olan soğutucuların kullanımını ya azaltmak veya tamamen terk etmek zorundadır. Enerji Bakanlığı İnşaat Teknolojileri Bürosu'ndan yapı lan açıklamada, 1991 'de hemen hemen tamamı elektrikle çalışan santrifüjlü çillerlerin teşkil ettiği büyük su soğutucu tesislerde kullanılan 33 milyon ton soğutucu malzemenin % 80'ini CFC'nin oluşturduğu, kalan % 20'Iik bölümde ise HCFC-22 kullanıldığı ifade edilmiştir. Doğal gazlı soğutmadaki gelişmeler, günümüzün sanayi pazarlarının talep ve ihtiyaçları ile birlikte doğru orantılıdır. Doğal gaz sanayisi, kapsamlı işletme ve enerji maliyetlerini düşürecek, çevresel tesirini azaltacak ve operatörlerin kendi enerji-işletme stratejilerini geliştirmesine yardımcı olacak, yüksek randımanlı teçhizatın geliştirilmesi ve ıslah edilmesi için çalışmalar yapmaktadır. Doğal gazla çalışan soğutma teçhizatı, yüksek elektrik maliyetlerini dengelemek ve kapsamlı işletme maliyetlerini düşürmek için kullanılabilir. Doğal gaz sistemleri, talep yüklerini azaltmak veya yok etmek için yalnız başına veya diğer sistemlerle birlikte kullanılabilir. işletme stratejileri, enerji işletme maliyeti ve bakım masrafı gibi çeşitli durumlar göz önüne alınarak seçi- • lebilir. Doğal gazlı soğutma teçhizatı, çevresel etki gözü ile bakılarak geliştirilmiştir. Montreal'de imzalanan anlaşma çerçevesinde, CFC veya klor esaslı soğutucuların kullanımı kademeli olarak sona ermektedir. Motor tahrikli ve diğer doğal gaz esaslı sistemler tipik olarak CFC olmayan soğutucularla çalışırken, doğal gazlı absorpsiyon sistemler CFC'lerden ayrı çalışır. Çiller ve soğutma sistemlerini tahrik etmek için düşük NOX ve yüksek.randımanla çalışan gaz motorları kullanılır. Yüksek randıman ve düşük ilk maliyet, doğal gazın gelişmesi yönünde diğer hedeflerdir. Üç tesirli absorpsiyon çillerler, kimyasal ısı pompaları , çift tesirli absorpsiyon çillerler için yeni kontrol cihazları ve tasarımlar, motor tahrikli çillerlerdeki gelişmeler, enerji maliyetlerinin düşürülmesinde sanayi operatörlerine yardımcı olacak gelişmelerden bir kısımdır. 1980'Ii yılların sonlarında meydana ge84 len bir dizi gelişme sonucu, doğal gazla çalışan serinletici klima, kurutma ve soğutma cihazları ile ilgili pazarda bir talep oluşmuştu. Önceleri değişime adeta direnen bir sanayi sektöründe, değişimi zorunlu kılacak fırsatlar sergileyen dört önemli olay meydana geldi. 1. Elektrik fiyatlarının artması Yükselen elektrik fiyatları, işletme sahiplerini, mühendisleri ve uzmanları alternatif soğutma stratejilerini değerlendirmeye yönlendirmiştir. Bu yüksek maliyetler, temelde talebin pik olduğu dönemlerde elektrik kullanımını caydırma stratejisinin ürünüdür. Bir binada pik talebi oluşturmada soğutma ihtiyacının belirleyici oluşundan dolayı bu teknoloji kapsamlı bir şekilde incelenerek gözden geçirilmiştir. il. Ozonun tükenmesi Ozon tabakasının gördüğü zararın getirdiği kaygı ve endişeler, CFC esaslı soğutucu malzemelerin üretim ve kullanımını yasaklayan kanuni düzenlemelerin yapılamasını zorunlu hale getirmiştir. Antartik ozon tabakası deliğinin yapı ve büyüklüğü ile ilgili süregelen endişeler, ilk aşamada CFC'lerin, daha sonra da HCFC'lerin tarihe karışacağının işaretlerini vermektedir. HFC'lerin potansiyel küresel ısınma ve hatta muhtemel asit yağmuru üzerindeki etkileri incelenmekte, ancak şimdilik üretim ve kullanımlarının yasaklanması düşünülmemektedir. 