Tesisat Dergisi 45. Sayı (Eylül 1999)

,ııımım Prof. Dr. Abdurahman KILIÇ, Teknik Yayın Yönetmenimiz Muhittin TEKMAN'a deprem sonrası Tüpraş yangınını anlattı. Tüpraş'ın yangın söndürme sistemlerinde ABD standartlarına uygun rakorlar kullanıldığı için çevre merkezlerden gelen itfaiyeler hidranttan su alamadılar. Çünkü hidrant ağızlarındaki rakorlar bütün itfaiye araçlarındakinden farklı. Bu hidrant ağızlarından sadece Tüpraş'ın kendi araçları su alabildi. Bu durum eksikliğin ötesinde büyük bir kusurdur. Bugüne kadar, "İzmit'ten, İstanbul' dan, diğer şehirlerden gelen itfaiye araçları nasıl su alacak, burası ABD değil, Türkiye" diye düşünülmemiş. Böyle bir kusurun başka bir ülkede olabileceğini sanmıyorum. Tank Havuzlaması ... Tüpraş'taki bir eksiklik de tank havuzlamasıdır. Bir tankta yakıt sızıntısı oluşmuşsa ve o tankın çevresinde havuzlama varsa sızıntı diğer tanklara ulaşamaz. Genel olarak tankların kapasitesinin üçte biri kadar bir havuzlama istenir. Eğer yangının başladığı tankta havuzlama olsaydı, alt kısmından flanş koptuğu zaman yakıt diğer tankların altına gitmez ve kontrollü olarak söndürülebilirdi. Su neden bulunamadı? Muhittin TEKMAN: Yangın boyunca orada bir su sıkıntısı çekildi. Denize bu kadar yakın bir yerde su sıkıntısı çekilmesi garip değil mi? Abdurahman KILIÇ: Su yalnızca Sapanca Gölü'nden gelen ve ana depoya aktarılan hatlardan alınıyor. Burada meydana gelecek bir kazaya karşı, denizden su temini için yeterli kapasitede dizel pompalar düşünülememiş. Nitekim yangının büyümesindeki en önemli sebeplerden biri su yokluğudur. Elektriğin kesilmesi bir bahane olarak önümüze çıkıyor. Böyle bir tesiste yangın önlemleri alınırken elektriğin kesilme ihtimali de, deprem bölgesinde bulunulması da dikkate alınmalıydı. Deprem Psikolojisi... Muhittin TEKMAN: Yangının böyle büyümesine yol açan sebeplerden biri de, o anki panik havası olabilir mi? Abdurahman KILIÇ: Önlemlerin yetersizliği dışında ikinci bir faktör deprem anında insanlarda meydana gelen psikolojik değişmelerdir. Çalışanların bir çoğunun yakınlarını kaybetmesi ve kendi dertlerine düşmesi söndürme ça lışmalarını yavaşlatmıştır. Fakat birçok kişi çalışmalara devam etmiş ve tüm olumsuzluklara rağmen yangın tam söndürülürken, tankın altında bulunan flanşın çatlamasıyla yakıt yayılmış ve yangın yeniden büyümüştür. Bunun nedeni flanşta, dolayısıyla tankta yeterli soğutma yapılamamasıdır. Elektrik kesilmesi ve su yokluğuna rağmen yardım geç istenmiş ve çevre illerden itfaiyeler, yangının ikinci, üçüncü günü gelmiştir. Su temini üçüncü gün Almanların getirdiği 300 metrelik borularla sağlanmaya çılışıldı. Bizde 300 metrelik boru yok mu? Bu kadar bir boruyu denize çekmek ve seyyar pompalarla yangına su temin etmek sadece 3-4 saatlik bir iştir. Bunların yapılamamasının nedeni organizasyon eksikl iği ve "nasılsa söner" düşüncesiyle yardım istenmemesidir. Organizasyon eksikliği ... Muhittin TEKMAN: Yardım geldiğinde ise çalı}malara bir kaos hakim oldu galiba... Abdurahman KILIÇ: Bu da çok önemli bir konu. Hem çevre illerden hem de yabancı ülkelerden Tüpraş'a gelen ekiplerin ortaklaşa nas I çalışacağı, kimin ne yapacağı planlanmamıştı. Düzen yok, su yok, emir komuta zinciri yok... Çalışmalarda kaç ekibin bulunduğunu ve hangi ekibin nerede konuşlandırı ldığını kimse bilmiyordu. Yangın olayı bir savaş meydanı gibidir. Organizasyon ve emir komuta kurulmadan sonuca ulaşılamaz. Bakanın da bulunduğu bir ortamda ben, tankların soğutulması gerektiğini, monitör eksikliği olduğunu ve yangın çalışmalarını organize etmek istediğimi söylediğim zaman dışarıdan müdahale istemediklerini ifade ettiler. Ama bu yangının da kendi sistemleriyle çözülmesi mümkün değildi. ------- - - ---- ------- TESİSATDERGİSİ SAYI 45 _ _ _ ___ ______ _ ___ ___ ~ EYLÜL'99

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=