Tesisat Dergisi 113. Sayı (Mayıs 2005)

-.;, o o N ·;;; 'öı � Doğrudan yabancı yatırımlar artma ya başlamıştır. 2005 yılında bu eği lim çok daha güçlüdür. Yapısal re formlar devam ettirildiği, Türkiye ile AB arasında müzakere süreci de vam ettiği sürece, daha da artması beklenmektedir. Kısa vadeli ser maye girişinin artışında temel etken bankaların kullandıkları kısa vadeli kredilerdeki artıştır. Bankacılık sek töründeki kırılganlıkların azalması ile kısa vadeli sermaye girişinin riski de azalmaktadır. 3.4. Sıcak Para Çeşitli tanımları bulunmaktadır. En genel ifade ile; yabancıların menkul kıymet alımı, portföy yatırımları, kısa vadeli sermaye akımları, net hata noksan toplamından oluşmaktadır. Sadece yabancı kaynaklı değildir; ül kemizde önemli miktarda yerleşik kaynaklı sıcak para da söz konusudur. Sıcak paranın miktarından ziyade, ani hareketleri önemlidir. Sıcak paranın en önemli kalemi, hisse senedi ve devlet iç borçlanma senetlerinden (DİBS) oluşan portföy yatırımlarıdır. Dalgalı kur uygulaması, DİBS'lerin vadelerinin uzaması, ekonomik temellerin sağ lamlaşması, olumsuz etkilerini azalt maktadır. Yabancı Kaynaklı 10,8 Yabancıların yurt içinde hisse 2,4 senedi alımları Yabancıların yurt içinde iç 8,0 borçlanma senedi alımları Yabancıların bankalardaki 0,5 mevduatları Yerleşik Kaynaklı 3,4 Bankaların harice kullandırdıkları 0,2 kısa vadeli krediler Bankaların kullandığı kısa vadeli 3,0 krediler Bankacılık dışı özel sektörün 0,3 kullandığı kısa vadeli krediler Toplam Sıcak Para 14,2 (Net hata ve noksan hariç) Not: Rakamlar Şubat 2005 itibariyie milyar ABD dolarıdır. Milyar ABD doları 15 10 5 - 5 -10 -Yabancı kaynaklı sıcak para -Yerleşik kaynaklı sıcak para 3.5. Rekabet Gücümüzü Kaybediyor muyuz?Rekabet gücü; bir ülkenin; deva lüasyon, çevre kirliliği, sosyal dam ping ve korumacılık ve benzeri yaşam standartlarını aşağıya çekecek uygu lamalara başvurmaksızın verimliliğini, teknoloji üretme ve geliştirme kapasi tesini artırarak küresel piyasaların talep ettiği standart ve kalitedeki mal ve hizmetleri rakiplerine kıyasla daha avantajlı koşullarda satabilme yete neğidir. Rekabet gücünü belirleyen pek çok unsur vardır: Yapılan çalış malarda bu unsurların sayısı 106'ya kadar çıkmaktadır. Dünya Ekonomik Forumu'nun Türkiye Ekonomisine iliş kin Türk firmalarına uyguladığı anket, rekabeti olumsuz etkileyen unsurları sıralamaktadır. Ağırlıklarına göre sı ralandığı zaman, 2003 yılında toplam on dört unsur arasından enflasyon ilk sırada yer almıştır. 