1 O yılı aşkın bir süredir, Güney Kutbu'nda ozon deliği hakkında araştırmalar yapılmakta ve 1985 yılından beri British Antartic Survey tarafından araştırmalar yayımlanmaktadır. 6 aylık bir dönem içerisinde Güney Kutbu'nda araştırma istasyonu ozon tabakasında ciddi bir incelme tespit etmiştir. Ölçümlerin % 95'i stratosferin en ince olduğu tabakada alınmıştır. Bu tabaka yer yüzünden 13 ile 22 kilometre mesafedeki hattı kapsamaktadır. Ozon gözle görülemeyen, fakat oldukça keskin kokuya sahip bir gazdır. Gaz molekülü üç adet oksijen atomunun birleşmesi ile oluşmuştur ve dünya üzerinde ultraviyole ışınlarına karşı bir kalkan görevi görmektedir. Ozon tabaksındaki delikten süzülmeden geçen bu ışınlar ciddi çevre sorunlarına neden olmaktadır. En önemli zararlarından biri güney denizindeki foto planktanlara yok edici zararlar vermesidir. Bu planktanlar karbondioksit verip çevreye ve denize oksijen vermektedir. Süzülmeden gelen ultraviyole ışınları amip yumurtalarına zarar vermektedir. Dünyaya ulaşan ışınların (UV-B) toksik etkileri insanlar üzerinde de zarara yol açmaktadır. İlk etkisi gözlerde görülmekte, katarakta ve hatta körlüğe neden olmaktadır. Daha uzun süreli bu ışına maruz kalındığında epidermi DNA'sı bozulmakta deri tümörleri oluşmaktadır. Ölçümler sonucu yapılan tespitlere göre, ozon tabakasında %1 incelme yeryüzüne ulaşan radyasyonun %1,3 artmasına sebep olmaktadır. 111. Kapalı mekanlardaki hava kalitesi Kapalı mekanlardaki hava kalitesi, gelecekte değişim öngörülen binaların tasarım ve inşası konusundaki iki temel yaklaşımdan biridir. 1989'da Amerikan ısıtma, Soğutma ve Hava Serinletme Mühendisleri Birliği tarafından kabul edilmiş olan Vantilasyon Hava Standardı 62, son zamanlarda Amerika'da, bütün büyük yeni inşaatlar ve retrofitlerin durumlarını düzenleyen yasal mevzuatın bünyesine dahil edilmiş bulunmaktadır. Bunun anlamı, bu binalarda kişi başına düşen ve 5 cfm olan vantilasyon havasının (dışarıdaki hava), 15-20 cfm'ye çıkarılma zorunluluğudur. HVAC teknolojimiz ile geliştirilecek olan bu durum ile gizli ısı/hissedilebilir ısı oranları sürekli olarak değiştirilmiş olacaktır. Bulundukları noktaları ilgilendiren yasal düzenlemelerde bu hususun yer almamasından dolayı endişe duyulan yerlerde de yine otomatikman, sözü geçen standardın uygulanacağı varsayılmıştır. iV. Enerjide özelleştirme ABD doğal gaz sanayinde 1980'Ii yılların sonlarında ve 1990'11 yılların başlarında, devletin gaz üretiminden elini çekerek bu hizmeti fekabet ortamında özel girişimcilere bırakması yeni bir çağa damgasını vurmuştur. Bu özelleştirme akımı, ABD'nin yanı sıra bütün dünyada da geniş yankı bulmuş ve benimsenmiştir. ABD'de bu nöbet değişimiyle oluşturulmuş 50 farklı komisyon ile federal hükümet, çeşitli ve verimli çözümler üreteceklerdir. Bu şe-
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=