Tesisat Dergisi 294. Sayı (Haziran 2020)

T esisat / Haziran 2020 47 tesisat.com.tr sistemleri tercih edilmektedir. Bu sis- temler, fanların yerleşimi ve hava den- gesine de bağlı olarak çeşitli hava kaçak- larını beraberlerinde getirmektedirler. Bu sistemlerde eğer mekanik by-pass damperleri mevcut ise ısı geri kazanım sistemlerini tamamen by-pass ederek sistemi çalıştırmak her ne kadar enerji sarfiyatını arttırsa da, içinden geçtiği- miz olağanüstü günlerde virüsün yayıl- masını yavaşlatacaktır. Tamburlu tip ısı geri kazanım sistemlerinde ise, aslında yapılan ölçümler doğru fan yerleşime ve purge bölmesine sahip uygulama- larda kirli havanın temiz havaya karış- masının sıfır olduğunu göstermektedir. O yüzden, basınç ölçümleri yapılarak dengenin kontrol edilmesi, buna göre debilerin ayarlanması önemldiri. Yapı- lan çalışmalar, tamburlu ısı geri kazanım sisteminde motorları durdurmanınn bir faydası olmadığı, sızıntının önüne geç- mediği de ayrıca gözlemlenmiştir. “Havalandırma Sistemlerinde Virüsün Yayılmasını Durduracak En Kritik Eylem %100 Taze Hava Modu ile Çalıştırmak” Havalandırma sistemlerinde virüsün yayılmasını durduracak en kritik eylem, karışımın tamamen önüne geçmektir. Karışımlı klima santralleri BMS üzerinden veya manuel olarak mümkün olduğunca %100 taze hava moduna getirilmeli, ortamdaki virüs’ün diğer mahallerdeki insanlara taşınması engellenmelidir. Ayrıca, sürekli içeri basılan taze hava vasıtasyla ortamdaki virüs ve kirleticiler de dilüte edilecek, dışarıdan filtrelenmiş temiz hava sağlanacaktır. Oda tipi hava temizleme cihazları da bir başka soru işareti olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu cihazların birçok farklı tipi olup, çoğu virüs gibi küçük canlıları tutmak konusunda faydasızdır diye- biliriz. Bu cihazların, sadece içerisinde HEPA filtre barındıran modelleri virüse karşı etkili olabilmektedir. “Doğru Bakım da Kritik Önem Taşıyor” İçinde bulunduğumuz pandemi sürecinde öne çıkan bir nokta ise; klima santralinin modülerliği, kolay bakım sağ- layabilmesi, en önemlisi ise temizlene- bilirliği. Kullanılan klima santrallerinin ilk günkü performanslarını koruması ve hastalıkların yayılımını önleme fonk- siyonlarını yerine getirebilmeleri için doğru bakım da son derece kritik. 5 mikron altı partiküller, birkaç saat boyunca havada asılı kalabiliyor ve havalandırma sistemleri ile birlikte uzak mesafelere de taşınabiliyorlar. Koronavi- rüs boyutunun 80-160 nanometre ara- lığında olduğunu düşündüğümüzde, 5 mikronluk partiküller virüsün tutunup seyahat edebilmesi için ideal ortamlar diyebiliriz. Dolayısıyla, mevcut çalışma- lar havalandırma sistemlerinin potan- siyel bir taşıyıcı olduğunu gösteriyor. Ancak, doğru bakım yapılmadığında potansiyel taşıyıcılar olan havalandırma sistemleri, doğru planlanan bakım peri- yotları ve işletme ile virüsün yayılımını önlemede faydalı araçlara dönüşüyor- lar. Systemair olarak, Müşteri Hizmetleri departmanımızla bu periyotları yakın- dan takip etmekteyiz. Saha ekibimiz, hiçbir şekilde aksaklık söz konusu olma- dan Türkiye’nin her noktasında bakım ve iyileştirme operasyonlarını yürütüyorlar. “Mevcut Sistemlere Hızla Uygulanabilecek En Etkili Yöntem Onları UV Lambalar ile Donatmak” Mevcut havalandırma sistemlerine hızla uygulanabilecek bir hayli etkin bir yöntem onları UV lambalarla donatmak olacaktır. UV yani mor ötesi ışık yayan lambaların ışığın dalga boyuna göre çeşitli tipleri olup, antiseptik kontrol için en uygun olanı 280-200nm aralığında dalga boyuna sahip kısa dalgalı UV-C lambalardır. Bu ışığın virüslere karşı en verimli olduğu dalga boyu 265nm iken piyasadaki UV-C lambalar 253,7nm ile bir hayli etkilidirler. Bu lambalar hava kanallarında ve klima santrallerinde uzun süredir uygulanabilmektedirler. Özellikle UV-C lambaların influenza virüslerine karşı etkinliği de bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır. Bu lambalar, klima santrallerinde soğutucu batarya hücrelerine uygulanarak hem batarya- nın temizlik süresini uzatır hem de hava içerisindeki mikroorganizmaların DNA yapılarını bozarak etkisiz hale getirirler. Ek olarak, UV-C lambalar klima sant- rallerinin egzoz kanallarına da yerleş- tirilerek, eğer ortamdaki havada virus varsa bunları etkisiz hale getirerek egzoz edildiği yerden çevreye yayılmasının da önüne geçiyor. UV-C lambaların mevcut klima santrallerine ve hava kanallarına uygulanması da gayet basit olup, santral üreticisiyle temas kurmak yeterli olacktır. “Artık Havalandırma Sistemleri Baştan Ele Alınacak” Havalandırma sistemleri, soluduğu- muz havayı şartlandıran, bize sağlıklı yaşam olanağı sunan yegane sistemler olarak hayati önem taşımaktadır. Yıllar önce bir lüks olarak görülen bu sistemler, günümüzde yaşadığımız modern bina- ların ayrılmaz parçaları. Nasıl ki evimizde ve ofisimizde temas ettiğimiz eşyaları, mobilyaları ve araçlarımızı dezenfekte ediyor ve temizliğine dikkat ediyorsak, soluduğumuz havanın içinden geçtiği sistemi de doğru çalıştırmak, sağlı- mızı korumak için kritik öneme sahip. İnsanoğlu bu pandemiyi atlatıp nor- mal yaşantısına geri döndükten sonra, havalandırma sistemlerimizi tekrar en verimli ve en az enerji harcayan mod- larda çalıştırmaya devam edeceğiz. Ama bize bu dönemden kalan ve kalıcı olarak sistemleri değiştirecek olan çıktı, hijye- nin sadece ameliyathaneler değil tüm yaşam alanları için kritik olduğu çıkarımı olacaktır. Artık havalandırma sistemleri daha hassas filtre kademeleri, UV-C lam- balar ve daha fazla taze havalı sistemler ile baştan ele alınacaktır. n