Tesisat Dergisi 45. Sayı (Eylül 1999)

nize Sanayi bölgesinin Tübitak'ta düzenlediği ve Sanayi Bölgesi yetkililileri ile Vali'nin de katıldığı bir toplantıda, alınması gereken önlemleri anlattım. Konferansta, bu bölgede önlem alınmadığı takdirde çıkacak bir yangının, çıktığı tesiste kalmayıp, çevreye de sirayet edebileceği ihtimalinden söz ettim. Daha önce Petkim'de de benzer bir yangın olmuştu ve çok iyi bir organizasyonla kısa sürede söndürmeyi başardık ve büyük bir tehlikeyi önledik. Tüpraş'ta yangın neden çıktı ve neden büyüdü? Çıkış nedeni açık ... Deprem sırasında tesisin bacaları ndan bir tanesi, nafta tanklarından birinin üzerine devrildi ve yangına neden oldu. Önemli olan ise neden hemen söndürülemediğidir. Yangının çabuk söndürülememesinin iki ana nedeni var. İlki önceden alınan önlemlerin yetersizliği, diğeri organizasyonsuzluk. Kuşkusuz yangından önce alınan önlemler, yangının söndürülmesinden çok daha kolay ve mantıklı bir yöntemdir. Özellikle Tüpraş gibi fay hattına yakın olduğu bilinen bir tesiste yangın önlemlerinin, hem deprem sırasında, hem de deprem sonrası oluşacak şartlar göz önünde bulundurularak alınması gerekirdi. Muhittin TEKMAN: Peki ne kadar önlem? Abdurahman KILIÇ: Önlemin sınırı yoktur. Sınır, can ve mal kaybı riskine bağlıdır. Tüpraş'taki yetkililere sorarsanız tesiste her türlü yangın önleminin alındığını söylerler. Zaten ülkemizde hangi tesise giderseniz gidin, aldıkları yangın önlemlerinin fevkalade iyi olduğu görüşündedirler. Bazıları için bir yangın dolabı, bazıları içinse su deposu ve pompa fevkalade iyi önlem olarak değerlendirilmektedir. Tüpraş gibi çok riskli bir tesiste ise kullanılan birkaç pompa, birkaç hidrant ile sistemin iyi olduğu söylenemez. Tüpraş'taki önlemler bence yetersiz. Ben depremden sonraki üçüncü gün oradaydım; hem sistemleri hem de organizasyonu inceleme olanağı buldum. Bu nedenle objektif değerlendirme yapabiliyorum. Köpük Sistemi... Muhittin TEKMAN: Tüpraş'ta gördüğünüz önlem eksikleri ya da yetersizlikleri nelerdir? Abdurahman KILIÇ: Gördüğüm yetersizliklerin başında tanklardaki önlemler geliyor. Tankların korunması yetersiz. Öncelikle tanklarda köpüklü söndürme sistemi olmalıdır. Önceden tankların altlarına bağlananan bir köpük boru hattıyla ve yer köpük jeneratörü vasıtasıyla yangın durumunda tank içine alltan köpük basılır; bu köpük alttan yukarı doğru yükselerek yüzeyi kaplar ve yangını söndürür. Bu yangında yapıldığı gibi uçaklarla üstten köpük atarak yangını kontrol edemezsiniz. O köpük, altta yanan maddelere ulaşamadan etkisini yitirir. Tüpraş'taki en önemli eksiklik, bu tür çağdaş köpüklü yangın söndürme sisteminin eksikliğidir. Dizel Pompalar... Diğer bir eksiklik, yangın durumunda veya deprem sonrasında elektriğin kesilebileceğini düşünerek, bir su besleme kaynağının oluşturulması ve dizel pompa gruplarının yeterli sayıda ve uygun noktalara yerleştirilmemiş olmasıdır. Tüpraş'ta dizel pompa grubunun olmasına rağmen bu grupların kapasitesi; Tüpraş'taki büyük tankları söndürebilecek kadar, yani yeterli yangın suyunu pompalayacak büyüklükte değil. Dizel pompaların bir yangında, yeterli yangın suyunu pompalayacak büyüklükte olması gerekirdi. "Elektrik kesildi, pompalar çalışmadığı için yangına su veremedik" savunması bana göre geçerli bir savunma deği l. Çok daha az riskli ve çok daha küçük tesislerde bile dizel pompa kapasitesini daha yüksek tutuyoruz. Tüpraş'taki tanklar için 300 m mesafede deniz olmasına rağmen, yangın suyunun olmaması anlamsızdır. Riskli tesislerde su kaynağının alternatifli olması, isale hattının veya deponun kullanılamaması durumu için deniz suyundan yeterli su alma olanağının sağlanması gerekirdi. Denize bağlantı yapılmış, ama bu böylesine riskli tesis için çok hem de çok yetersiz kapasitededir. Yeterli dizel pompa konu l ması ve bunların denize bağlanması gerekirdi. Sprinkler Sistemi... Muhittin TEKMAN: Peki Tüpraş tanklarında sprinkler sistemi de yok muydu? Abdurahman KILIÇ: Çoğunda yoktu; sprinkler sadece benzin tanklarında uygulanmış, ama onların da tank yüzey alanlarına göre kapasitesinin yetersiz olduğunu gördüm. Sistem bütün tanklarda olmalıydı. Bir tank yanarken 1000 °C'ye kadar bir sıcaklığa ulaşabilir ve alev yalamasa bile radyasyonla, 20-30 metre mesafede bulunan diğer tankları etkileyebilir. Dolayısıyla çevredeki tankların yeterince soğutulup ısınmasının önlenmesi gerekir. Tüpraş'taki bazı tanklara sprinkler yapılmasına rağmen bunlarda hem sprinkler başlıkları yeterli değil hem de çekilen borular küçük. Kendilerine sorsanız herşey Amerikan standartlarına göre yapılmış, oysa bütün dünya ülkelerinde esas alınan ve Amerika'da çıkarılan NFPA kodlarına göre, buradaki sistemler uygun değil. Türk Standartlarına Uygunluk... Muhittin TEKMAN: Tüpraş'ta yangın önlemleri alınırken standartlar göz önüne alınmamış mı? Abdurahman KILIÇ: Hesaplar ve projeler değil, ama seçilen malzemeler Amerikan standartlarına uygun. Bu ise büyük hata. Ülkemizdeki tüm tesislerin yangın söndürme sistemlerinde kullanılan malzemeler Türk Standartlarına uygun olmalıdır. ______ ______________ TESİSATDERGİSİ SAYI 45 _ _ _____ _______ _ ____ ::-ı EYLÜL'99 Black

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=