2004 yılında ise alınan mesafe ile birlikte enflasyon, ankette beşinci sıraya gerilemiştir. Bu çerçevede son dönemde yaşanan makro ekonomik istikrar ekonomi mizin rekabet gücüne önemli katkı larda bulunmuştur. Ancak süreç dina mik bir süreçtir; diğer alanlarda da bir an önce ilerleme sağlanmalı, ul us lararası alanda faaliyet gösteren fir malara rakipleri ile aynı maliyet koşul larında çalışabilme imkanı sağlanma lıdır. Bu konu sürdürülebilir büyüme açısından da son derece önemlidir. Rekabet gücünü belirleyen ana unsurlar (Kaynak: Aktan, C, Vural, i. Aralık 2004, Rekabet Dizisi'e göre) : Altyapı, döviz kurları, hukuk sistemi iç ekonomik istikrar, kalite ve mar kalaşma, maliyet, (vergi, sosyal gü venlik katkıları, sermaye maliyeti -döviz kuru, faiz oranı-, işgücü ma liyeti), organizasyon ve yönetim ya pısı, piyasa yapısı, verimlilik, yenilik çilik. Milyon ABD doları 140.000 120.000 100.000 91.9 3.6. Dış Borç Türkiye'nin 2004 yılı itibariyle dış borç stoğu 161 .7 milyar ABD Dolarıdır. t Toplam dış borcun GSMH'ya ora nı, Romanya hariç tüm AB'ye üye ve aday ülkelerden daha düşüktür. Bu fark, kısa vadeli dış borcun GSMH'ya oranına bakıldığında da ha da dikkat çekicidir. t Orta ve uzun vadeli dış borç, toplam dış borç stokunun % 80'ini oluştur maktadır. Orta ve uzun vadeli borcun % 71'i ka mu sektörü, % 29'u özel sektördür. Ka mu sektörü borçlarının % 44'ü IMF ve Dünya Bankası gibi uluslararası kuru luşlaradır. IMF'e, faiz ödemeleri dahil yaklaşık 22,5 milyar ABD doları olan borcumuz rezervleri ve bütçe finans manını güçlendirmek için kullanılmış tır. Özel sektör borcunun % 40'ı TCMB işçi dövizlerinden oluşmaktadır. Dış borç stokunun yapısı kırılgan değildir. 4. Faiz Politikası - Faiz Oranları 4.1. Faizlerin Genel Düzeyi İstikrarda alınan mesafeye bağlı olarak nominal ve reel faizler önemli ölçüde düşmüştür. Son üç yıl içinde reel faizler yaklaşık 22 puan, nominal faizler ise yaklaşık 53 puan gerilemiştir. Fakat, faiz oranları halen yüksek seviyeler dedir. Bugün için TCMB faizleri ile fa izler genel düzeyi arasında olması ge reken aynı yönlü ilişki, giderek güçlen mesine rağmen, henüz arzu edilen bi çimde tesis edilebilmiş değildir. Dolayı sıyla, mevcut konjonktürde TCMB faiz oranlarını düşürerek faizler genel düze yini ve reel faiz oranlarını henüz kalıcı olarak düşürmek mümkün değildir. 4.2. Reel faizler ve Nominal Faizler t Program uygulamaları ile ekonomi- .870 ye verilen güven ve bekleyişlerdeki iyileşmeye bağlı olarak reel faizler düşecektir. ) □ Özel □ Kamu IMF, Dünya Bankası ve diğer uluslararası kuruluşlar 80.000 S.119 Kredi mektuplu 0TH ve süper OH 60.000 40.000 S.914 Diğerleri 3.287 20.000 -15 ,.,_'- ı:,'1-ı:,"> \)� ,.__'- ı:,'1- ı:,"> \)� ,.__,.,, ı:,'1- ı:,"> \)� <' ı:,'1- ,;:,"> \)� <' \) ı:,'i:><:i ı:ı,;:,"'ı:ı,;:,"',;:,,;:,'-' ı:,ı:ı "' ı:,ı:ı'V ı:,ı:ı'V ı:,ı:ı'V \)ı:,'V ı:ıı:ı"'' ı:ıı:ı"'' ı:,ı:ı">' r:,r:,">'ı:,ı:ı"' r:,r:,"' ı:ı "",;:,ı:ı"',;:, ,;:,">' 37.935 28.623 0 �---'-----'----,--_1.,____ L__� -ı: -ı: -ı: -ı: -ı: -ı: -ı: -ı: -ı: -ı: -ı: -ı: -ı: "\, -ı: -ı: -ı: "\, Orta ve uzun vadeli dış borç Kısa vadeli dış borç Sıcak para111n kompozisyonu (/2 aylık kiiıııiilaıifneı lıaıa noksan hariç) 1 Dış borcun dağılımı (2004-04). 40

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=