çekleşecektir ama asıl önceliğimizin ısı olması lazım. Bu ısı, Türkiye'de kullanılan gazı ve petrolü azaltacak. Güneş ısısında da sürekli fotovoltaik 'i tartışmak yerine, -ki fotovoltaik ve konsantre güneş tesisleri elektrik üretimi için çok önemli- öncelikle ısı potansiyelimizin kullanması lazım. Bugün Güneydoğu'da hemen hiç ısıtma amaçlı güneş enerjisi kullanılmıyor. Bu şart olarak koşulabilir. Örneğin: İsrail'de, 7 metre yüksekliğe kadar tüm binalardaki su ısıtma sisteminde güneş enerjisinin kullanılması mecburidir. " Nihat Özdemir: "Dünyanın enerji devleri içinde 7-8 tane Türk grubu olması gerekiyor" 2010 yılında ülkemizde elektrik üretim ve tüketiminin 2009'a göre yüzde 8'e varan bir artış göstermesinin ve geçtiğimiz Ocak 20ll'deki verilerde ise, elektrik tüketiminin 2010 yılının Ocak ayına göre yüzde 12 -13 mertebelerinde artmasının enerji sektörünün krizden çıktığını gösteren kanıtlar olduğunu belirten Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir: "Sektör hızla büyümekte ve bu büyümenin de ülkemizin üretim hedeflerine baktığımızda 2015'te 300 milyar, 2020'de 400 milyar, 2023'te ise 500 milyar kilovat saat olması beklenmektedir" dedi. Özdemir sözlerini şöyle sürdürdü: "500 milyar dolar ihracatımız ve buna bağlı olarak 750 milyon dolar ithalatımız olacak. 1,5 trilyon olar gayri safi milli hasıla ve 100 milyonu aşan bir nüfus beklenmekte. Bu rakamlara baktığımız zaman, Türkiye, 2023 yılında 500 milyar kilovat saat enerjiyi bulacak ve bunu da tüketecek. Tabi, biz bunları görüyoruz da yabancılar görmüyorlar mı7 Türkiye pazarında, dünyanın en büyük enerji devleri yer almak istiyor. Biraz daha fırsat versek bu konudaki çok büyük oyuncuların, Türkiye'ye geleceğine inanıyorum ama bazı önemli sıkıntılar olduğundan dolayı şu anda Türkiye'yi gözlemekteler. Türkiye enerji piyasasının üretimde ve dağıtımda olmak üzere, şeffaflaşmasını, düzenlenmesini ve karanlık noktaların ortadan kalkmasını bekliyorlar. Dünyanın enerji devleri içinde 7-8 tane de Türk grubunun olması gerektiğine inanıyorum". "Üç Çeşit Dengeli İş Modeli" Yakıt çeşitliliği önemine değinen Özdemir: "Yalnız hidrolikte kalmamız gerekmez. Termik, rüzgar, jeotermal gibi çeşitlerde de faaliyetlerimizi arttırmamız gerekiyor. Özetle, enerji 26 Tesisat Dergisi Sayı 183 - Mart 2011 şirketl erinin optimum varlık çeşitliliğini geliştirmesi; coğrafya çeşitliliğine ulaşması ve düzenlemeye tabi ve serbest varlıklar arasında uygun bir ilişkiyi tutturması gerekiyor. Dünya enerji modellerine baktığımız zaman üç çeşit dengeli iş modelinin mevcut olduğunu görüyoruz. Özellikleüretimin varlığında dengeli varlık modeli; dengeli ticaret modeli, yani dengeli dağıtım ve toptan elektrik satışı modelinin kurulması lazım. Üçüncü olarak dengeli perakende modelinde de dağıtımın çok önemli görevinin olması gerekli. Avrupa'ya baktığımız zaman Fransa'da EDF, Almanya'da E.ON ve RWE, Belçika ve Fransa ortaklığı nda SUEZ, İspanya'da lberdrola gibi enerji devleri, birden fazla iş modelini uygulayıp hem üretici hem dağıtıcı hem de toptan perakende satıcı görevlerini Üzerlerine alarak, baş ve son kısmın her ikisinde de dengeyi sağlayabilmektedirler" dedi. Elektrik piyasasında üretim faaliyetinde bulunmak