Tesisat Dergisi 284. Sayı (Ağustos 2019)

46 Tesisat / Ağustos 2019 tesisat.com.tr GÜNDEM SOĞUTMA SEKTÖRÜNÜN ENERJİ VERİMLİLİĞİ VE TASARRUF POTANSİYELİ ÇOK YÜKSEK E nerji verimliği, yaşamın sürdü- rülebilirliği için kritik konulardan biridir. Dünya genelinde elektri- ğin %25-30’u iklimlendirme, soğutma sistemleri tarafından tüketiliyor. Dola- yısıyla, sektörümüzün enerji tüketi- mini azaltma potansiyeli de yüksek. Soğutma sektöründe enerji verimliliği konusu iki farklı şekilde ele alınabilir. Her bir soğutma sistem komponenti bazında veya soğutma sisteminin kul- lanıldığı alanlara göre değerlendirme yapılabilir. Verimliliği ve Sistem Performansı Katsayısını (COSP) etkileyen temel fak- törlerin başında soğutma yükü gelir. Soğutma sistemindeki soğutma yükü, soğutma tesisinin boyutunu ve dola- yısıyla güç tüketimini belirler. Yük ne kadar küçük olursa, enerji tüketimi o kadar düşük olur. Yük, genellikle birkaç farklı bileşen- den oluşur. Bunlardan birini veya birka- çını azaltabilir veya ortadan kaldırabilir- siniz. Örneğin bir soğuk depo uygula- masında soğutma yükünü belirleyecek faktörler; duvar, zemin ve tavandan ısı kazanımı; hava değişikliklerinden kapı- lardaki veya ön cephelerdeki ısı kaza- nımı; fan motorlarından, ışıklardan ve hatta güneş ışığından kaynaklanan ısı kazanımı; soğuk hava deposundaki pompalardan ve diğer elektrikli cihaz- lardan gelen ısı; insanlardan ve depoya giren forkliftler gibi taşıma ekipmanla- rından kaynaklanan ısı ürün girişinden, depolama sıcaklığından daha yüksek bir sıcaklıkta olabilecek, olası ısı yük- leridir. Soğutma yükü hesabında ortalama %70’lik pay ürünlerden kaynaklanan ısı yükleridir. Özellikle sebze meyve grup- larında oluşan olgunlaşma ısısı hesaba ilave edilmelidir. Bazı ürünlerde hava değişim katsayısı öngörülmelidir ve kayıplar hesaba ilave edilmelidir. Tüm bu ısı kazanımları, soğutma yükünü, dolayısıyla enerji tüketimini belirler. Dolayısıyla ısı kazanımları her bir kay- nak için ele alınarak azaltılmaya, iyileş- tirilmeye çalışılması, yalıtıma özen gös- terilmesi, infiltrasyon hesabında seçilen izolasyonun kalınlığı ve ısı geçirgenlik kat sayısı tasarım aşamasında büyük önem taşır. Soğutucu akışkan, konden- ser, evaporatör, kompresör, genleşme cihazları, kılcal borular gibi her bir soğu- tucu sistem bileşeni, enerjinin verimli kullanılması ve tasarruf edilebilmesi için ayrı ayrı ele alınmalıdır. Örneğin buharlaşma sıcaklığında 1 °C artış veya yoğuşma sıcaklığında 1 °C azalma, kom- presörün COP değerini %2-4 oranında artıracaktır. Bir başka deyişle 1 °C’lik sıcaklık düşüşü, işletme maliyetini %2-4 oranında azaltacaktır. Farklı kompre- sör tiplerinin verimliliği önemli ölçüde değişmektedir, bu nedenle belirli bir uygulamaya en uygun olanı bulmak için doğru karşılaştırmalar gereklidir. Bazı kompresörler, soğutma fanları gibi enerji harcayan yardımcılara ihti- yaç duyar. Karşılaştırma yaparken bun- lar dikkate alınmalıdır. Büyük bir yüke sahip uygulamalar için toplam kompre- sör kapasitesini yüke uyacak şekilde bir kontrol sistemi kullanarak, yükü daha küçük kompresörler arasında bölmek en verimli yöntemdir. Soğutucu akışkan tipi bir sistemin verimini %10'a kadar etkileyebilir. Bir soğutucunun göreceli perfor- mansı ve verimi, kompresör tipinden ve çalışma koşullarından etkilenir. Şarj Turgay Karakuş SOSİAD Yönetim Kurulu Başkanı

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=