Tesisat Dergisi 29. Sayı (Eylül-Ekim 1997)

98 A r a · ş t ı r m a temsil etmektedir. ASHRAE'nin klasik hesap yöntemleri için gerekli iklim verileri ile ilişkili formatı ASHRAE Hanclbook Fundamentals Bölüm 24'te verilmiştir. Buna göre Amerika ve Dünyanın çeşitli yöreleri için iklim verileri tablo haline getirilmiştir. Bu tabloda Türkiye için ele 4 şehirin verileri yer almakta ise de, bu değerler güvenilir değildir. O halde Türkiye için tesisat mühendisliği açısından temel görevlerden biri ASHRAE forınatıncla yurt çapında iklim verilerinin belirlenip, yayınlanmasıdır. ASHRAE formatına göre düzenlenen tablolarda yörenin enlemi, boylamı, yüksekliği, kış için yıllık ekstreınlerin ortalaması, %99 ve %97.5 emniyetle kış dış hesap sıcaklıkları, %1, %2.5 ve %5 riskle yaz kuru termometre hesap sıcaklıkları, ortalama günlük sıcaklık değişimi, yine %1, %2.5 ve %5 riskle yaz dış yaş termometre hesap sıcaklıkları, hakim kış ve yaz rüzgar yönleri ile rüzgar şiddeti verilmektedir. Bu anlamda kapsamlı bir çalışına Türkiye'de yapılmamıştır. ENERJİ KULLANIM TAHMİNLERİ Bir ısıtma veya klima sisteminin yılda ne kadar yakıt veya elektrik enerjisi tüketeceğinin hesabı pek çok açıdan önemlidir. Ozellikle ekonomiklik hesaplarında ve sistemlerin karşılaştırılmasında yakıt/enerji tüketiminin hesabı gerekmektedir. Sistem tarafından tüketilen enerji, birinci derecede iklim şartlarına bağlıdır. İklim şartları değiştikçe, tüketilen enerji miktarı da değişir. Yakıt/enerji miktarının elle hesaplanabilmesi için çeşitli yöntemler geliştirilmiştir. Geliştirilen yöntemlerin karmaşıklığı ve gerçeğe yakınlıkları kullandıkları iklim verisinin detaylı olmasına bağlıdır. Bu amaçla kullanılan en yaygın yöntemler derece-gün değerlerine dayanan yöntemlerdir. Özellikle ısıtma ·amaçlı enerji tüketimi hesaplarında oldukça iyi sonuçlar verirler ve çok kullanılırlar. Klima sistemlerindeki enerji tüketimi daha çok güneşe ve iç yüklere bağlı olduğundan, burada iyi sonuç vermez. Türkiye için derece-gün değerleri oldukça iyi etüd edilmiştir. Çok sayıda kaynakta yurdun çeşitli yöreleri için hesaplanmış derece-gün değerlerini bulmak mümkündür. Bu yöntemin dışında daha gerçekçi, fakat daha karmaşık iklim verisi isteyen yöntemler de bulunmaktadır. Elle hesaba olanak veren bu yöntemler arasında, sıcaklık frekans aralığı yöntemi anmaya değer. Ancak günümüzde bu daha karmaşık elle hesap yöntemleri önemlerini kaybetmektedirler. Çünkü bilgisayarların gelişmesi ve her proje bürosuna girmesi, bilgisayar programlarının öne çıkmasına neden olmuştur. Dolayısı ile günümüzde gelişim, tasarımın bilgisayar desteği ile yapılması yönündedir. Bilgisayar programlarında ise bu yöntemler yerine doğrudan yapının ısıl davranışının simüle edilmesi ile bire bir saatlik dış iklim verilerinin kullanımı tercih edilmektedir. SİMÜLASYON PROGRAMLAR! Proje bürolarında bilgisayar kullanımının yaygınlaşması ile birlikte, bina simülasyon programları da gelişmeye başladı. Günümüzde çok sayıda bu amaçla kullanılan program bulunmaktadır. Bunların bir kısmı ticari firmalar tarafından geliştirilmiş, bir kısmı ise üniversite, araştırma kurumu gibi bağımsız enstitülerce geliştirilmiştir. Bu programlar yardımı ile gerekli veriler girildiği takdirde, bina mevcutolsun veya olmasın değişen içve dış koşullarda binanın ısıl davranışı bilgisayar ortamında simüle edilmekte ve istenilen tüketim değerleri belirlenebilmektedir. Henüz standart olarak resmen kabul edilen herhangi bir program bulunmamakla beraber geniş ölçüde kabul edilen programlar bulunmaktadır. Örneğin CARRİER programı önemli bir tasarımcı grubu tarafından kullanılmaktadır. Simülasyon programlarında hem cihaz seçimi için gerekli gerçek pik ısıl yükleri hesaplamak ve hem de yıllık enerji veya yakıt tüketimlerini hesaplamak mümkündür. Bu programlarda saatlik iklim verilerine gereksinim duyulmaktadır. Bir yılı temsil eden 8760 saat için, dış sıcaklık ve yönlere bağlı güneş değerleri verilmelidir. Pik yüklerin hesabı için uzun yılların ortalaması olarak her saatteki pik dış kuru ve yaş termometre sıcaklıkları ile, dört ana yön ve yataya gelen pik güneş ışınımı değerleri verilmelidir. Enerji tüketimi hesapları için ise uzun yıllar ortalaması saatlik kuru ve yaş termometre sıcaklıkları ile, dört ana yön ve yataya gelen güneş ışınımı değerleri verilmelidir. Bu konuda bazı münferit çalışmalar olmakla birlikte, Türkiye şehirleri için standart güvenilir veriler bulunmama�tadır. Her ne kadar paket programlar içinde Ankara ve lstanbul için veriler bulunsa bile, bunlar bilgisayarda yaratılmış gerçek olmayan verilerdir. Bu verilerin oluşturulması için saatlik ölçüm yapan meteoroloji istasyonlarına ihtiyaç vardır. Özellikle güvenilir saatlik güneş verileri açısından Türkiye'de sıkıntı vardır. SONUÇ Dünya standartlarında tesisat projelerinin yapılabildiği ülkemizde, tasarımcıların en temel eksiği, gerekli verilerin olmayışıdır. Yanlış verilerden yola çıkarak mükemmel bir proje yapmak mümkün değildir. Çeşitli noktalarda gözönünealınan emniyet katsayıları ile bu eksiği kompanse etmek bir ölçüde mümkündür. Ancak bu da günümüz mühendislik anlayışının ve ekonomik koşullarının dışında bir uygulamadır. Günümüz mühendisliği çok dar toleranslar içinde, çok hassas hesaplar yapabilmek ve sistemler tasarlayabilmek imkanına sahiptir. Bu paralel olarak da verilerin aynı doğrulukta ve hassasiyette olması gerekir. Günümüz ihtiyaçlarının çok azına ve çok kısıtlı cevap verebilen ve güncelliğini yitirmiş iklim verileri ile çalışmak Türk Tesisat Sektörüne yakışmamaktadır. Bu yönde yapılmış iyi niyetli tekil çabalar mevcuttur. Ancak bunlar çoğunlukla akademik arşivlerde sektörün bilgi ve ilgisi dışında tozlanmaktadır. Tesisat Mühendisleri Derneği olarak konuya sistemli bir biçimde yaklaşmanın ve derli toplu çağdaş iklim verilerinin sektöre mal edilmesinin, derneğe yakışan bir tavır ve doğru bir karar olduğu, sanırım bu sektörde iyi niyetli hiç kimse tarafından yadsınamaz.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=