üzere hidroelektrik santrallerinin yapımının, DSİ ile imzalanan su kullanım anlaşması çerçevesinde, özel sektör yatırımcılarının üstlenmesinin en pratik yol olduğunu belirten Özdemir sözlerini şöyle sürdürdü: "Burada en önemli konu, devletin hidrolik santrallerine baktığımız zaman, yapım süresini çok uzun olduğunu görmekteyiz. Kızılırmak üzerinde Obruk'ta 2 megavat gücünde bir hidroelektrik santral inşa ettik. Bu projeyi 14 yılda bitirebildik. Kamulaştı rıl ması, ödenek tedariki, makine ekipmanı için üç defa ihale yapıldı üçüncüsünde Çinliler aldı. Bunlar, devletteki bürokratik zorluklardan dolayı oldu. Ama biz özel sektör olarak, 1 milyar kilovat saatlik, 270 megavat gücünde, 18 milyon metreküp dolgu su ve 500 bin metreküp bir betonu olan bir barajı, kamulaştırması ve projelendirmesi dahil 3 yılda tamamladık ve hizmete açtık. Demek ki devletin bu işlerin yapımcılığından bir an önce çekilmesi lazım gerekmektedir. 1 milyar kilovat saatlik bir hidroelektrik santral devreye girerse ne olur? Türkiye'nin 1 nolu önemli ekonomik problemi Türkiye'nin cari açığı dır. Cari açığın neden geldiğine baktığımızda da, birinci kalem olarak enerjiden olduğunu görmekteyiz. Enerji dediğimiz nedir? Ham petrol itha latı ve ikincisi de doğalgaz ithalatıdır. Eğer, bu 1 mi lyar kilovatlık üretim bir doğalgaz santral inden karşılansaydı, yılda 200 milyon metreküp doğalgaz ile karş ı lanabilirdi. Bugünkü fiyatı belli olduğuna göre her yıl 70 Nihat Özdemir Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı milyon dolarlık daha az gaz ithal edecektik. Bu santralin 50 yıllı k bir işletme süresi olduğunu düşünürsek eğer, sadece doğalgazdan bugünkü gerçek fiyatlarla tasarrufumuz 3,5 milyar doları bulmaktadır. Kömür olsaydı ne olurdu? Her yıl yurtdışından 1milyar kilovat saat enerji elde etmek için 400 milyon ton kömür ithal etmek gerekiyor. Bu da yılda 50 milyon civarında bir para eder. 50 yıllık masrafına baktığımız zaman kömürden yapılacak tasarrufun da bugünkü rakamlarla 2,5 milyar doları bulmaktadı r. Yani biz bu projemizi tamamladığımız zaman, Türk ekonomisine 50 yıl içerisinde 3,5 milyar dolara ulaşan bir tasarrufu katkı olarak sunmuş olacağız". "Yeni Nükleer Santraller İhale Edilmeli" Türkiye'de 2023 yılında 500 milyar kilovat saat enerj itüketilecekse bu enerjiyi Türkiye'ninüretmesi gerektiğini söyleyen Özdemir şunları anlattı: "Bakın kaç yı ldır bir tane nükleer santral kurmak için görüşmeler devam ediyor, ihaleler oluyor. Güneyde yapacağımız nükleer santralin altyapısını bitirdik ama üst yapıda henüz bir gelişme yok. Bir an önce, 2011 yılı bitmeden evvel üç tane daha nükleer santral ihale etmemiz lazım. Bunların kurulu güçlerinin de en az 4 bin megavat olması lazım. Bu santralleri ne kadar hızlı yaparsak yapalım, yapım süresi 7-10 yıl arası sürecek. Geç ka l ıyoruz. Bir an önce yapmamız gerekiyor. Dünyadaki en pahalı şeyin olmayan elektrik olduğuna inanıyorum." Sunumların ardından soru cevap bölümünde dinleyiciler ile görüş alışverişinde bulunuldu. Toplantının ikinci bölümünde ise, sektörün genel durumuna özetle, ICCI 201 l'de atlanmaması gereken hususların altı çizilerek, öneriler görüşüldü . ■
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=