problemler artmaktadır. Bunun başlıca nedeni hakikaten iş yapma kabiliyeti olan resisar müteahhidi ile işi yalnızca düşük fiyat ile almaya çalışan müteahhidin, ne yazık ki iş veren tarafından eşi r koşullarda değerlendirilmesidir. Neticede, verilen tekliflerdeki kar marjı genel gider dahil % 10-20 arasında kalmaktadır. Doğrusu, bu fiyatlarda kaliteli bir iş yapmak mümkün deği ldir. Resmi sektörde, üzerinde carrışılabilir bir ihale kanunu vardır. Özel sektörde ise "iş verenin çıkarının en düşük fiyat olmadığı mantığı" ile yapılan yanlış ları anlamak mümkün değildir. Sanırım iş verenler, bir binanın yaşamasında klima faktörünün önemini kavradıkça seçimlerinde daha bilinçli hareket edeceklerdir. Üretim ve ithalatı beraberce inceleyelim. Ne yazık ki birbirinden kopmaz bu iki unsurdan, sanayi grubumuz, hızla ithalat üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bunun ana sebebi; dünyadaki yüksek üretim sayı ları ile meydana gelen düşük fiyacı, bizim yerli üretim adetlerinde yakalayamamamızdı r. Böylece yavaş yavaş ithalata kayıyoruz. Mesela, birçok 1995 yılı resisar sektörüne iki noktada bakmak gerekiyor. Birincisi tesisat kon usunda faaliyet gösteren kuruluşların şu anki durumu, ikincisi yeni tüketici yasası ile gündeme gelen ve üreticiye yeni sorumluluklar yükleyen düzenlemeler ile yaklaşan Gümrük Birliği çerçevesinde artacak olan rekabet karşısında alınacak önlemlerdir. Gerek yurt içinde artan tüketici bilinci, gerekse bu konuda yapılan yasal düzenlemeler tesisat konusunda faaliyet gösteren üretim, hizmet ve müteahhitlik kuruluşlarını yeni lenmeye zorlamaktadır. Son yıllarda gündemden düşmeyen klima sanayicisi arrık fan üretmiyor, 11 Tesisat dünyamız l 9S0'lerde başlayan dinamizmi ile batıdan geri kalmamak için direniyor. Galiba tek kurtuluşumuz, firmaların nokta imalatında ihtisaslaşması ve yüksek üretim adetleri ile hedeflenen ihracatı yakalamasıdır. Artık, "pazar" kavramının Türkiye pazarı ile sınırlı olmadığını unutmayalım. Tek pazar vardır, o da Dünya'dır. 11 ithalatı tercih ediyor. Türkiye'de yılda kullanılan 3-5 bin fanın üretimini bir noktada yapsak dahi, yurt dışında tek kalite konusu ve bununla birlikte ISO9000 çalışmaları tesisat sektörünü de içine almıştır. Uluslararası rekabetin en öneli noktası olan kirle artık Ti.irk tesisat sektörünün de ön planda tuttuğu bir unsur haline gelm iştir. Özellikle dış taahhüt hizmetleri ile kendisine ihracat olanağı bulan üretici firmalar kalitesizliğin kendilerine nelere mal olduğunu çok iyi bilmektedirler. Arızalara anında müdahale edebilecek yetenekli servis elemanları ordusu barındırmak artık rekabet açısından bir avantaj sağlamamaktad ır. Önemli olan rükericiye sorun yaratmayan, beklentisine cevap TESiSAT DERGiSi SAYI 18 başına yılda yüzbinlerce üretim yapan kuruluşlarla aynı kalite ve fiyatı yakalamamız olanaksızdır. Ancak bu arada çok sevinerek gözlemled iğimiz bir şey var ki, bütün bu olumsuzluklara rağmen, Türk klima sanayicisi dünya teknolojisini yakından rakip ediyor ve direniyor. Üretimde daha iyiye ulaşıyor ve ihracatı hedefliyor. Tesisat dünyamız l 950'lerde başlayan dinamizmi ile batıdan geri kalmamak için direniyor. Galiba rek kmruluşumuz, firmaların nokra imalatında ihtisaslaşması ve yüksek üretim adetleri ile hedeflenen ihracatı yakalamasıdır. Artık, "pazar" kavramının Türkiye pazarı ile sınırlı olmadığını unutmayalım. Tek pazar vardır, o da Dünya'dır. Önemli bir gelişme de, bu yıl merkezi sistem alternatifi olarak kabul edilen split sistemlerin ithalatındaki parlamad ı r. 1994'de 18.000 olan rakam bu yıl 3 5 .000 o larak yaşanmıştır. Tahminler 1996'da bu sayının 50.000'i geçeceği yönündedir. 1995're çok hareketli bir yıl yaşandı. 1996'da siyasi ortam ne olursa olsun bu hareketlili ğin devam edeceğ ine inanıyorum. Erkut BEŞER ESSİAD Başkanı verebilecek, güvenli ürün ve hizmet sunmaktır. Bunun yolu da, gerekli eleman ve teçhizat yacırımlarını baştan yapmaktan geçmektedir. Üretim ve hizmet sektörünün orrak katkısıyla yürüyen tesisat sektöründe farklı grupların aynı bilinçle ve sorumlulukla olaya bakmaları, gelişmeleri birlikte takip ermeleri Ti.irk tesisat sektörünün geleceği açısından gözden uzak tutulmaması gereken bir olgudur. 95 yılına baktığımızda bu yönden tesisat konusu ile ilgilenen kurum ve kuruluşların orcak çabalarına tanık olunmuştur. Bir anlamda II. Ulusal Tesisat Kongresi gerek konu ile ilgili
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=