Tesisat Dergisi 193. Sayı (Ocak 2012)
112 Tesisat Dergisi Sayı 193 - Ocak 2012 SÖYLEŞİ çalışıyoruz. Yer altı kaynaklarımızı koruyan sistemler getiriyoruz. Bunları yaygınlaştırmak için uğraşıyoruz. “Gri su arıtma sisteminde membran teknolojisini kullanıyoruz” Gri su arıtma sisteminde plaka tipi membranla- rımız var. Öncesinde biyolojik arıtmak yapıyoruz. Yani bakterileri kullanarak organik maddeleri bakterilerin kendi bünyelerine almasını sağlı- yoruz. Daha sonra membran filtreden bu suyu geçirerek bakterilerin filtrenin dışında kalmasını sağlıyoruz. Bu sayede bakterilerden, organik maddelerden ve virüslerden arınmış suyu kul- lanım deposuna aktarıyoruz. İşletme esnasında herhangi bir kimyasal kullanmıyoruz. Gerek bakterilerin yaşamını gerekse filtre yüzeyinin temizliğini hava kabarcıklarıyla yapıyoruz. Yani işletme esnasında sadece bu havayı suyun içe- risine veren blower’ların elektrik ihtiyacı olarak bir giderimiz var, başka bir giderimiz yok. Yağmur suyu toplama sistemleri ise gri suya göre biraz daha basit bir arıtma içeriyor. Bunda sadece fiziksel arıtma yapılıyor. Yani kullanılan filtrelerle suyun içerisindeki katı partiküller tu- tuluyor ve depoya gönderilmiyor. Siz de bilirsiniz ki yağmurun ilk birkaç dakikası pis su getirir. Çatılarda hava kirliliğinden, yüzey kirliliğinden, etraftaki uçuşan tozlardan kaynaklanan, eksoz- dan kaynaklanan kirlilik vardır. Biz bu kirliliğin yağmur suyu deposuna aktarılmasını istemeyiz. Bunu şu şekilde yapıyoruz: Filtremizin özelli- ği sayesinde yaklaşık 5-6 dakika su süzmesi yapılmıyor. Filtrenin altında kauçuk esaslı bir malzeme var, suya doyana kadar altına suyu geçirmiyor. Bu esnada üzerinden bahsettiğimiz pis su akıp gidiyor. Bu yüzden temiz bir suyu depoya aktarıyoruz ve gönül rahatlığıyla kulla- nabiliyoruz. Genelde yağmur suyu sistemlerinde toplanan su toprağın ortalama 1,5 metre altında depolanması gerekir. Bunun nedeni de sıcaklık değişimlerinden kaynaklanan bakteri üremesini engellemektir. Bahçe müsaitse mutlaka toprak altı depolama sistemini öneriyoruz. Bazı pro- jelerde de bodrum katta yapılan güneş ve ışık görmeyen yağmur suyu depolama tankları kul- lanılabiliyor. Küçük borulu kanalizasyon sisteminde de genel mantık binanın hemen yanında atık su- yun içerisindeki bu 3 fazı birbirinden ayırma şeklindedir. Özellikle bizim çamur diye bahset- tiğimiz katı kısım, önce depo dibine çöküyor. Burada çürüme meydana geliyor. Çürüdükçe açığa çıkan biogaz ayrı bir borulama siste- miyle deponun en üst seviyesinden toplana- rak arıtma bölümüne geçiyor. Burada da eğer kullanılabilecek miktardaysa kullanılarak geri dönüşümü sağlanıyor. Üste biriken sıvı olan kısım ayrı bir boru sistemiyle toplanarak az önce bahsettiğimiz gri su arıtma sistemlerin- de kullanılan filtrelerden geçirilerek yine geri dönüşüme veriliyor ve tekrar kazandırılarak kullanılıyor. Küçük borulu kanalizasyon siste- mi aslında bireysel kullanımlarda çok verimli değil. Yani en az ortalama 100-150 konuttan sonra verimli olmaya başlıyor. Çünkü buradaki amaç biogazı kazanmak, suyu kazanmak vs. yeterli miktarda biogaz 150-200 konuttan son- ra oluşmaya başlıyor. Yine altyapı yatırımları- nın geri dönüşlerini hesapladığınızda 100-150 dairenin üzerinde olması lazım ki fizibıl çıksın. Ama gri su arıtma sistemini biz tek konuta da uygulayabiliyoruz, bir şehre de uygulayabili- yoruz. Minimum kapasitemiz 800 litre, mak- simum kapasitemizin sonu yok. İstediğimiz kapasiteye çıkabiliyoruz. “Tesisat sektöründe gömme rezervuar ile adımızı duyurmak istiyoruz” Grez markasıyla kendi gömme rezervuarları- mızı piyasaya sunduk. Grez, gömme rezervu- arın baş harflerinden oluşan bir kelime. Ya- bancı imajı veriyor diye yurtdışında tepki aldık. Yaptığımız açıklamada da aslında bunun Türk olduğunu gösterdik. Çünkü tamamen gömme rezervuarın baş harflerini bir araya getirerek oluşturduğumuz bir kelime. Şu anda 4 ayrı “Yağmur suyu toplama sistemi, çevre bilinciyle doğru orantılı olan bir sis- tem” Yağmur suyu toplama sistemlerini yine Alman bir firmadan getiriyoruz. Küçük borulu kanali- zasyon sistemi ise Kanada menşeli bir sistem. Açıkçası bugüne kadar başka ülkelerde buna benzer bir sisteme rastlamadık. Ama gerek gri su gerek yağmur suyu toplama sistemleri Avrupa ülkelerinde ve Uzakdoğu ülkelerinde de olan bir sistem. Gri su sistemleri 10 küsur yıldır dünyada kullanıyor. Özellikle su sorunu yaşayan Arap ülkeleri çoğunlukta. Bir de İs- panya bölgesi yoğun kullanıyor. Orada da yine su sorunu var. Ama geçtiğimiz sene yaptığı- mız Almanya seyahatinde Almanya’da da bu sistemin gitgide kullanılmaya başlandığını, yaygınlaştığını ve ciddi seviyelere geldiğini öğ- rendik. Yani sadece ihtiyaç duyan ülkeler değil, çevre bilinci yaygın olan ülkeler de kullanmaya başladı. Almanya’yı bilirsiniz çok yağmur alan bir ülke. Ama Almanya’da yağmur suyunu toplamayana belediye ceza kesiyor. Yine aynı şekilde bol miktarda su olmasına rağmen gri suyu arıtan bir sürü yer var. Bu tamamen çevre bilinciyle doğru orantılı olan bir sistem. Çevre bilinci geliştikçe suyun içerisinde de olsanız bunları topluyorsunuz. Çünkü bizden sonraki gelecek nesilleri de düşünmek lazım. Yer altı kaynaklarımız gitgide azalıyor. Önce- den 15-20 metrede çıkan yer altı suyu artık 150-200 metrelerde çıkmaya başladı. Bu da ciddi bir şekilde yer altı kaynaklarımızın tü- kendiğini gösteriyor. Aslında su zengini bir ülke olduğumuz anlatılsa da durum iç açıcı değil. Çok yakında susuz kalan bir ülke haline ge- lebiliriz. Çünkü yer altı kaynaklarımızı çok hor kullanıyoruz. Biraz da bunun önüne geçmeye
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=