Tesisat Dergisi 52. Sayı (Nisan 2000)

Makale .,_____________________________.,.;tiel 'salım ticareti rejimi' kurulmaktadır. KP düzeneklerinin etkili ve güvenilir olmasını sağlamak amacıyla, Kyoto sonrasında özellikle, düzeneklerin doğası ve kapsamı, projelerin uygunluğu için kriterler, sürdürülebilir kalkınmayla birlikte rekabet, izleme, gözden geçirme ve doğrulama kriterleri gibi konuları da içerecek biçimde, ilkeler, kavramlar, kurumsal kurallar ve kılavuzlar için uluslararası düzeyde çok ayrıntılı görüşmeler ve çalışmalar yapılmaktadır. OY, Ek I tarafları arasında projeye dayalı bir salım azaltma etkinliğidir. OY, bir Ek I ülkesinin diğer bir Ek 1 ülkesinde sera gazı salımlarını azaltmayı amaçlayan bir projeye yatırım yapmasıyla Emisyon İndirim Birimleri (EİB) kazanması ve bunun kendi belirlenmiş salım yükümlülüğüne sayılması; ev sahibi Ek I ülkesinin aktardığı EİB'nin ise, o ülkenin kendi fazla indirimlerinden düşülmesi şeklinde gerçekleşecektir. Bu düzenek, Ek I ülkelerinin salım yükümlülüklerini ortaklaşa gerçekleştirmelerini sağlayacaktır. Bunun yanında, AB ülkelerinin salımları kendi içlerinde paylaşarak bir politik ticaret yapmalarına olanak verilecektir. Yine OY sayesinde, ekonomileri geçiş sürecindeki Taraflar, 1990 yılından bu yana oluşan büyük orandaki indirimlerini diğer Ek B ülkelerindeki artışları dengelemekte kullanarak kendi ülkelerine para ve te knoloji aktarı I ması n ı sağl ayaca klardır. Protokolün OY ile ilgili 6. maddesi altındaki hükümlerdeki belirsizlik, Ek I ülkelerinin salımları azaltacak yerli önlemler almadan yükümlü! ü k i erini gerçekleşti rmeleri ne yarayacak ve belki de küresel sera gazı salımlarında gerçek bir indirimin oluşmamasına yol açacaktır. TKD, yükümlülük sahibi bir yatırımcı ülke (gelişmiş ülke) ile yükümlülüğü olmayan bir ev sahibi ülke (GYÜ) arasında gerçekleşen bir OY'dir. Başka sözlerle, gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkelerde yüklenilen projelerin finansına n ı n ı karş ı l a rlar. KP/Madde 12'ye göre, projelerin, yatırımcı ülkenin keneli salını yükümlülüğünü gerçekleştirmek için kullanabileceği Onaylanmış Emisyon İndi rimleri oluşturması gerekmektedir. Görünüşte, TKD, gelişmiş ve gelişme yolundaki ülkeler için çekici bir kavramdır. GYÜ'e kendi kalkınma ve çevresel hedeflerine, başka türlü sahip olamayacakları 'temiz kalkınma' yatırımları aracılığı ile ulaşmaları için yardım edilirken, gelişmiş ülkelere kendi yükümlülüklerini daha az maliyetle gerçekleştirmeleri için bir fırsat tanınmaktadır. Ancak, gerçekte TKD, 'temiz kalkınmayı' yönlendirmede başarısız olabileceği gibi, küresel sera gazı salımlarında gerçek bir azalma yerine artışa izin veren, çok sayıda zayıflık ve belirsizlik içermektedir. TKD'nin ve OY'nin gerçekten 'temiz ve yeşil' olabilmesi için, krediler, esas olarak yenilenebilir enerji kaynaklarını ve sistemlerini, enerji verimliliği yüksek teknolojileri ve temiz/verimli kömür yakma teknolojilerini kapsayan projelerden kazanılan OEİ ve EİB için verilmelidir. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC)'nin, 'Arazi Kullanımı Değişikliği ve Ormancılık' Özel Raporu henüz tamamlanmamıştır. Bu yüzden, Raporun tüm sonuçları Taraflar Konferansı'nın gelecek toplantılarından birinde tüm yönleriyle tartışılıncaya kadar, arazi kullanımı ve ormancılık (ya da yutak) etkinlikleri, TKD'nde kredi için dikkate alınmamalıdır. ST ise, Ek I ülkelerinin sera gazı salımlarının maliyetin en düşük olduğu yerde indirilmesini destekleyerek, Tarafların Protokol'de verilen ayrılmış yükümlülük tutarlarına ya da hedeflerine ulaşma maliyetini azaltabilecek bir tür ticaret edilebilir izinler düzeneğidir. Başka sözlerle, bu düzenek, salımları belirlenmiş tutarlarından daha fazla olan Tarafların (sanayileşmiş ülkelerin), salımları belirlenmiş tutarlarından daha az olan Taraflardan (esas olarak eski Sovyetler Birliği ülkelerinden) fazla salımlarını satın alabilmelerine olanak sağlamak- _____________ _ _ ___ TESİSAT DERGİSİ SAYI 52 � NİSAN 2000 tadır. KP/Maclcle 17'cle, ST ile yerli etkinlikler arasındaki 'oranın' belirsizliği, ticarete ilişkin ilkelerin, kuralların ve kılavuzların oluşturulmamış oluşu ve ormancılık etkinliklerinin (yutakların) bu düzenekteki yerlerinin henüz kararlaştırılmamış olması nedeniyle, olası bir ticaret rejimi sonrasında, Taraflar yükümlülüklerini yerine getirmiş görünürken salımlarında gerçek bir azalma olmayabilecektir. Bu durumda, küresel sera gazı salımlarında küresel ısınmanın önlenebilmesi için bilimsel olarak gerekli olan gerçek ve yeterli bir azalma ela olmayacaktır. Son olarak şu söylenebilir: Küresel iklim sisteminin korunması ve iklim değişikliğinin önlenmesi açısından önemli olan, küresel salı mların artışındaki büyük tarihsel sorumlulukları ve şimdiki katkıları dikkate alındığında, gelişmiş ülkelerin yaşam tarzlarında önemli değişiklikler yaparak, sera gazlarının azaltılmasında önceliği yerli etkinliklere ve önlemlere vermeleridir. 5. KAYNAKLAR • Brown, M. 1998. Emissions Trading and Joint lmplementation, The lmplications for Cogeneration, Cogen Europe, Brussels. CSDA/LBNL. 1996. lmplementing JI/AIJ: A Cuide for EstablishingJoint lmplementation Programs, Center for Sustainable Development in Americas and Lawrence Berkeley National Laboratory, Washington. CSE. 1998. The Kyoto Protocol: What it says (CSE Briefing Paper 1 ); Politics in the Post-Kyoto World (CSE Briefing Paper 2), Centre for Science and Environment (CSE), New Delhi. FCCC/CP 1999. Report of the Conference of the Parties (CP) on its Fourth Session, held at Buenos Aires from 2 to 14 November 1998, Part two: Action Taken by the CP at its Fourth Session, Decisions adopted by the CP (FCCC/CP/1 998/1 6/Acld.1 ).

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=