Tesisat Dergisi 116. Sayı (Ağustos 2005)

-.,-, o o N il) .s il) :::ı ,c, < <O . . . . . . . . ;.;. .. "' "in "c, t o -.. il) "in ~ • Prof. Dr. Nilüfer Eğrican PERSPEKTiF 21. Yüzyılın Dengeleri Avrasya'da mı Düğümleniyor? 5-7 Temmuz 2005 tarihleri arasında İstanbul'da, Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı'nın düzenlediği 8. Avrasya Ekonomi Zirvesi yapıldı. Seremoni konuşmaları niteliğiyle başlayan zirvede, odaların temsilcileri, Bakan, Meclis Başkanının Avrasya ile ilgili düşünceleri ve mesajları yer aldı. Ayrıca 9. Cumhurbaşkanı önemli mesajlar verdi. Öğleden sonra "Enerji" konusu tartışıldı. 6 Temmuz 2005'te "Kobiler Yeni Trendler ve Yeni Pazarlar", "Kobilerde Girişimcilik", "Kobilerde Finans Soruları ve Çözümleri" üzerinde duruldu. Son gün (7 Temmuz) ise "Ekonomik Kalkınmada Kadının İstihdamının Önemi" tartışıldı. Avrasya coğrafyası Avrupa ve Asya'- dan oluşmaktadır. Avrasya'ya ve Avrasya'dan dışarıya yapılan ticaretin deniz yoluyla da olması nedeniyle Akdeniz ve Afrika'nın kuzeyi de Avrasya coğrafyası içinde değerlendirilir. Bu coğrafya, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 75'ine, Orta Asya, Ortadoğu ve Kafkasya dünya enerji kaynaklarının dörtte üçüne sahiptir. Bu da, bu bölgeyi uluslararası ilişkilerin merkezine oturtmaktadır. Son 15 yılda dünya büyük bir değişim geçirmiştir. Avrasya coğrafyası bu değişimin önümüze koyduğu bir gerçektir. Bölgedeki gelişmeler, Avrasya'nın stratejik öneminin önümüzdeki yıllarda daha da artacağına işaret etmektedir. Bu bölge, sadece stratejik öneminden değil, tarihi ve kültürel bağlarımızın olduğu Türk Cumhuriyetleri nedeniyle bizim için ayrıca çok önemlidir. Bu nedenledir ki, Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından, ülkemiz yeni kurulan devletlerle siyasal ve ekonomik ilişkilere hemen girmiştir, önemli yatırımlar ve girişimler gerçekleştirilmiştir. Ancak son yıllarda ilişkiler biraz yavaşlamış, ticaret arzu edilen düzeyin altında (ticaretin payı, toplam dış ticaret içinde yüzde 1-2 civarında) kalmıştır. Bu ülkelerin, ihracat yaptığımız ülkeler içindeki sıral aması 38 ila 50 arasındadır. Ayrıca Rusya Federasyonu ve Ukrayna ile olan ticaretimiz mevcut dış ticaret açığımızı oluşturmaktadır. Avrasya ülkeleri ile dış ticaretimizi ve ekonomik ilişkilerimizi geliştirme amacına yönelik en önemli adım, 1994 yılında atılan Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattının tamamlanmış ve ilk petrolün Şurası açıktır ki, Avrasya coğrafyası pompalanmış olmas ıd ır. Bu büyük proile Avrupa Birliği'nin oluşturacağı bir je, geleceğe yönelik diğer işbirliklerini işbirliği, gelecekte mevcut zenginliğin de beraberinde getirecektir. Hatta, saartmasını sağlayacak bir birliktelik ola- vaş sonrası Irak petrolünün Ceyhan'a caktır. Türkiye, Avrasya bölgesinde geleceği ümit edilmekte ve istikrar sonönemli bir unsurdur. Türkiye'nin AB'ye rasında İran'ın da petrolünü Ceytam üyelik durumu, bölgede istikrarın han'a taşıyacağı beklenmektedir. tesisinde önemli bir rol oynayacaktır . Ayrıca çevremizdeki ülkelerle geliştirdiğimiz ilişkiler; AB'ye taşınacak, Avrupa'yı gerçek bir küresel güce dönüştürecek zenginliktedir. 26 Bu da yolun gelecekte Ceyhan'ın "Dünya Petrol Borsası" merkezlerinden biri olması olasılığını beraberinde getirecektir. Türkiye-Yunanistan arasında doğal gaz boru hattının temelinin atılması ayrıca fevkalade önemli bir olaydır Son yıllarda, bölgede yüksek büyüme oranları görülmektedir. Bu da bölgede ekonomik potansiyelin ortaya çıktığının işaretidir. Büyüme, kuşkusuz enerji ile ilgili sektörlerdeki gelişmelerden kaynaklanmıştır. Başta belirttiğim gibi, Türkiye demokratikleşme, piyasa ekonomisi, uluslararası hukuk normlarına uyum konularında gerçekleştirdiği reformlar ile bölgedeki istikrar sağlayıcı ülke olma durumunu gittikce güçlendirmektedir. Türkiye'nin en önemli katkısı, Avrupa coğrafyasındaki ekonomik refahın ve sosyal gelişmenin artırılmasına sağlayacağı sosyal destek olacaktır. Özellikle, yakın coğrafyamızdaki ülkelerde karşılıklı ticaretin ve ekonomik işbirliğinin geliştirilmesi bu desteğin ilk sıralarında yer almaktadır. Ticaret ve ekonomik işbirliğinin geliştirilmesinde en önemli rolü "KOBİ"ler oynayacaktır; ortak üretim, teknoloji kullanımı, ürün tasarımı , pazarlama alanlarına ağırlık verilmektedir. Bu nedenle bölge ülkelerinde ekonomi ve hukuk alanında uluslararası standartlara ulaşılması önem kazanmaktadır. Ticari kısıtlayıcı unsurların azaltılması ve vergilerin kolaylaştırılması girişimcilerin teşviki açısından önemlidir. iş adamlarımızın, özellikle KOBİ'lerin, Avrasya bölgesinde ekonomik işbirliğinin geliştirilmesinde daha da artan bir çaba göstermeleri ümidiyle... egrican@yeditepe.edu.tr

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=