Tesisat Dergisi 49. Sayı (Ocak 2000)

öyleşi .___.:.___________________________ ~-------ı:c,ıterview önemli kısım, mimari tasarımını yaptığınız çelik konstrüksiyonunu yapacak mühendisler bulmaktı. Türkiye'de gerçekten bu sıkıntı var. Bu işi yapacak mühendis hemen hemen yok denecek kadar az. Muhittin Tekman: Bunu yurt dışında mı yaptırdınız? M. Hakan Kıran: Evet, yurt dışında yaptırdım. Hem ele iki üç tane firmayla birlikte çalıştım . Birisine de açıkçası güvenmedim. Biz aynı mühendislikte olduğu gibi projeyi çizeriz, mühendisin önüne koyarız. Mühendis, "burada olmaz; şu kolon taşımaz; bu açı klık yetmez" der. Biz de "hayır, böyle olacak" deriz. Ama çelik de bu bilgiye sahip olmad ığım için onu diyecek başkalarını buldum. Yani en sonunda istediğim her şeyi yaptırdım. Muhittin Tekman: Kontrolör mü buldunuz? M. Hakan Kıran: Kontrolörler buldum. Yani üç kişi ele "olmaz" diyorsa, o iş olmuyordu. Dolayısıyla bu anlamda çeliği ele bu projenin içerisinde oldukça iyi öğrendim. Muhittin Tekman: Böyle bir yapının dünyada benzeri var mı? M. Hakan Kıran: "Bu yapırın benzeri dünyada yoktur" diyecek kadar dünyayı gezip, dolaşmad ım. Ama benim gördüğüm, gezdiğim yapılar ve konseptler içerisinde böyle bir konsept yok. Bu konseptin en büyük öze l liği, sökülür-takılır-taşınır yapı grubuna girmesi. Çadır yapısının geçtiği büyük açıklıklar var. Onun dışında da yapının iç donanımı sökülür takılır durumda. Şu andaki yapıların içindeki tüm konfor ve fonksiyonları rahatlıkla karşılayacak bir kompleks oluşmuş durumda. Avrupa'daki çok iyi müzikallerin oynandığı, çok iyi tiyatrolarda olan sahne arkası yapısı, sahne altı yapısı. Sabit bir binadaki kadar olduğunu iddia edemeyeceğim ama, ideale ulaşılmaya çalışılmış bir akustik. İyi bir tiyatroda düşünülmüş havalandırma, ısıtma, soğutma sessizliği ve konforuna kadar yine kalıcı ciddi bir ti- • yatroda veya bir gösteri yapısında düşünülmüş yangın önlemleri ve Türkiye'nin tüm şartları gözönüne alınarak yapılmaya çalışılmış bir güvenlik sistemi. Bütün bunları biraraya getirdiğinizde inanılmaz bir altyapı ortaya çıkıyor. Ayrıca dünyada zor bulunur diye iddia ettiğim bir sahne arkası yapısı var. 150-200 kişilik gruplar geldiği zaman bile burada çok rahat giyinip, soyunabilecek ve prova yapabilecekler. Muhittin Tekman: Nasıl yani, 150 kişilik soyunma yeri mi var? M. Hakan KIRAN: Evet, var. Hepsi öyle düşünüldü . Star odalarından tutun da, konforuna kadar düşünüldü . Giyinme soyunma odaları, duşları, havalandırmaları, ısıtması, Avrupa'da popüler olan, herkesin girmek için can attı ğı, Backstage Cafeteria denilen, yani sahne arkasında sanatçıların dinlendiği kafeterya çok şık birşey. Onunla beraber sahne yöneticisinden tutun, kostüm odası, mask odası, yapının içinden tırın bile geçip sahneye çıkabilme olanağı gibi özelikleriyle burası bir arena. Kapattığınız anlamda tiyatro, açtığınız anlamda ne bileyim bir basketbol sahası. İstediğiniz her fonksiyonu inanılmaz çabuklukla yapabileceğiniz bir mekan. Hepsinin altyapısı var hemen hemen. Mesela Türkiye'nin en büyük sıkı ntısı, dünyada birçok yerin en büyük sıkıntısı, her şovu içinde barındırabilecek bir mekan bulamazsınız . David Copperfield Türkiye'ye gelmedi. Niye gelmedi? Herkes getirmek ister, ama uygun yer yoktu. Ne bileyim, Sirk de Saleil diye bir sirk grubu var; bütün dünyanın en meşhur grubu. Getiremezsiniz, yeriniz yok. Disney On lce Show diye bir şov geliyor buraya Walt Disney'den. Onu yapacak bir yeriniz yok. Nerede yaparsınız? Açıkhava'da yaparsınız veya bilmem ne kapalı salonunda yaparsınız. Oralarda ela kapasiteler yeterli gelmez. Ayrıca arkada perdelerle çevril miş soyunma odaları verirsiniz sanatçılara. Bunları kabul etmezler. Yanmazlık özelliği isterler, güvenlik isterler, su isterler. Yani şartnamesine baktığınız zaman çok zorlarlar. Bunlar çok fazla iş arayan topluluklar değil. Ancak sıraya girip getirebilirsiniz. O anlamda Türkiye'ye inşaat teknolojisine mimari anlamda da iddia ediyorum, bence bir sayfa açıldı Türkiye'cle. Onun dışında da kültürel anlamda çok büyük bir sayfa açıldı. Binayı iki tane tiyatro olarak tasarladık. Hatta bir fuaye binamız var. O da mimarisi çok hoş bir yapıydı. İmalatını yaptık, montajını yapmadık; duruyor. Ortadan giriyorduk, sağda ve solda iki tane salon vardı. Biri müzikal tiyatroydu. Müthiş akustiği düşünülmüş, 2 bin 500 kişilik ciddi bir tiyatroydu. Diğeri 3 bin 500 kişilik arenaydı. Çözemediğimiz iki tane nokta oldu. Bir tanesi, müzikaller Avrupa'da çok uzun süre sahnede kalıyor. Lonclra'cla 20 yıl aynı tiyatroda dolu oynuyor müzikal. Almanya'ya gittim, 10-15 yıl oynayan müzikaller var; yer bulamıyorsunuz. Altyap ısı, kurgusu, sahnesi ___________________ TESİSATDERGİSİ SAYl49 __________________ Uz' ,-:-ı OCAK 2000

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=