Tesisat Dergisi 42. Sayı (Haziran 1999)

Hasan TÜTER: Ülkemizde, tesisat sektöründeki imalat sanayisinin başlaması ve gelişmesi diğer metal imalat kolları ile paralellik arzeder. 1 950'li yılların ikinci yarısından itibaren kitaplardan, kataloglardan veya numunelerden faydalanılarak imal edilmeye başlanan kazan, boyler, vantilatör, klima cihazı vb. teçhizat önceleri benzetilerek yapılmaya başlanmıştır. Altmışlı yıllardan itibaren ise bazı kuruluşlar, konusunda uzman yabancı firmalarla Lisansveya Teknik Yardım Anlaşmaları yaparak, tekniğine uygun imalat yapmaya yönelmişlerdir. Altmışlı yıllarda, Türk Standartlarının, normları hazırlayarak yayınlamaya başlaması ve zaman içerisinde, teknik eğitimin yaygınlaşması, kalifiye eleman sayısının artması sonucu, sektördeki imalat kalitesi giderek yükselmiştir. Ancak, faaliyette bulunan pahalı olmasına rağmen, ithal malın tercih edilmesi, maalesef, sektörümüz imalat sanayisinin gelişmesini engellemektedir. Süleyman BULAK: Tesisat sektöründe imalat kesiminin ülke ekonomisine katkısı nedir? Hangi ürünler üretilmektedir? istihdam edilen teknik eleman ve işçi sayısı yaklaşık olarak ne kadardır? Hasan TÜTER: Yukarıda da değinildiği gibi, kırk-elli yıl önce, ülkemizde sektörümüzle ilgili hemen hemen hiçbir teçhizat imal edilmezken, bugün neredeyse üretilmeyen cihaz yok gibidir. Ancak, üretimi özel teknoloj i ve imal adedi gerektiren bir kısım teçhizatı, hepimizin bildiği gibi, dünyada da belirli firmalar üretmektedir. SO'li yıllarda, imal edilemediği için, dışarıdan sıcak su kazanı getirilirken, bugün ülkemizde kuwet santrali kazanları imal eden yüzlerce firma arasında, maalesef, halen kalite şuuru yerleşmemiş atelyeler de mevcuttur. İmalat sanayisinde şimdiye kadar sıkı bir kalite kontrol sisteminin kurulamaması, kanun ve nizamnamelerle yaptırımın sağlanamaması, resmi ve özel kuruluşlardaki kalite kontrolü yapan yetkili elemanların büyük bir kısmının kifayetsiz ve umursamaz olması ve gereken titizliği göstermemeleri yüzünden, bu zümre "Günümüzde, yapı ve kapasite yönünden Batı ülkelerindeki firmalarvardır. Aynı durum klimacihazları, endüstri vantilatörleri, brülörvb. teçhizat için de geçerlidir. Büyük meblağlar ödenerek getirilen cihazların ülkemizde imal edilmesinin veya tesis ettirilen sistemlerin yurdumuzda gerçekleştirilmesinin, ekonomimize büyük katkı sağladığı, katma değer kazandırdığı inkar edilemez. Hiçbir denetime tabi olmadan ve kalitesine bakılmadan yapılan muadilleri ile aynı durumda imalat yapan firmaların sayısı hiç de az değildir. " varlığını sürdürmekte ve maalesef, sektördeki sağlıklı gelişmeye büyük zarar vermektedir. Buna karşılık, günümüzde, yapı ve kapasite yönünden Batı ülkelerindeki muadilleri ile aynı durumda imalat yapan firmaların sayısı hiç de az değildir. Norm ve nizamnamelere göre imalat yapan ve gün geçtikçe çoğalan, pazar payları sınırsız şuursuz ithalat ile daralmasa, daha da çoğalacak olan bu firmalarımız; artık övünebileceğimiz kalitede imalat yapar, yaptığı ürünü ihraç eder, hale gelmişlerdir. Hal böyle iken; • İthalatçıların, yabancı firma mümessillerinin yerli sanayiyi kötülemeleri, aleyhte müthiş propaganda yapmaları, hatta sözüm ona, bazı teknik otoriteleri bu propagandalarına alet etmeleri, • Bazı resmi ve özel kuruluşlarca beynelminel standartlara ulaşmış yerli mamul yerine, çeşitli sebeplerle daha ithalat, bu katkıyı ve katına değeri olumsuz yönde etkilemekte; tesisat imalat sektörünün gelişmesine engel olmaktadır. Türkiye'nin dünyadaki en yüksek ithalat serbestisine sahip ülkelerin ilk sıralarında yer aldığını düşünüyorum. Bu konuda kısa bir anımı anlatmak isterim: Brülör konusunda teknik işbirliğinde bulunduğumuz Alman RAY firmasının yetkilisi ile konuşurken, ana firmalarının bulunduğu Amerika Birleşik Devletleri'ne brülör ihraç edip etmediklerini sorduğumda, verdiği cevap: "Hayır, ihraç etmedik, edemedik. Zira, görünürde serbest olan ithalatını hiç akla gelmeyecek sebeplerle, neredeyse imkansızlaştırmışlar, hiç bahane bulamazlarsa, herhangi bir kablonun rengine takıp, giriş yapmıyorlar" oldu. Sektörümüzdeki genel istihdam konusunda fazla bir bilgiye sahip değilim. Ancak, mesela, kazanla ilgili olarak küçüklü büyüklü üçyüzden fazla imalathanenin bulunduğunu biliyorum. __________________TESİSATDERGİSİSAYI42 _ _ __ __ ____________ � HAZİRAN '99

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=