuruluşların ve meslek odalarının katkıları gerekli olup, denetim uygulaması yerel yönetimler tarafından yetkin, bağımsız mühendis ve mimarlar tarafından yapılmalıdır. Bu anlamdaki teknik elemanların devlet kontrolunda meslek odaları ve ihtisas dernekleri vasıtasıyla eğitim ile belgelendirilmesi sağlanabilir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=