Tesisat Dergisi 117. Sayı (Eylül 2005)

• Enerii Verimliliği Ya Da Daha Fazlası ICjin Daha Azını Kullanmak Sevilay Topçu / Elektrik Yüksek Mühendisi E nerji kaynakla rı nın azalması ile ilgili söylemler ve Kyoto Protokolü'nün yürürlüğe girmesiyle birlikte ülkelerin uyması gereken zorunluluklar çerçevesinde enerji verimliliği bütün dünya ve ülkemiz gündeminin ilk sırasına oturmuştu r. insan kaynaklı CO2 emisyonlarının yaklaşık %80'i enerji tüketiminden kaynaklanmakta ve iklime ve çevreye geri döndürülemez zararlar vermektedir. AB Komisyonunda ortaya konulan raporlar, yılda sadece %1 oranında enerji tasarrufu yapılması ile 201 O yılına kadar yaklaş ık 200 Mt/yıl CO 2 emisyon azaltılmış olacağ ını ve bu değerin Kyoto Yükümlülüklerinin %40'ını oluşturduğunu göstermektedir. Bunun yanı sıra enerji verimliliğinde , özellikle binalarda ve ulaşımda enerji tasarrufu yapılması karşılığında çok büyük ekonomik potansiyel yatmaktadır. Tahminlere göre Avrupa' n ın bugünkü enerji tüketimi ekonomik olarak olması gerekenden %20 daha fazladır. Birim elektrik başına evsel kullanımda sağlanacak enerji tasarrufu yaklaşık 2.6 € cent'tir. Elektrik f!yatı ise (peak value) 3.9 € cent/kW olarak verilebilir. Yaşam standartlarından ödün vermeden enerji tüketimini en azından 1/5 oranında azaltmak mümkündür ve bu gözle görülebilir bir kazanç sağlamaktadır. AB'nin Enerji üretim kapasitesinin yarısında sağlanacak tasarruf, 2020 yılına kadar olan enerji talebi için büyük bir kaynak oluşturmaktad ır. Bina sektörü AB'nin enerji tüketiminin %40'ını oluşturmakta ve tek başına enerji verim liliği için en büyük enerji kaynağı potansiyeli olmaktadır. Araştırmalar şimdiki elektrik tüketiminde yapılacak 1/5 oranındaki bir tasarruf ile 44 yeni binalara ilişkin getirilen sert yasal zorunluluklara gerek kalmadan 201 O yılına kadar 35-40 Mt CO/ yıl azaltım sağlanacağ ını göstermektedir. Bununla birlikte varolan binalarda sadece yalıtım ile sağlanan kazanç bu tasarrufun %25'ini oluşturmaktadır. Enerji verimliliğinin artırılması ile ilgili çal ışmalar, daha önce olduğu gibi varolan yasal düzenlemelerde yapılan düzenlemeler ve yeni yasal uygulamaların yürürlüğe konması ile sağlanmaktadır. Bunların içinde en önemli direktif 1992 yılında çıkarılan kazanlar ile ilgili 92/42/EEC sayılı direktif ve binalar ile ilgili düzenlemeleri içeren SAVE 93/76/ EEC sayılı direktiftir. 2003 yılında uygulamaya konulan Binalarda Enerji Performansı üzerine olan Direktif ise özel kamu ve ticari binalarda enerji verimliliğini artırmak ile ilgilidir. Avrupa'da binalarda enerji tüketimi %40'Iık pay ile ulaşım (%32) ve sanayiden (%28) daha fazladır. Bu sektörde sağlanan tasarruf büyük bir potansiyeldir. Bu potansiyelin ortaya çıkartılması ve kayıt altına alınması için örneğin enerji sertifikası uygulaması başlamıştır. 2003 yılı sonlarında çalışmaları başlayan ve 2005 yılı Haziran ayında taslağı AB Komisyonuna sunulan Kullanıcı tarafında verimliliği ve enerji servislerinin yaygınlaştırılması hakkındaki direktif ile de üye ülkelerde enerji tasarrufuna i l işkin hedeflerin, varolan piyasa koşullarındaki kısıtlamaların kaldırılması, finansal ve yasal düzenlemelerin son haline getirilmesi planlanmaktadır. Direktif 2006 -2012 yılları arasında yıllık enerji tasarrufu hedefleri ve bu hedeflere ulaşmak için yapılması gerekenleri ortaya koymaktadır. Hesaplamalara göre, 2020 yılına kadar sağlanacak %20'Iik tasarruf her yıl 60 milyar Avro'luk ekonomik kazanç sağlayacaktır. Taslakta enerji veriml iliği ile ilgili hedefler: t 2006-2009: 3% (yıllık ortalama 1%) • 2009-2012: 4% (yıll ık ortalama 1.3%) t 2012-2015: 4.5% (yıllık ortalama 1.5%)

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=