Tesisat Dergisi 136. Sayı (Nisan 2007)

bilgi ve deneyimlerine dayalı haklı veya haksız eleştiriye maruz kalırlar. Bu eleştiriterin ço~u $Ubjektiftir. Halk orasında geçerli renkler ve zevkler tartı~ılmaz yargısına dayanır. Ancak mimari tasanmlorın büyük bir bölümü bilim, teknik ve ekonomiden uzak sayılır. Bu nedenle mimarinin teknolojiye uyumu zorunlu olmalıdır. Mimari tasanm hizmeti, yaşam boyu bir yarışma içinde yapılır. Bu yönleri ile mimarlar, tasarımiann değerlendirilmesinde oimri, ho~Örü$ÜZ ve birbirine karşı ocımosızlordır. Ayrıca tokdirlerinde kıskonç davranırlor, değerlendirmeleri duygusoldır. Kolıcı mimarinin değerleri zamanla kendini kanıtfar. Yüksek Öğretim Kurumu'nu kurulu- ~undan bu yana tanırım. ?'nci Cumhurboşkanı Kenan Evren ile Prof. Dr. ihsan Doğramocı'nın iddialan sonucu YÖK binası kor-kı~ demeden 6 ayda yapılmı~, yüksek öğretimin disipline edilmesi hedeflenmiş1ir. YÖK'ün ne kadar ba~nlı olup olmadığı tartışılır. Ancak YÖK'ün demokratik bir kurum olduğu söylenemez. Nitekim bir çok akademisyen ve üniversite öğrencisi YÖK'e karşıdır. Üniversitelerin bağımsız kuruluşlar olması YÖK ile önlenmiştir. Gerçekte, ülke olarak üniversitelerin ne kadar bağımsız olması gerektiği de tartı~ılabilir. Bu anlamda YÖK, yüksek eğitimin disipline olması ve gdişiminin sağlanması yönünden yararlıdır. Ayrıca ülkemizde birbirinden farklı duzeyde eğitim veren, sayılan yetmiş adede ula~n vniversite olduğu, halen on beş üniversitenin açılma hOZJrlıklarının yapıldığı dikkate alındığı takdirde, YÖK anlamında bağımsız bir kurumun gereği anlaşılır. Diğer taraftan YÖK, kurulduğundan bu yana ihsan Doğramaa'nın bo~kan olduğu dönem dışında hep siyasi otorite ve özellikle Milli Eğitim Bakanlığı 110iplomanın mesleği icrada ne kadar yeterli olup olmadığının tanımı yapiimamış bir ülke olarak Avrupa Birliği'ne giriş çabalarımızda YÖK gibi anayasal kuruluşlarm değerlendirilmesinin zamanı gelmiş bulunmaktader." ile çelişkili olmuş, san dönemde bu zıttaşma siyasi platforma sıçramı~hr. Üniversite giriş sınavları, öğrenci seçme usullerinde görülen aksaklıklar bir yana, YÖK, inanılmaz derecede formalifeye boğulmuş, bürokratik bir kurum sayılabilir. Yurt dı~ı üniversitelerinde eğitim görerek mesleki diplamolan nı al mı~ vatandaşların YÖK'ten mesleki muadiliyet belgesi alması çok zordur. Yurdumuzda hizmet yapabilmek için sınavtara tabi olunur; sınavlar ise çoğunlukla unututan lise bilgilerine dayalı sorulardan ibaret olup, bu sınavların kazanılması çok zordur. Bu nedenle bir çok değerli uzman yurda dönüşten vazgeçmektedirler. Tıp, eczacılık, diş hekimliği, hukuk dallarında karşıl~ılan bu durum, son yıllarda mühendislik ve mimarlık dalianna da yoyılmış1ır. Meslek odalarının da desteklediği bu uygulama nedeniyfe, akredite olmuş dünyanın en tanınmış üniversitelerini ba~rı ile bitirmiş, yurt dışında hizmet vermiş uzmanlanmız bile bu tür bir engelle karşı karşıya gelmektedir. Diplamanın mesleği icroda ne kadar yeterfi olup olmadığının tanımı yapılmamış bir ülke olarak Avrupa Birfiği' ne giriş c;abolanmızda YÖK gibi anayasal kuruluşların değerlendirilmesinin zamanı gelmiş bulunmaktadır. GÖRÜNÜM .,.. Batı Medeniyetleri Venedik'te bir kitopçıdo kaldığım süre boyunca gördüğüm yayınlarda, italyan kültürünün zenginliğine şahit oldum. Üç katlı kitapçı, bizim istanbul' da yeni yeni gördüğümüz oturma, okuma, kafa mekanlan ile zenginleşmiş; teşhir bölümü kitapları teknik dışında dil, din, tarih, sosyal ilimler, edebiyatfa renk renk süslenmiş görü~ nümde: Örneğin cam sanayi ve takılar hakkında raflarda yüzlerce kitap teşhir ediliyor. 1920'den 1990 yılına kadar geçen 70 yıl içinde mimaride ya~nan geli~imler, 20. asrın Lui Ka~ on, le Corbusier, Aalto, Lloyd Wright gibi mimariann eserleri ile zengin~ leşmiş kitaplarlo yer alıyor. Turizm, italya'da Milono, Yenedik hath nın boş uğraşısı haline gelmiş; şehirler, oteller, lokantalar, kahveler dopdolu. Binlerce dükkan deri, konfeksiyon ve hediyelik eşya satıyor. Şimdiden 2008 takvimleri piyasaya çıkmış. Ayakkabı, kemer, ~pka ve gömlek her dükkanın vitrininde en düşük fiyat 150 avrodan satılıyor. Kofeler müzikli ise bir espresso kahveyi 11 avroya içebiliyorsunuz. Gondol Vanedik'in simgesi olmuş; sesi güzel veya çirkin farketmiyor, önüne gelen 1960' lann itolyan ~arkılannı söylüyor; genç, yaşlı akın akın sokaklarda... Lüks otel fiyatları 300 avro ile 800 avro ara~ sında, mevsimine göre değişmekte. insanlar turizm ile mutlu bir hayat ya~ ~ıyor. Hayat boyu her dakikaları dopdolu, sokakta kukla satanlardon, dükkaniarda c;alışanlara kadar hepsi g~ ler yüzlü. Amac;ları para kazanmak ve yaşamdon zevk almak. Milattan Sonra, 5. asırda kurulan Venedik'in her noktasını sanat ve kültUr öz:enle dokumuş, 300 yılı içeren karanlık devrin dini baskıları, kultürel değişimle insanlara yaşam boyu hayattan zevk almayı öğretmiştir. Toplumda ahirete dönük ya~m yerine, insanlar Allah'a güven içinde, dünya zevki ilc haşır n~r oluyorlar. Dış işleri Bakanı ve Başbakan YardımTesisat Dergisi Sayı 136 - Nisan 2007 17

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=